Rönesans Holding, yurtdışında elde ettiği başarılarla uluslararası
inşaat sektörü dergisi Engineering News Record’un (ENR) ‘Dünyanın en
büyük 250 uluslararası müteahhidi’ listesinde 53’üncü sıraya yükseldi.
Geçen yıl 64’üncü sırada yer alan Rönesans, bu başarısıyla dünya
devleri arasında yer aldığını tescillemiş oldu.
RC Rönesans İnşaat İcra Komitesi Başkanı Uğur Koyunoğlu, Rusya ve
Türkmenistan’daki sanayi inşaatlarının Rönesans’ın başarısında büyük
rol oynadığını vurgulayarak, “Endüstriyel projelerdeki yapılanmamız,
çıtayı daha yükseklere çıkaracağımızın habercisidir” dedi.
Uluslararası inşaat sektörü dergisi ENR´nin müteahhitlerin bir
önceki yılda ülkeleri dışındaki faaliyetlerinden elde ettikleri
gelirleri esas alarak yayınladığı ‘Dünyanın En Büyük 250 Uluslararası
Müteahhidi’ listesi bu alanda en önemli veri olarak kabul ediliyor.
ENR’nin 2013 yılı verilerine göre açıkladığı listede, Rönesans
dünyanın en büyük 53’üncü müteahhitlik şirketi olarak yer aldı.
Rönesans’ın bu başarısında Rusya ve Türkmenistan’daki sanayi
inşaatları büyük rol oynadı.
2006 yılından beri ENR listesinde yer alan Rönesans, aynı yıl
86’ıncılıkla listeye girmişti.
RC Rönesans İnşaat İcra Komitesi Başkanı Uğur Koyunoğlu, ENR
Listesi ile ilgili yaptığı değerlendirmede, 2013 yılında Rusya
projelerinin grubun amiral gemisi olduğunu hatırlatarak, şu bilgileri
verdi:
“Geçen yıl Rusya’da AVM, çok katlı ofis kuleleri, otomotiv
fabrikaları, çimento fabrikaları, petrokimya tesisleri, büyük konut
projeleri gibi geniş bir yelpazeden 35 proje hayata geçirildi.
Rusya’nın 11 şehrindeki tüm projelerimiz başarı ile sürdürüldü. Avrupa
ve Rusya’nın en büyük alışveriş ve eğlence merkezi olan Avia Park,
Moskova’nın en büyük ve en prestijli iş ve ticaret merkezlerinden biri
olan Comcity Projesi, spiral bir gökdelenden oluşan ve Moskova Şehir
Müzesi’ne de ev sahipliği yapacak Evolution Tower, yine Moskova’daki
Columbus Alışveriş merkezi ve Kutuzovsky ofis kompleksi ile
Türkmenistan’da başarı ile uyguladığımız Amonyak ve Üre Üretim
Fabrikası projeleri, 2013 yılında öne çıkan projelerimiz arasındadır.
Bu projemizdeki başarılar ve genel olarak endüstriyel projeler
konusundaki yapılanmamız, önümüzdeki yıllarda çıtayı daha da
yükseklere çıkaracağımızın habercisidir. 2014 yılında ve daha sonraki
yıllarda endüstriyel projelerimizin artışı ile toplam ciromuz içindeki
payı artarak sürecektir. Burada yine Rusya ve Türkmenistan’ın daha
fazla ön planda olacağını söyleyebiliriz. Özellikle, geçtiğimiz
günlerde temelini attığımız Türkmenistan’daki Gas to Gasoline (GTG)
yani doğal gazdan benzin üretim tesisi projemiz, her açıdan dünyanın
en önemli projeleri arasındadır. Türk taahhüt sektörünü uluslararası
arenada başarıyla temsil etmenin gururunu yaşıyoruz. Uzun vadeli
hedefimiz, dünyada sektörün ilk 5 firması arasında yer almak.”
setpage
Koyunoğlu, ABD ekonomisindeki toparlanmaya Avrupa’nın da 2015’den
sonra katılacağını, böylece mevcut üretim kapasitelerinin harekete
geçeceğini belirterek, bu durumun yatırımlarda ve sektörde canlanma
yaratacağını söyledi. ENR listesinde Türk firmalarının sayısının
artmasından çok, ciro artışlarının önemli olduğunu vurgulayan
Koyunoğlu, “Ciro artışları, dünyadaki pastadan Türk şirketlerinin daha
büyük pay almasını sağlayan en önemli unsurdur” diye konuştu.
Dünyada Türk şirketlerinin marka olması ve büyük cirolara imza
atması sürecinde en önemli konunun ‘sürdürülebilirlik’ olduğunu
anlatan Koyunoğlu, şunları söyledi:
“Sürdürülebilirlik için dünya markalarının bu süreçteki
gelişimlerinin ve değişimlerinin çok iyi izlenmesi gerekiyor.
Özellikle yönetim alışkanlıklarımızın, operasyonel izleme
yöntemlerimizin uluslararası standartlara çıkarılması, kalite yönetimi
ve denetimi çok önemli. Her şeyden önemlisi ise işçi sağlığı ve iş
güvenliği…
Bu unsurları uyguladıktan sonra, her pazar dikkate almaya
değerdir. Altyapıdan endüstriyel tesislere ve bina inşaatlarına uzanan
çalışma çeşitliliğinde her coğrafyanın dinamiği farklıdır. Ancak bizim
pazarlar için ilk seçim kriterimiz, çalışanlarımızın iş aldığımız
coğrafyadaki güvenlikleridir. Bu ilkeler doğrultusunda, önümüzdeki
dönemlerde Asya ve Afrika pazarlarını daha fazla değerlendirmeyi
planlıyoruz”