ANKARA, 29 Haziran (Reuters) - Başbakan Ahmet Davutoğlu, sınır güvenliğine herhangi bir halel gelmesi durumunda Türkiye'nin her türlü ihtimale karşı hazırlıklı olduğunu söylerken, yetkililer Türkiye'nin öncelikle sınır kapılarının güvenliği konusunda hassas olduğunu ve bugün yapılacak olan Milli Güvenlik Kurulu'ndan (MGK) çıkacak angajman kurallarının önemli olacağını belirtiyorlar.
Davutoğlu dün akşam yaptığı açıklamada, Türkiye'nin sınır güvenliği konusunda gerekli çalışmaları yaptığını belirterek, "Suriye ve Irak sınırımızda, hem oradaki insanlık dramlarının bitmesi için mültecileri, oradan gelen kardeşlerimizi en iyi şartlarda karşılamaya devam edeceğiz ama çok güçlü bir siyasi iradeyle. Eğer Türkiye'nin sınır güvenliğine bir halel gelecek olursa, eğer Türkiye kendisinin, bu huzur bahçesinin tehdit edildiği kanaatine varacak olursa, her türlü ihtimale karşı da hazırlıklıdır ve bu hazırlık konusunda gerekli çalışmaların hepsi yapılmıştır" dedi.
Yetkililer, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başkanlığında bugün yapılacak olan MGK toplantısında Suriye ve sınırdaki gelişmelerin ele alınacağını belirtirken, AKP Genel Başkan Danışmanı Şaban Dişli, "MGK toplantısını bekleyelim. Muhtemelen angajman kuralları değişir" dedi.
IŞİD ve PYD'nin Suriye'de ilerlemesinin "tehlikeli" bir ilerleyiş olduğunu ve bunun yeni göç dalgasına neden olabileceğini kaydeden Dişli, "Bundan sonra gelecekleri en azından bölgedeki kamplara yerleştirme tezimizi kabul etmiyorlar. Bir başka tez söyledik BM'ye. Suriye'nin değişik ülkelerde donmuş hesapları var. Bu hesapları bırakın biz yardımları bundan yapalım dedik. Bundan da cevap yok. Bu yüzden MGK toplantısını bekleyelim. Muhtemelen angajman kuralları değişir" dedi.
Türkiye'nin mevcut angajman kuralları, Suriye tarafından gerçekleştirilen herhangi bir saldırıya misliyle karşılık vermeyi içeriyor.
Geçtiğimiz günlerde IŞİD'in elindeki Tel Abyad'ın Kürt silahlı gruplarından PYD'nin eline geçmesinden sonra IŞİD Kobani'ye yönelik saldırılara başlamış ve Türkiye-Suriye sınırında çatışmalar başlamıştı. Bölgedeki çatışmalar halen Türkiye'de 2 milyona yakın olan Suriyeli göçmen sayısını artırıyor.
Suriyeli göçmenler için Türkiye bugüne kadar 5 milyar dolara yakın bir harcama yaptı.
"Uluslararası koalisyondan bağımsız olarak Türkiye tek taraflı olarak Suriye tarafında yönelik herhangi bir adım atmayacak, bu konuda net bir tutumumuz var. Ancak kapıların IŞİD ya da PYD'nin kontrolüne geçmemesi konusunda da bir hassasiyetimiz var" diyen üst düzey bir yetkili, "Bu konu üzerinde duruluyor, en üst düzeyde bu konu takip ediliyor. Bu noktada bazı önlemlere yönelik değerlendirmeler var" dedi.
Türkiye'nin Suriye'de rejimin değişmesi, Suriye Devlet Başkanı Beşer Esad'ın gitmesi ve Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunması yaklaşımını halen koruduğunu belirten aynı yetkili, şunları söyledi:
"Türkiye kesinlikle IŞİD'i bir terör örgütü olarak kabul ediyor ve onların durdurulması için elinden geleni yapıyor. IŞİD sonuçta Türkiye için kısa, orta ve uzun vadede bir güvenlik tehdidi. Sadece Suriye ile 911 km'lik bir sınır var ve Türkiye bu sınırın güvenliğini korumak için sürekli olarak yeni adımlar atmaya çalışıyor. Suriye sınırına başlanan duvarın devamı ya da maliyetli de olsa mobil duvarlar bunlara bir diğer örnek. Fakat Türkiye IŞİD'e şiddetle karşıyken yerine bir PKK ile bağlantısı olan PYD'nin gelmesine de sıcak bakmıyor ve ona da karşı çıkıyor."
Erdoğan da dün yaptığı açıklamada, Suriye'nin kuzeyinde son dönemde yaşanan gelişmeleri değerlendirirken, bu bölgede bir devlet kurulmasına Türkiye'nin asla müsaade etmeyeceğini ve bedeli ne olursa olsun bu konuda mücadele edeceğini söyledi. ID:nL5N0ZF05E