Türkiye’de kimya sektörünün öncü isimlerinden Polisan Holding, Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) tarafından İTÜ ev sahipliğinde, Uluslararası Emisyon Ticareti Derneği desteğinde 26 Nisan 2017 tarihinde düzenlenen 4. İstanbul Karbon Zirvesi’ne gümüş sponsor olarak katıldı.
Sürdürülebilir bir dünya için Türkiye’nin İklim Değişikliği Uyum Stratejileri doğrultusunda üzerine düşen görevleri yerine getiren Polisan, 2012 yılından bu yana Holding iştirakleri Polisan Kansai Boya, Polisan Kimya ve Poliport Kimya şirketlerinde CO2 emisyonunu hesaplıyor ve ISO 14064 kapsamında onaylatıyor.
Türkiye’de kimya sektörünün öncü isimlerinden Polisan Holding, Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) tarafından İTÜ ev sahipliğinde, Uluslararası Emisyon Ticareti Derneği desteğinde 26 Nisan 2017 tarihinde düzenlenen 4. İstanbul Karbon Zirvesi’ne gümüş sponsor olarak katılarak bu yıl da desteğini sürdürdü. Zirvede, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi Taraflar Konferansları olan Paris ve Marakeş Konferanslarının çıktıları ve düşük karbon ekonomisi stratejileri paylaşıldı.
İklim Değişikliğinde Tehlike Çanları Çalıyor
Bilim dünyası, Mart 2017’de CO2 emisyon konsantrasyonunun 407 ppm’e yükseldiğini, hiçbir önlem almadan devam ediliyor olsa, bu konsantrasyonun içinde bulunduğumuz yüzyıl sonunda 540-970 ppm’lere çıkacağını öngörüyor. Tehlikenin büyüklüğünün farkında olarak 2010 yılında Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (BMİDÇS) tarafları emisyon artışını yüzyıl sonuna kadar 20 C ile sınırlandırmak konusunda (gönül hedefi 1,5 0C) karara vardı ve küresel ölçekte iklim değişikliği ile mücadelede başlangıç noktası etkili ve kapsayıcı yeni uluslararası Paris Anlaşması imzalandı. Anlaşma ile birlikte 2020 sonrası için iklim rejimi ve düşük karbon ekonomisi stratejilerine yönelik çalışmalara başlandı. Türkiye, Paris Anlaşmasını 22 Nisan 2016 yılında imzaladı.
Tüürkiye’nin Enerji Yoğunluğu Yüksek
Zirvede söz alan yetkililer, ülke olarak 1.000 $’lık bir milli hasıla üretmek için yaklaşık 300 litre eşdeğeri petrol enerji tüketildiğini, aynı hizmet veya ürünü üretmek için OECD ülkelerinin iki katı, Japonya ve Danimarka’nın üç katı daha fazla enerji tükettiğimizi, 1 TL katma değer başına 1,34 kg CO2-eşdeğer salınımı yapıldığını, bunun enerji yoğunluğumuzun yüksek olduğu anlamına geldiğini belirttiler. Yetkililer, ülkemizin enerji yoğunluğu düşük ülkeler arasına girebilmesi için enerji verimliliğini ve tasarrufunu bir yaşam biçimi, kültür haline getirilmesinin önemini vurguladılar.
Polisan, Sera Gazı Emisyonlarını Azaltmak Üzere Projeler Geliştiriyor
Polisan, sürdürülebilir bir dünya için Türkiye’nin İklim Değişikliği Uyum Stratejileri doğrultusunda üzerine düşen görevleri yerine getiriyor. 2012’den bu yana Holding iştiraklerimiz olan Polisan Kansai Boya, Polisan Kimya ve Poliport Kimya şirketlerinde CO2 emisyonunu hesaplıyor ve ISO 14064 kapssamında onaylatıyor. Sürdürülebilirlik stratejisine uygun olarak enerji verimliliği ve tasarrufu çalışmaları başta olmak üzere sera gazı emisyonlarını azaltmak üzere projeler geliştiriyor.
Polisan Yönetim Sistemleri ve Sürdürülebilirlik Müdürü Dilek Sarıaslan da, “2014 yılı itibariyle Enerji Yönetim Sistemleri dahilinde enerji yoğunluğumuzu daha sistematik bir yaklaşımla ölçmeye, izlemeye ve yönetmeye başladık. Yanı sıra, makine ekipman dahil tüm kaynakların verimliliği, atıklarımızın enerji kaynağı olarak kullanılmak üzere geri kazanıma yönlendirilmesi, binalarda enerji performansı sağlayan ürünler üretilmesi gibi bir çok alanda sera gazı emisyonlarını azaltıcı alanlarda çalışmakta, Türkiye’de yeşil bina uyumluluğu EPD belgesi ile belgelenmiş sektörümüzdeki ilk ürünleri müşterilerimize sunmaktayız.” diye konuştu.
Sürdürülebilirlik kültürünü kendine ilke edinen Polisan Holding, yarım asrı aşkın geçmişini gerek çevresel anlamda gerçekleştirdiği çalışmaları, gerekse sosyal sorumluluk pprojelerinin yer aldığı GRI G4 raporlaması ile 2016 yılında uluslararası seviyeye de taşıyarak, paydaşları ile paylaşıyor.