(Son rakamlarla yenilendi)
Hümeyra Pamuk
İSTANBUL, 29 Haziran (Reuters) - Avrupa'nın en büyük üçüncü havalimanı olan İstanbul Atatürk'te dün gece üç canlı bomba tarafından gerçekleştirilen saldırıda şimdiye kadar 41 kişi hayatını kaybederken 41'i yoğun bakımda olmak üzere 128 kişinin hastanede tedavisi devam ediyor.
Patlamanın ardından uçuşlara kapatılarak tahliye edilen havalimanında bir açıklama yapan Başbakan Binali Yıldırım, ilk belirlemelere göre saldırının IŞİD tarafından yapılmış olabileceğine dair bulgular olduğunu belirtirken, üç saldırganın da patlama öncesinde sivillere ateş açması ölü ve yaralı sayısının artmasına neden oldu.
İstanbul Valiliği, Atatürk havalimanına dün gece yapılan intihar saldırısında ölü sayısının 41'e yükseldiğini, 239 kişinin de yaralandığı açıklandı. Bakanı Recep Akdağ 1630'da yaptığı açıklamada, 41 kişinin hayatını kaybettiği saldırı sonrası 128 kişinin hastanelerde tedavi gördüğünü belirterek, "Bunların 41'i yoğun bakımda. Ama yoğun bakımdakilerin hepsinin hayati tehlikesi yok. Türk, Suudi, İsviçreli, Pakistanlı, Afgan yaralılar var" diye konuştu. Türk yetkilinin Reuters'a verdiği bilgiye göre, polis gelen yolcu girişinde güvenlik noktasına ulaşmaya çalışan iki saldırgana ateş açtı ancak bu saldırganların patlamayı gerçekleştirmesini engelleyemedi.
Yıldırım, "Bu saldırı masum insanları hedef alan alçakça planlanmış bir terör eylemidir" derken Türkiye'nin komşuları ile normalleşme sürecinin başladığı bir anda böyle bir olayının gerçekleşmesinin de manidar olduğunu belirtti.
Yıldırım, üç canlı bombanın da önce etrafa ateş açtığı bilgisini de verdi.
Saldırının ardından hayatını kaybedenlerin kimliklerinin belirlenmesi çalışmaları devam ederken, yetkililer hayatını kaybedenler arasında bir Ukraynalı ve bir İranlı olduğunu açıkladı.
Suudi medyası saldırıda yaralandığı açıklanan 150 kişiden 7'sinin ise Suudi Arabistan vatandaşı olduğunu, ancak durumlarının iyi olduğunu duyurdu.
Uzmanlara göre, saldırının IŞİD'in önceki eylemlerine benzerlik göstermesi de dikkat çekiyor. Belçika'nın başkenti Brüksel'de Mart ayında havalimanına ve bundan kısa süre sonra bir metro istasyonuna yapılan intihar saldırısında en az 30 kişi ölmüştü. Saldırıları İslam Devleti örgütü üstlenmişti.
Global Strateji Araştırma Şirketi Başkanı olan ve İD konusunda araştırmalar yapan Süleyman Özeren saldırıya ilişkin Reuters'a yaptığı değerlendirmede, saldırıda İD'nin yöntemlerinin kullanıldığına dikkat çekerek şunları söyledi:
"IŞİD, Paris ve Brüksel'deki saldırıda uyguladığı yöntemin bir karışımını İstanbul'da uyguladı. Önümüzdeki süreçte bu tür saldırıların artma riski var. Çünkü Türkiye üzerinde baktığımızda IŞİD'in eylemlerinin değiştiğini daha bir uluslararasılaşma olduğunu görüyoruz. Türkiye bugün IŞİD'in uluslararası yönüyle karşı karşıya. Yabancı savaşçı konusunu Türkiye en baştan ele almalı."
NATO üyesi olan Türkiye hali hazırda bir çok güvenlik tehdidi ile karşı karşıya. Türkiye komşusu olan Suriye ve Irak'ta IŞİD ile mücadele eden ABD öncülüğündeki koalisyonun bir parçası diğer yandan ise ülkenin güneydoğusunda PKK ile çatışmalar devam ediyor.
ERDOĞAN:DÜNYA KARARLI DURUŞ SERGİLEMELİ
İstanbul Atatürk Havalimanı'nda gerçekleşen saldırının ardından açıklama yapan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, "Bu saldırı, terör örgütlerinin masum sivilleri hedef alan karanlık yüzünü bir kez daha ortaya koymuştur. Bu saldırının, herhangi bir sonuç elde etmeyi değil, sadece ve sadece masum insanların kanı ve acısı üzerinden dünyaya ülkemiz aleyhinde propaganda malzemesi üretmeyi hedeflediği açıktır" dedi.
Erdoğan açıklamasında "Dünyanın, özellikle de batı ülkelerinin, yönetimleriyle, parlamentolarıyla, medyasıyla, sivil toplum kuruluşlarıyla terör örgütlerinin bu oyununa karşı artık kararlı bir duruş sergilemelerini bekliyoruz" ifadelerini kullandı.
SALDIRIYA TEPKİLER
İstanbul saldırısı uluslararası medyanın gündeminde de ilk sırada yer alırken, pek çok ülkeden saldırıyı kınayan ve Türkiye'ye destek ifade eden açıklamalar yapıldı.
ABD'nin Ankara Büyükelçisi John Bass, saldırıyı kınayan açıklamasında "Atatürk Havalimanı'nda düzenlenen saldırının dehşeti içindeyiz" ifadelerini kullanırken, AB Komisyonu Türkiye Temsilcisi Hansjörg Haber "Bu Türkiye'nin dünyaya açılan kapısını, dolayısıyla AB-Türkiye ilişkilerini de hedef alan bir saldırıdır. Terörle mücadelede Türkiye'nin yanındayız" dedi.
Türkiye ile bozulan ilişkilerinin normalleşmesini öngören anlaşmayı daha dün imzalayan İsrail'in Ankara büyükelçiliğinden yapılan açıklamada da "birçok masum insanın hayatını kaybetmesine yol açan çirkin saldırının en sert şekilde kınandığı" ifade edildi.
İran Büyükelçiliği'nden yapılan açıklamada da Türk halkının acılarının paylaşıldığı belirtildi ve "Bu cinayetkar girişim, bir kez daha uluslararası toplumun terörizm ve aşırıcılıkla çok yönlü ve ciddi bir şekilde mücadele etmesi gerektiğini göstermektedir" denildi.
Ayrıca Beyaz Saray ve ABD Başkan adayları da saldırıya ilişkin açıklamalarda bulundular. TARİHTEKİ ÖNEMLİ SALDIRILAR
Kobanê'ye yardım götürmek için Şanlıurfa'nın Suruç ilçesine giden 300 kişilik gruba 20 Temmuz 2015'te IŞİD canlı bomba saldırısı düzenlendi. Saldırıda 34 kişi öldü, 100'den fazla kişi yaralandı.
Ankara'da Ekim 2015'te ülke tarihinin en kanlı bombalı saldırısı yaşanmış ve Ankara garı önünde meydana gelen iki patlamada 100'den fazla kişi hayatını kaybetmişti.
Ankara'da 17 Şubat'ta Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) personelini taşıyan servis araçlarına bomba yüklü araçla yapılan saldırıda 29 kişi hayatını kaybetmişti. Yine Ankara Kızılay'da patlayıcı yüklü bir araçla gerçekleştirilen saldırıda 35 kişi hayatını kaybetmişti.