Yeni elektrik tarifesi, Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) tarafından yargıya taşındı.
EMO'dan yapılan açıklamaya göre, Danıştay`a yapılan başvuruda, 1 Ocak 2016 tarihinden itibaren geçerli olan tarifeye ilişkin Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu`nun (EPDK) kararının, 6446 sayılı Elektrik Piyasası Yasası`nın şeffaflık ilkesi ve ikincil mevzuattaki düzenlemeler ile tüketicinin korunmasına ilişkin mevzuata aykırı olduğu belirtilerek, iptali ve yürütmesinin durdurulması istendi.
EMO`nun 27 Ocak 2016 tarihinde açtığı davada yeni tarifede faaliyet bazlı ayrıştırmanın yok edilerek, maliyet içeriklerinin gizlenmesiyle tarifelerin kullanıcılar tarafından denetlenemez hale getirildiğine dikkat çekildi. Daha önce 1 kilovat saatlik enerji için, "Kayıp/Kaçak Bedeli", "Dağıtım Bedeli", "Perakende Satış Hizmet Bedeli", "İletim Bedeli" ile "Perakende Tek Zamanlı Enerji Bedeli"nin kaç kuruş olduğunun ayrı ayrı belirtildiği sayaç okuma bedelinin de maktu bir bedel olarak tanımlandığı anımsatıldı.
Yeni tarife ile tüm tarife bileşenlerinin "Enerji Bedeli" ve "Dağıtım Bedeli"ne indirgendiği kaydedilen dilekçede, şöyle denildi:
"Dava konusu tarife tablosu, 6446 sayılı Yasa, bu yasaya göre oluşturulmuş ikincil mevzuat ile tüketicinin korunması hakkında mevzuata aykırı bir şekilde, elektrik tüketim bedellerini oluşturan her bir bedelin tarife içerisindeki ağırlığını ve miktarını içermemesi nedeniyle hukuka aykırılık taşımaktadır. Tarife yapısının belirsizliği faturalara da aynı şekilde yansımakta, elektrik abonelerince ödeme bilgileri denetlenememektedir. Her ay düzenlenen tek tek faturaların bir kamu otoritesi tarafından denetlenmesi olanağı da bulunmadığından, keyfi bir uygulamaya neden olunmuş ve elektrik kullanıcıları açısından belirsiz bir süreç doğmuştur."setpage
Dilekçede, 6446 sayılı Yasa`nın amaç maddesindeki "şeffaflık" ilkesinin "öncelikle maliyetler ve fiyatlandırmanın herkes tarafından bilinebilir ve denetlenebilir olmasını içerdiği" vurgulandı. Elektrik sektörünün serbestleştirilmesinin gerekçelerinin başında bu şeffaf yapıya kavuşulmasının yer aldığı belirtilerek, EPDK`nın herkes tarafından anlaşılır şekilde maliyetlerin faturalara yansıtılmasını sağlamakla yükümlü olduğuna dikkat çekildi.
Elektrik Piyasası Tarifeler Yönetmeliği`nde tarifelerin kamuoyuna duyurulması ve İnternet sitelerinde sürekli yayımlanmasına yönelik tüzel kişilere getirilen yükümlülüğün de şeffaflığı sağlamaya yönelik olduğu kaydedildi. Dilekçede, "Davalı EPDK, bizzat kendi kararıyla tarifelerin kullanıcıların ve kamuoyunun anlayamayacağı, içeriği hakkında bilgi sahibi olamayacağı şekilde bir tarife onaylamış olmakla, şeffaflık ilkesini ihlal etmektedir" denildi.
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı`nın Abonelik Sözleşmeleri Yönetmeliği`nde "tüketicinin ödeyeceği toplam bedeli oluşturan her bir unsurun açık ve anlaşılır ifadesi"nin, bildirimlerde yer alacak asgari bilgiler arasında sayıldığı anımsatıldı. Dilekçede, zorunlu asgari bilgilere dahi yer verilmeyen tarifeye ilişkin EPDK`nın kasıtlı olarak bilgi sakladığı da ortaya konuldu. EMO`nun ayrıştırılmış faaliyet bazlı tarife kalemlerini isteyen bilgi edinme başvurusuna tarife bileşenlerinin gizlendiği tabloyu referans göstererek yanıt vermeyen EPDK`nın dağıtım bedelinin yüzde 250 arttığına ilişkin haberler üzerine yaptığı yalanlama açıklamasında da "sıkıyönetim bildirisi" üslubuyla suçlamalarda bulunduğu, ancak ısrarla tarife bilgilerini gizlediğine dikkat çekildi.
Maktu olarak alınması gereken sayaç okuma bedelinin de tüketime orantılı hale getirildiğinin anlaşıldığı belirtilen dilekçede, "Her bir abone için aynı nitelikli hizmeti içeren sayaç okuma bedelinin nispi olarak belirlenmesi de ayrıca hukuka aykırılık taşımaktadır" denildi.
EMO'dan yapılan açıklamaya göre, Danıştay`a yapılan başvuruda, 1 Ocak 2016 tarihinden itibaren geçerli olan tarifeye ilişkin Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu`nun (EPDK) kararının, 6446 sayılı Elektrik Piyasası Yasası`nın şeffaflık ilkesi ve ikincil mevzuattaki düzenlemeler ile tüketicinin korunmasına ilişkin mevzuata aykırı olduğu belirtilerek, iptali ve yürütmesinin durdurulması istendi.
EMO`nun 27 Ocak 2016 tarihinde açtığı davada yeni tarifede faaliyet bazlı ayrıştırmanın yok edilerek, maliyet içeriklerinin gizlenmesiyle tarifelerin kullanıcılar tarafından denetlenemez hale getirildiğine dikkat çekildi. Daha önce 1 kilovat saatlik enerji için, "Kayıp/Kaçak Bedeli", "Dağıtım Bedeli", "Perakende Satış Hizmet Bedeli", "İletim Bedeli" ile "Perakende Tek Zamanlı Enerji Bedeli"nin kaç kuruş olduğunun ayrı ayrı belirtildiği sayaç okuma bedelinin de maktu bir bedel olarak tanımlandığı anımsatıldı.
Yeni tarife ile tüm tarife bileşenlerinin "Enerji Bedeli" ve "Dağıtım Bedeli"ne indirgendiği kaydedilen dilekçede, şöyle denildi:
"Dava konusu tarife tablosu, 6446 sayılı Yasa, bu yasaya göre oluşturulmuş ikincil mevzuat ile tüketicinin korunması hakkında mevzuata aykırı bir şekilde, elektrik tüketim bedellerini oluşturan her bir bedelin tarife içerisindeki ağırlığını ve miktarını içermemesi nedeniyle hukuka aykırılık taşımaktadır. Tarife yapısının belirsizliği faturalara da aynı şekilde yansımakta, elektrik abonelerince ödeme bilgileri denetlenememektedir. Her ay düzenlenen tek tek faturaların bir kamu otoritesi tarafından denetlenmesi olanağı da bulunmadığından, keyfi bir uygulamaya neden olunmuş ve elektrik kullanıcıları açısından belirsiz bir süreç doğmuştur."setpage
Dilekçede, 6446 sayılı Yasa`nın amaç maddesindeki "şeffaflık" ilkesinin "öncelikle maliyetler ve fiyatlandırmanın herkes tarafından bilinebilir ve denetlenebilir olmasını içerdiği" vurgulandı. Elektrik sektörünün serbestleştirilmesinin gerekçelerinin başında bu şeffaf yapıya kavuşulmasının yer aldığı belirtilerek, EPDK`nın herkes tarafından anlaşılır şekilde maliyetlerin faturalara yansıtılmasını sağlamakla yükümlü olduğuna dikkat çekildi.
Elektrik Piyasası Tarifeler Yönetmeliği`nde tarifelerin kamuoyuna duyurulması ve İnternet sitelerinde sürekli yayımlanmasına yönelik tüzel kişilere getirilen yükümlülüğün de şeffaflığı sağlamaya yönelik olduğu kaydedildi. Dilekçede, "Davalı EPDK, bizzat kendi kararıyla tarifelerin kullanıcıların ve kamuoyunun anlayamayacağı, içeriği hakkında bilgi sahibi olamayacağı şekilde bir tarife onaylamış olmakla, şeffaflık ilkesini ihlal etmektedir" denildi.
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı`nın Abonelik Sözleşmeleri Yönetmeliği`nde "tüketicinin ödeyeceği toplam bedeli oluşturan her bir unsurun açık ve anlaşılır ifadesi"nin, bildirimlerde yer alacak asgari bilgiler arasında sayıldığı anımsatıldı. Dilekçede, zorunlu asgari bilgilere dahi yer verilmeyen tarifeye ilişkin EPDK`nın kasıtlı olarak bilgi sakladığı da ortaya konuldu. EMO`nun ayrıştırılmış faaliyet bazlı tarife kalemlerini isteyen bilgi edinme başvurusuna tarife bileşenlerinin gizlendiği tabloyu referans göstererek yanıt vermeyen EPDK`nın dağıtım bedelinin yüzde 250 arttığına ilişkin haberler üzerine yaptığı yalanlama açıklamasında da "sıkıyönetim bildirisi" üslubuyla suçlamalarda bulunduğu, ancak ısrarla tarife bilgilerini gizlediğine dikkat çekildi.
Maktu olarak alınması gereken sayaç okuma bedelinin de tüketime orantılı hale getirildiğinin anlaşıldığı belirtilen dilekçede, "Her bir abone için aynı nitelikli hizmeti içeren sayaç okuma bedelinin nispi olarak belirlenmesi de ayrıca hukuka aykırılık taşımaktadır" denildi.