ANKARA, 24 Temmuz (Reuters) - Sosyal ağ sağlayıcılara kanunda bir tanım oluşturan, temsilci belirleme ve yapılan bazı başvurulara belli sürede cevaplandırma yükümlülüğü getirecek kanun teklifi TBMM Adalet Komisyonu'nda kabul edildi.
TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Yılmaz Tunç, "İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin görüşmelerini 0500 itibariyle tamamlayarak, teklifi kabul ettik" dedi.
AKP ve MHP'li vekillerin imzasını taşıyan kanun teklifi TBMM'ye sunulduğunda yürütme ve yürürlülük dahil 9 maddeden oluşuyordu. Kanun teklifinin önümüzdeki hafta Genel Kurul'da görüşülmesi öngörülüyor.
Teklif ile kanun kapsamına girecek ve Türkiye'den günlük erişimi bir milyondan fazla olan yurt dışı kaynaklı sosyal ağ sağlayıcıların yetkili en az bir kişiyi Türkiye'de temsilci belirleme yükümlülüğü getiriliyor. Bu düzenlemeye uymamaları halinde ilgili sosyal ağlara reklam yasağı ve kademeli olarak %90'a kadar erişim engeli getirilebilecek.
İlgili yurt içi/dışı sosyal ağ sağlayıcılara Türkiye'deki kullanıcıların bilgilerinin Türkiye sınırları içinde tutulması zorunluluğu da getiriliyor.
Sosyal ağlara kişilik haklarının ve özel hayatın gizliliğinin ihlali durumunda yapılacak başvurulara belli sürece cevaplandırma yükümlülüğü de getiriliyor. İlgili ihlaller durumunda başvuruların cevaplandırılması için sosyal ağlara 48 saat süre veriliyor. Olumsuz cevap verilmesi halinde ise gerekçe gösterme zorunluluğu getiriliyor. Düzenleme ile içeriğin çıkarılması yönetminin uygulama alanı da geliştiriliyor.
Hukuka aykırılığı hakim veya mahkeme kararı ile tespit edilen içeriğin sosyal ağ sağlayıcılara bildirilmesine rağmen 24 saat içinde içeriğin kaldırılmaması kaynaklı oluşacak zararların tazminine ilişkin sosyal ağ sağlayıcılarına sorumluluk getiriliyor.
AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin bugün TBMM'de ilgili düzenlemeye ilişkin yaptığı açıklamada, "Sosyal medyadaki hakarete, küfre, bu medya aracılığıyla yapılan tacizlere son vermeyi hedefliyoruz" dedi.
Zengin, "Yapacağımız düzenleme, çok uluslu şirketlere, eğer burada var olmak istiyorlarsa, bizim ülkemizin bir hukuk nizamı olduğu ve bu hukuk nizamı içerisinde de hem idari, hem mali, hem de hukuki manada sorumluluklarının yerine getirilmesi gerektiği. Bu düzenlemenin en önemli amacı idari, hukuki ve mali olarak bir muhataplık teşkil etmek. Yaptığımız düzenlemenin ana kısmını bu oluşturuyor" diye konuştu.
Düzenlemenin genel gerekçesinde ise internet ortamında sosyal ilişkilerin bu denli hızlanması ve çeşitlenmesinin kişilerin birçok problemle veya kişisel hakların ihlaliyle karşılaşmasını beraberinde getirdiğine dikkat çekilerek şöyle denildi:
"Sosyal ağ sağlayıcıların geniş çaplı kullanıcı sayıları ile kullanıcı verilerinden yararlanarak elde ettikleri milyarlarca dolar gelire rağmen kişilerin haklarının korunması noktasında ihtiyaç duyulan önleyici ve koruyucu mekanizmaları geliştirmedikleri ya da etkin kullanmadıkları veyahut kullanıcıların ve devletlerin haklı taleplerine direnç gösterdikleri gözlenmektedir. Bunun sonucunda temel hak ve özgürlüklerin korunması noktasında devletlere düşen pozitif yükümlüğün yerine getirilmesinde zorluklar yaşanmaktadır."
Teklifin, kişisel başvurların veya kamu kurumlarının bildirimlerinde yaşanan zorlukların aşılması için sosyal ağ sağlayıcılarla muhataplık ilişkisi kurulması amacıyla hazırlandığına da dikkat çekildi.
Türkiye, Twitter ve Facebook'un yıllık raporlarına göre, sosyal medya sitelerinden içerik çıkarılmasını veya adli makamlarca kullanıcı bilgilerinin talep edilmesini isteyen ülkeler arasında üst sıralarda yer alıyor. Ayrıca sosyal medya kullanıcılarının kişisel beyanları da sıklıkla adli kovuşturmaya konu oluyor.
İlgili tasarının benzeri bu yıl Nisan ayında TBMM gündemine gelmiş ancak düzenlemelerden o tarihte vazgeçilmişti. hak ve özgürlüklerin internet ortamında uygulanması alanında çalışan Bilgi Üniversitesi Hukuk Profesörü Yaman Akdeniz Nisan ayında, sosyal ağları ya kullanılmaz hale getireceğini ya da sansür erişim engeli gibi rekor taleplerle karşı karşıya bırakacağı söylemiyle düzenlemeyi eleştirmişti. Tayyip Erdoğan 1 Temmuz'da Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın eşi ve yeni doğan çocuğuna yönelik sosyal medya üzerinden yapılan saldırılara tepki göstererek, sosyal medya ilgili hukuki düzenlemenin yolda olduğunu belirtmişti. Netflix ve Twitter'i işaret ederek örnek gösteren Erdoğan, sosyal medya mecralarının bir an önce hukuki ve mali muhataplık oluşturmaları için gerekenin yapılması konusunda kararlı olduklarını da belirtmişti.