Investing.com - TCMB, yılın son PPK toplantısında Geç Likidite Penceresinde 50 bp artış yaparak faizi %12,75 seviyesine çıkarırken politika faizi ve gecelik borç alma/borç verme faizlerinde değişikliğe gitmedi.
Piyasalar TCMB’den 75 ila 100 bp aralığında faiz artışı bekliyordu ve beklenti altında kalan faiz artışı ile TL tarafında sert düşüşler yaşandı.
Dün Fed toplantısı ile 3,8015 seviyesine kadar gerileyen USDTRY kuru, TCMB kararının ardından 3,89 direncini test etti. EURTRY 4,61 ve GBPTRY de 5,23 seviyesine yükseldi.
TCMB’nin PPK toplantı karar metni:
‘Para Politikası Kurulu (Kurul), Merkez Bankası bünyesindeki Bankalararası Para Piyasası ve Borsa İstanbul Repo–Ters Repo Pazarlarında uygulanmakta olan faiz oranları ile bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının aşağıdaki gibi belirlenmesine karar vermiştir:
a) Gecelik faiz oranları: Marjinal fonlama oranı yüzde 9,25, Merkez Bankası borçlanma faiz oranı yüzde 7,25 seviyesinde sabit tutulmuştur.
b) Bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı yüzde 8 düzeyinde sabit tutulmuştur.
c) Geç Likidite Penceresi faiz oranları: Geç Likidite Penceresi uygulaması çerçevesinde, Bankalararası Para Piyasası’nda saat 16.00–17.00 arası gecelik vadede uygulanan Merkez Bankası borçlanma faiz oranı yüzde 0 düzeyinde sabit tutulurken, borç verme faiz oranı yüzde 12,25’ten yüzde 12,75’e yükseltilmiştir.
2017 yılı genelinde toplam talep güçlü bir seyir izlerken kredilerde hızlı bir artış gözlenmiştir. Son dönemde açıklanan veriler iktisadi faaliyetin gücünü koruduğuna işaret etmektedir. İç talepteki iyileşme devam ederken dış talepteki artışın ihracat üzerindeki olumlu etkisi sürmektedir.
Enflasyonun bulunduğu yüksek seviyeler ve yakın dönemde yaşanan maliyet gelişmeleri beklentiler ve fiyatlama davranışlarına dair riskleri artırmıştır. Bu çerçevede Kurul, parasal duruşun sıkılaştırılmasına karar vermiştir.
Merkez Bankası fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki bütün araçları kullanmaya devam edecektir. Enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme ve hedeflerle uyum sağlanana kadar para politikasındaki sıkı duruş kararlılıkla sürdürülecektir. Enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları ve enflasyonu etkileyen diğer unsurlardaki gelişmeler yakından izlenerek ihtiyaç duyulması halinde ilave parasal sıkılaştırma yapılabilecektir.
Açıklanacak her türlü yeni verinin ve haberin Kurul’un geleceğe yönelik politika duruşunu değiştirmesine neden olabileceği önemle vurgulanmalıdır.’