İSTANBUL, 6 Aralık (Reuters) - Gelişmekte olan ülke para birimlerine ilginin artması, euro/dolar paritesindeki yükseliş ve yabancı yatırımcının yeniden pozisyon almasına paralel TL bugün gelişmekte olan ülkeler içinde en çok değer kazanan para birimi olurken, kur 3.45 seviyelerine geriledi.
Bazı bankacılar kurdaki gevşemede Perşembe günü açıklanacak olan Ekonomi Koordinasyon Kurulu kararlarına yönelik beklentilerin de etkili olduğunu belirtiyor. Öte yandan siyasilerin "TL'ye dön" çağrısının da etkisi piyasalarda yakından izleniyor.
Dolarda global güçlü seyir ve iç riskler nedeniyle TL Cuma günü dolar karşısında bir ara yüzde 2'nin üzerinde değer kaybetmiş ve kur 3.60 ile tarihi zirvesini görmüştü.
Bu sabah saat 0908'de 2.5330/3.5375 seviyesinde olan dolar/TL 3.4553'e kadar geriledikten sonra saat 1708'de 3.4635/3.4645 seviyesinde.
TEB Yatırım Stratejisti Işık Ökte, dün akşam borsa kapanışından bu yana TL'nin dolar karşısında yüzde 2.2 değer kazanarak tüm gelişmekte olan ülke para birimlerinde içinde en çok değerlenen para birimi olduğunu ve gelişen kurlar endeksinden yüzde 1.5 pozitif ayrıştığını söyledi.
Gelişen ülke para birimleri endeksinin son 9.5 günün zirvesinde işlem gördüğünü söyleyen Ökte, "Hem dolar endeksinde satışlar (euronun dolara karşı ECB toplantısı öncesi 1.05'ten 1.07'ye değer kazanması), hem petrol fiyatındaki yükseliş, hem de ABD tahvil faizlerinin yükseliş trendini yatay seyre bırakması, gelişen ülke para birimlerinde alıcılı seyre neden oluyor" dedi ve şöyle devam etti:
"Gelişen ülke para birimleri içinde, lira pozitif ayrışmasını, iki ana nedene bağlıyorum – birincisi, 23 Eylül Moody's not indirimi sonrası dolara karşı yüzde 15 satılarak, gelişen ülke kurlar endeksinden yüzde 11 negatif ayrışmamız. İkinci neden olarak da son zamanlarda açılan bazı spekülatif lira açık pozisyonların, bugün gelişen ülke kurlarına gelen alımlarla 3.50 psikolojik desteği altına kırılım sonrası, kapanmaya başlamaları."
Başka bir bankacı da, "Yabancı yatırımcının döviz sattığını düşünüyorum. Daha önce pozisyon alan da onlardı, şimdi realize ediyorlar" dedi.
Yurtdışı piyasalardaki hareketlerin yanı sıra yurtiçinde son dönemde yüksek faiz karşıtı açıklamalar, başkanlık sistemine yönelik gelişmeler, güvenlik endişeleri gibi unsurlar TL'nin diğer gelişmekte olan ülke para birimi para birimlerinden negatif ayrışmasına neden olmuştu.
TL'deki sert değer kaybını durdurmak üzere ise hükümet harekete geçti.
Bu çerçevede Cuma günü toplanan EKK'da bankacılık, reel sektör ve iş piyasasına dönük bazı tedbirler almayı kararlaştırılırken, bu tedbirlerin Perşembe günü kamuoyu ile paylaşılacağı duyuruldu.
Maliye Bakanı Naci Ağbal, bugün yaptığı bir açıklamada kararların reel sektör, istihdam, bankacılık ve finans ile dış finansman boyutunu ilgilendirdiğini, kararların arasında kısa ve orta vadeli düzenlemeler bulunduğunu ve kısa vadede hayata geçeceklerini söyledi.
Öte yandan Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Murat Çetinkaya, 2017 Yılı Para ve Kur Politikası'nı açıkladığı basın toplantısında TL'deki değer kaybına ilişkin alınan tedbirlerde yüksek frekanslı bir adım döngüsü içinde olmadıklarını temkinli bir yaklaşım sergilediklerini belirtti.
Çetinkaya, kur kaynaklı enflasyon etkisinin iç talep ve iktisadi faaliyetin seyrine bağlı olacağını belirterek, fiyat istikrarı, fiyatlama davranışlarının, beklentilerin kalıcı bozulması halinde tüm politika araçlarının kullanılacağını vurguladı.
Sepet bazında TL saat 1711'de 3.5885/3.5913, euro/TL ise 3.7124/3.7159 seviyesinde.
Tahvil-bono piyasasında ise 11 Şubat 2026 itfalı 10 yıllık gösterge tahvilde dün spot kapanışta ortalama bileşik faiz yüzde 11.36 seviyesinden gerçekleşirken, valörde son işlem yüzde 11.40 oldu. Bugün ise spot kapanışta yüzde 11.30, valörde son işlemde yüzde 11.15 seviyesinde.
Öte yandan 11 Temmuz 2018 itfalı tahvilde ortalama bileşik faiz bugün spot kapanışta yüzde 11 seviyesindeydi. Bugün ise spot kapanışta yüzde 10.90, valörde son işlemde yüzde 10.82 seviyesinde.