Investing.com - Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, bugün ekonomi kanallarından birine verdiği röportajda Türkiye ekonomisine dair açıklamalarda bulundu. Şimşek, ‘Döviz kurundaki son dalga tamamen küresel piyasalardan kaynaklandı. Bu dalga hemen hemen tüm gelişen ülkeleri olumsuz etkiledi. Bir süredir zaten küresel dolar likiditesi daralıyordu. Fed bilanço küçültüyor, yani bastığı parayı piyasadan çekiyor. Yine ABD'de faizler artıyor. ABD yönetiminin vergi reformu var. Yani bu bir küresel faktör. 2. olarak mali politikaya ilişkin bazı endişeler oluştu, o endişeleri biz giderdik. MB güçlü bir tepki verdi, para politikasını sadeleştirdi, enflasyonla mücadelede kararlılığını gösterdi. Son dalga tamamen küresel piyasalardan kaynaklandı. Önceki kısmen küresel, kısmen de bizim para politikasına ilişkindi. Para politikasının tepki vermesi isteniyordu, şimdi MB gereğini yaptı. Mali politikaya ilişkin endişeler de yersiz.'
'Eğer Cumhurbaşkanımız seçimi kazanırsa, ki biz buna inanıyoruz, eğer güçlü bir Meclis olursa, o zaman ne olur? Seçime ilişkin belirsizlik kalkar. Zaten para politikasını sıkılaştırdık. Geriye reformların hızlandırılması kalıyor. Üçüncü olarak ekonomide yeniden dengelenme başladı. İç talep biraz yavaşlayacak ama dış talep büyümeyi destekleyici bir dönem. Cari açık azalacak ve enflasyon düşmeye başlayacak. Gerek Türkiye'deki yerleşik yatırımcılar ve küresel yatırımcılar için Türkiye iş yapma kolaylığı endeksinde 60'ıncılığa kadar yükseldi. Artık yarım saatte şirket kuruluyor. En ileri ülkelerde bile yarım günde tamamlanıyor bu süreç. Büyüme toplumun tüm kesimlerine yansıdı. Mesela çiftçiler. Büyüme yansımasa 2002 yılında 6300 traktör alan çiftçiler geçen sene 73 bin traktör alır mıydı?’ dedi.
OHAL konusuna da değinen Şimşek, ‘OHAL'in kaldırılacak olması muazzam olumlu bir gelişme, bu Türkiye'nin algısını olumlu etkileyecek. Zaten TL'deki değer kaybı önemli ölçüde bu algı bozulması ve bu algı bozulmasının fon akışına olumsuz yansımasından kaynaklanıyor. Vatandaş yurt dışına tatil gidiyor. 2002 yılında 3 milyon kişi yurt dışına giderken, bu sene 9 milyona yakın kişi gidiyor. 2002'de 91 bin otomobil almıştı vatandaşlar. 2017'de 721 bin adet otomobil satıldı.
Büyüme güçlü, Cumhuriyet kurulduğundan AK Parti dönemine kadar %4,7 iken, bizim dönemimizde %5,7 oldu. Eğer Türkiye, cumhuriyetten bu yana %5,7 büyümüş olsaydı şu andan dünyanın en büyük 8. ekonomisi olacaktık. AK Parti dönemine kadar, tüm OSB'lerde çalışan sayısı 500 bin bile değildi. Şu anda ise 1,8 milyon kişi. Biz sanayileştik, şimdi de ileri teknoloji diyoruz.
Tüm savunma sanayi ihtiyaçlarımızın %75'ini ithal ederken, şu anda bu oran %40'a indi. En önemli ihracatçılardan biri olduk. Türkiye şu anda hızla sanayileşiyor. Geçen sene dünyaya 28,5 milyar dolarlık otomotiv sattık. Hangi alana bakarsanız bakın hiçbir dönem AK Parti dönemi kadar başarılı olmadı.’ dedi.