ABD Merkez Bankası Başkanı Jerome Powell Çarşamba günü yaptığı açıklamada, ABD ekonomisinin güçlü durumu ve son dönemdeki yüksek enflasyon rakamlarına atıfta bulunarak merkez bankasının ilk faiz indirimini yapmadan önce bekleme kapasitesini vurguladı.
Powell, Stanford Graduate School of Business'ta yaptığı hazırlıklı konuşmada, istihdam artışları ve enflasyona ilişkin son verilerin beklentileri aştığını ancak genel olumlu ekonomik görünümü önemli ölçüde değiştirmediğini kaydetti.
Powell, sağlam büyüme ve güçlü, yeniden dengelenen bir işgücü piyasası ile birlikte enflasyonun %2 hedefine doğru ilerlediği mevcut ekonomik koşulların, Federal Rezerv'in politika kararlarında ölçülü bir yaklaşım benimsemesine olanak tanıdığını belirtti. Powell, bu kararların gelen veriler ışığında "toplantıdan toplantıya" alınacağını teyit etti.
Powell ve meslektaşları genel olarak 2024 yılında bir noktada daha düşük bir politika faiz oranının gerekli olabileceği konusunda hemfikir olsalar da, bu hamlenin ancak enflasyonun Fed'in hedefine doğru sürdürülebilir bir düşüş yörüngesinde olduğuna dair daha fazla güvence sağlandığında değerlendirileceğini vurguladı.
Fed Başkanı, merkez bankasının tercih ettiği gösterge ile ölçülen enflasyonun %2'lik hedefin yarım puandan fazla üzerinde kaldığını ve son dönemde çok az ilerleme kaydedildiğini kabul etti. Bu durum, bazı yetkililerin muhtemelen yılın ilerleyen dönemlerine kadar faiz indirimlerinin gerekliliğini sorgulamasına yol açtı.
Yatırımcıların 11-12 Haziran'da yapılacak olan Federal Rezerv politika toplantısında olası bir faiz indirimi beklentilerine rağmen Powell, son enflasyon artışının geçici bir dalgalanmadan daha fazlası olup olmadığını belirlemek için hala "çok erken" olduğunu öne sürdü.
Mart ayındaki son politika toplantısında, Federal Rezerv gösterge gecelik faiz oranını Temmuz ayından bu yana değiştirmeyerek %5,25-%5,50 aralığında tuttu.
Powell, ekonomik görünümüne ek olarak, Federal Rezerv'in optimal politika sonuçları için gerekli gördüğü bir ilke olan partizan olmayan para politikası karar alma sürecine olan bağlılığını yineledi. Fed'in bağımsızlığı, teknik yeterliliği ve tarafsızlığının yanı sıra şeffaflık ve hesap verebilirliğin gerekliliğinin önemini vurguladı.
Powell, Fed'in temel misyonuna odaklanmasının ve "misyon kayması" olarak adlandırdığı maliye politikası veya iklim değişikliği gibi alanlara aşırı müdahaleden kaçınmasının altını çizerek sözlerini tamamladı.
Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.