Investing.com - Önümüzdeki hafta Wall Street'te ilk çeyrek kazanç oturumlarının en yoğunu yaşanacak, Facebook, Amazon ve Google gibi birçok büyük ABD teknoloji hisseleri kâr durumunu açıklayacak.
Yatırımcılar ABD 10 yıllık Hazine kazançlarının nihayet %3'e ulaşıp ulaşmadığını görmek için gözlerini faiz oranlarına çevirdi. Eğer varlık kazançları yoluna bu şekilde devam ederse, kesinlikle hisselere de etki edecek.
Bu sırada, dikkatler bu hafta para politikasına kaymış durumda, Avrupa Merkez Bankası ve Japonya Bankası'nın bu hafta toplantıları var, ancak ikisinin de politika açısından piyasaları sallaması beklenmiyor.
GSYİH raporları da ayrıca dikkat çekiyor, 2018'in ilk üç ayının ilk değerleri Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere'den yükselecek.
Jeopolitik ve ticari görüşmeler de ayrıca yatırımcıları meşgul etmeye devam ediyor.
Gelecek haftanın öncesinde, ekonomik takvimde yer alan piyasaları etkileyebilecek 5 büyük olayı sizler için listeledik.
1. ABD Teknoloji Şirketleri Yoğun Kazanç Haftasında Ön Plana Çıkıyor
Bu hafta ilk çeyrek kazanç oturumlarının en yoğun haftası olacak, S&P 500 şirketlerinin üçte birinden fazlası raporlarını açıklayacak.
Dikkatlerin çoğu FAANG hisseler grubunda olacak.
Pazartesi günü açılışın ardından, Google'ın ebeveynleri Alphabet (NASDAQ:GOOGL) (NASDAQ:GOOGL) %22 artış ile 30,0 milyar$ kazanç elde ederek, %21 net kazançla hisse başına 9,28$ değer elde edeceği tahminleriyle birlikte kazanç raporunu açıklayacak.
Analistler Facebook (NASDAQ:FB) çeyreksel bazda %42 artış kaydederek 11,4 milyar$'a geleceğini tahmin ediyor. Hisseleri Cambridge vakasından beri yaklaşık %10 değer yitirmişti.
Amazon'un (NASDAQ:AMZN) Perşembe gününün sonlarındaki tahminlere göre %40 sıçramayla 50 milyar$ değerinde bir gelir elde edeceği düşünülüyor. CEO Jeff Bezos Amazon'un Başkan Donald Trump'ın iş dünyası avantajlarını adaletsiz biçimde kendi çıkarları doğrultusunda kullandığı açıklamalarına nasıl karşılık vereceğine dair analistlerin sorularıyla yüz yüze gelebilir.
Bu hafta ayrıca Twitter (NYSE:TWTR), Qualcomm (NASDAQ:QCOM) raporunu açıklıyor, eBay ve PayPal Çarşamba günü, Intel (NASDAQ:INTC), Microsoft (NASDAQ:MSFT) ve Baidu ise Perşembe günü raporlarını kamuoyuyla paylaşacak.
Teknoloji isimleri haricinde, Boeing (NYSE:BA), Caterpillar (NYSE:CAT), 3M, United Technologies (NYSE:UTX), Verizon, AT&T (NYSE:T), Comcast (NASDAQ:CMCSA), Visa, Ford, General Motors (NYSE:GM), UPS, Starbucks (NASDAQ:SBUX) ve ExxonMobil (NYSE:XOM) bu hafta öne çıkan diğer isimler.
S&P 500 şirketleri ilk çeyrek kazançlarının son 7 yıldaki en yüksek değerlerini kaydetmesi bekleniyor. Şimdiye kadar 87 şirket raporunu açıkladı ve bunların yaklaşık %80'i kâr durumlarını tahminlerden yukarıda açıkladı.
ABD hisseleri Cuma günü düşüşteydi, Apple (NASDAQ:AAPL) teknoloji hisseleri arasında bir düşüşe sebebiyet verdi ve yatırımcılar artan ABD tahvil kazançları hakkında endişeler duydu.
10 yıllık Hazine kazançları %2,96'ya yükselerek 2014'ten bu yana en yüksek seviyesine imza atarken, 2 yıllık kazançlar ise son 10 yılın en yüksek seviyesine çıktı.
Artan tahvil kazançları, özellikle de tahviller hisselerden daha yukarıda olduğu zamanlarda, hisseler gibi daha riskli sayılan varlıklara olan talebi yukarı tırmandırır.
2. Avrupa Merkez Bankası Politika Toplantısı
Avrupa Merkez Bankası'nın Perşembe günü saat 14.45'te başlayacak bu yılki üçüncü toplantısında faiz oranlarını mevcut düşük seviyelerinde tutmasına kesin gözüyle bakılıyor.
Başkan Mario Draghi oran duyurusundan 45 dakika sonra yakından takip edilecek bir basın toplantısı düzenleyecek, yatırımcılar merkez bankasının 2,5 trilyon€'luk teşvik programını ne zaman sonlandıracağına dair gelecek planlarını öğrenmek istiyor.
En son Mart ayındaki toplantıda eğer gerekirse tahvil alımlarının artırılabileceğine dair yorumlardan sonra politikacıların teşviği ortadan kaldırmak için küçük bir adım daha atabileceği öngörüleri ortalıkta yayılıyor.
Yine de, bazı uzmanlar ekonomik verilerde yumuşama belirtileri ve küresel ticaret anlaşmazlıklarının arttığı endişeleriyle beraber ufak adımlar atılabileceğine inanıyor.
Konuşmalar ve güncel enflasyon durumuna dair endişeler ekonomistlerin ECB'nin yalnızca Haziran ayı veya daha sonrasında varlık alımlarını sona erdirebileceği tahminlerine sahip olmasına yol açtı.
ECB geçtiğimiz Ekim ayında tahvil alımlarını 60 milyar€'dan 30 milyar€'a indirmiş, ancak programı 2018 Eylül ayının sonuna kadar uzatma kararı almıştı.
Bu haftanın takviminde ayrıca Pazartesi günü flaş Nisan Alım Müdürleri Endeksi imalat ve hizmet sektörü faliyetleri anketleri yer alıyor, onunla birlikte Salı günü IFO'dan Nisan ayı Alman tüketici hissiyatı değerleri de yayınlanacak.
3. Japonya Bankası Politika Duyurusu
Cuma günü gerçekleştireceği 2 günlük toplantısında para politikasını değiştirmesi beklenmeyen bir diğer banka olan Japonya Bankası'nın kısa vadeli faiz oranlarını %0,1 değerinde tutması bekleniyor.
Japonya Bankası Başkanı Haruhiko Kuroda duyurunun ardından kararı tartışmak için bir basın toplantısı düzenleyecek.
Japon merkez bankası ayrıca son ekonomik büyüme ve enflasyonun durumu hakkındaki tahminlerini içeren son çeyreksel görünüm raporunu açıklayacak.
Büyük ihtimalle, politikacıların 2019'da %2 enflasyon hedefine ulaşılacağı görüşleriyle beraber öngörülerinde ufak değişimler olacak.
Bu sonuç Japonya Bankası'nın gelecek yılda büyük teşvik programını sonlandırmak için müzakelerelere başlama kararı alma ihtimallerini artırabilir.
Yine de para sıkılaşmasında tamamiyle bir kayma söz konusu olmayabilir, Kuroda bankanın elinde bulundurduğu büyük hükümet takvillerini ve borsa ticaretli sermayesini kısmadan önce enflasyonun %2 değerinde bir istikrar yakalaması gerektiğini söylemişti.
Son zamanlarda Japonya Bankası'nın büyük gevşeme programını gelişen ekonomik görünüm çerçevesinde ele almak için zemin aradığına dair belirtiler söz konusuydu.
Dünya'nın en büyük üçüncü ekonomisi olan, Japon ekonomisi, Ekim-Aralık süreci boyunda yıllık %1,6 büyüme kaydetmiş, 1980'lerin balon ekonomisinden bu yana en geniş çaplı büyümesini sürdürmüştü.
Yine de, tüketici fiyatları Japonya Bankası'nın tahminlerinden daha yavaş büyüdü, şirketler artan fiyat ve maaşlardan dolayı beklemede kalıyor.
4. ABD Gelişmiş İlk Çeyrek GSYİH
Yatırımcılar Cuma günü saat 15.30'da Dünya'nın en büyük ekonomisinin gelecek aylarda birden fazla faiz artırımlarını yapabilmek için yeterli güce sahip olup olmadığını gözlemlemek için ABD büyümesinin ilk çeyrek değerlerini bekliyor.
Raporun ayrıca Ocak-Mart aralığında yıllık raonalrın %2,9'dan yavaşlayarak %2,0'ye indiğini göstermesi bekleniyor, tahminler tüketici harcamalarının son çeyreğe göre keskin yavaşlamalar kaydetmiş olduğu yönünde.
Beklenen yavaşlamaya rağmen, verilerin gelecek aylarda Trump yönetiminin vergi kesintilerinden gelecek olan destekten ötürü Fed politikacılarında bir etki yaratması bekleniyor.
GSYİH raporunun yanı sıra, bu haftanın takviminde var olan konut satışları, tüketici güveni ve dayanıklı mal siparişlerine ait veriler de yayınlanacak.
Ekonomistlerin büyük bir bölümü Fed'in Haziran ayında faiz artırımı gerçekleştireceğini, onu Eylül'de bir tane ve daha sonra Aralık ayında üçüncü artırımın takip etmesi bekleniyor.
5. İngiltere Q1 GSYİH İlk Değerleri
Piyasa oyuncuları ekonomi sağlığı hakkında bulgulara ulaşmak ve İngilter Bankası'nın bu yıl faiz artırımı gerçekleştirip gerçekleştirmeyeceğine dair ipuçları elde etmek için İngiltere ilk çeyrek GSYİH ilk tahminlerine odaklanacak.
Önceki 3 aylık periyotta %0,4 büyüme görüldükten sonra, Cuma günü saat 11.30'da Ulusal İstatistik Ofisi tarafından yayınlanacak olan raporun 2018'in ilk üç ayında %0,3'lük ekonomi büyümesini göstermesi bekleniyor.
Yıllık oranda, İngiltere ekonomisinin önceki çeyrekle aynı olarak, 30 Mart'ta sona eren üç aylık dönemde %1,4 büyümüş olması bekleniyor.
İngiltere Bankası geçtiğimiz ay faiz oranlarını sabit tutmuş, ancak iki politikacı beklenmedik bir şekilde artırıma evet oyu vererek Mayıs ayında 2008 ekonomik krizinden bu yana yalnızca ikinci kez artırılacağı görüşleri desteklenmişti.
Özellikle yetkililerin resmi antlaşmaya ulaşarak Brexit görüşmelerinin son teslim tarihine 1 ay kala kilit bir evreye girmesiyle birlikte politikalar da dikkat çekiyor.
İngiltere ekonomisi küresel iyileşmenin gerisinde kalmış olmasına rağmen, 2016'da Avrupa Birliği'nden ayrılmaya karar verdiği sırada oluşan kötümser tahminlerden daha iyi bir çıkıyor.