ANKARA, 19 Ocak (Reuters) - TCMB çalışanlarının görüşlerini paylaştığı Merkezin Güncesi isimli blog'da yer alan bir analize göre döviz kurundan enflasyona geçiş etkisi dönemsel faktörlere göre değişkenlik gösteriyor.
Analize göre, mevcut dönemde iktisadi faaliyetin ılımlı seyri geçişkenliği sınırlarken, beklentilere dair gelişmeler yukarı yönlü risk oluşturuyor.
Merkez Bankası çalışanlarının görüşlerini paylaştığı, tartışmaya açtığı Merkezin Güncesi isimli blog'da yer alan ilgili yazıda TCMB Başekonomisti Hakan Kara, TCMB Genel Müdür Yardımcısı Çağrı Sarıkaya, TCMB Kıdemli Ekonomisti Fethi Öğünç, TCMB Ekonomisti Utku Özmen imzası yer alıyor.
Analizde "Türkiye üzerine yapılan güncel çalışmalar döviz kurundan enflasyona bir yıl sonundaki birikimli geçişin yüzde 15 civarında olduğunu söylüyor. Peki, bunu sihirli bir rakam olarak mı okumak gerekir? Buna açık ve net olarak cevabımız: Hayır" görüşüne yer verildi. Araştırma şöyle devam etti:
"Sonuç olarak bulgularımız döviz kurundan fiyatlara geçiş düzeyine ilişkin her dönem sabit bir rakam telaffuz etmenin doğru olmadığını söylüyor. Örneğin, içinde bulunduğumuz dönemde iktisadi faaliyetin zayıf seyri kur geçişkenliğini sınırlayıcı etki yapmakta. Öte yandan, 2013 yılının ortalarından itibaren döviz kurunun belirgin şekilde değer kaybetmesi ve bu dönemde değer kaybı beklentilerinin kademeli olarak yükselmesi fiyatlama davranışlarına dair yukarı yönlü bir risk oluşturuyor. Dolayısıyla önümüzdeki dönemde geçişkenliğin boyutu bahsedilen iki unsurun göreli baskınlığına göre şekillenecek gibi görünüyor."
Analizde ayrıca ekonominin çevrimsel durumu (ısınma ve soğuma fazları), kur beklentisi (hareketlerin kalıcı/geçici olduğu algılaması), kurdaki değişimin büyüklüğü gibi etkiler geçişkenliği etkileyen başlıca unsurlar olarak düşünülebileceği de belirtildi.
Döviz kuru enflasyon ilişkisinin yapısal boyutuna da dikkat çekilen araştırmada, "Yukarıda sıraladığımız konjonktürel unsurlar geçişkenliği dönemsel olarak etkileyebilse de nihai etkinin yüksek olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Bu nedenle orta ve uzun vadede asıl olarak kur ile fiyatlar arasındaki ilişkiyi yapısal anlamda zayıflatacak unsurların önemli olduğunu unutmamak lazım" denildi ve şöyle devam edildi:
"Örneğin üretimde yerli katma değerin artırılması, dolarizasyonun azaltılması, döviz riskinin finansal istikrarı destekleyecek şekilde yönetilmesi ve fiyat istikrarının ortak çaba ile kalıcı olarak sağlanması kritik önem taşıyor."