Meksika, Brezilya, Endonezya, Vietnam, Güney Afrika ve Türkiye'nin de aralarında bulunduğu yükselen piyasa ekonomileri, IMF ve Dünya Bankası'nın son yıllık toplantılarında tartışıldığı üzere, beklenen borç krizleri ve yükselen küresel faiz oranları karşısında dayanıklılık sergilemiştir. Bu ekonomiler jeopolitik çekişmelere, düşük gelirli ekonomilerdeki temerrütlere, Çin'in emlak piyasasındaki gerilemeye ve artan küresel faiz oranlarına rağmen borç sıkıntısından kaçınmayı başardılar.
Bu dirence çeşitli faktörler katkıda bulunmuştur. ABD ve Çin'in gevşek mali politikaları kilit bir rol oynamıştır. ABD'nin 2023 yılında 1,7 trilyon dolar açık vereceği tahmin edilirken, Çin'in borcunun GSYH'ye oranı son on yılda iki katına çıkmıştır.
Gelişmekte olan piyasa politika yapıcıları da IMF tarafından onaylanan daha ihtiyatlı politikalar lehine "Buenos Aires uzlaşısından" uzaklaştı. Bu stratejiler, likidite krizlerine karşı kalkan olarak büyük döviz rezervleri biriktirmeyi de içeriyor. Hindistan'ın döviz rezervleri 600 milyar dolar, Brezilya'nın 300 milyar dolar ve Güney Afrika'nın 50 milyar dolardır.
Ayrıca, gelişmekte olan piyasa şirketleri ve hükümetleri borç vadelerini uzatmak için düşük faiz oranlarını kullandılar. Merkez bankası bağımsızlığı ve enflasyon hedeflemesine yapılan vurgu da çok önemli olmuştur. Bu yaklaşım, gelişmekte olan piyasa merkez bankalarının önleyici politika faizi artışları yapmasına olanak sağlamıştır. Yeni düzenlemeler artık bankaların dolar cinsinden varlık ve yükümlülüklerini eşleştirerek doların ani değer kazanmasına karşı koruma sağlamalarını gerektiriyor.
Ancak tüm yükselen piyasa ekonomileri bu yolu izlemedi. Arjantin ve Venezüella IMF'nin makroekonomik politika yönergelerini reddederek ekonomik felaketlere yol açtılar. Buna karşılık Türkiye, yüksek enflasyona ve yaklaşan mali kriz tahminlerine rağmen büyümeyi sürdürerek bir anomali oluşturmuştur.
Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.