(Kılıçdaroğlu'nun ve sendikaların görüşleri eklendi)
ANKARA, 5 Haziran (Reuters) - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, hükümetin iki-üç ay içinde yasalaştırmak istediği ve temelde bir fon oluşturularak kıdem tazminatının bu fonda birikmesi hedeflenen değişikte sorunun ilgili aktörlerin dinlenmemesi, bilgilendirilmemesi olduğunu söyledi.
Kılıçdaroğlu, aralarında TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, DİSK Genel Başkanı Kani Beko, HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan'ın da yer aldığı 35 sendikanın katılımıyla partisinin Emek Büroları'nın düzenlediği çalıştayda konuştu.
Kılıçdaroğlu, "Elimizde kıdem tazminatı çalışmasına ilişkin taslak yok. Sorun (bu) işin, aktörleriyle konuşulmadan yapılmaya çalışılıyor olması. Bu düzenleme kiminle ilgili? İşçi kesimi, onları kim temsil ediyor? Sendikalar. Tüm sendikalarımız düzenleme nasıl olacak bilmiyoruz diyor. Sendikaları dinlemiyorsunuz. Sorunu yaşayanlarla konuşulmuyor onlar bilgilendirilmiyor. Kimseye taslak çalışma dahi sunulmuş değil" dedi.
Toplantıda konuşan TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay ise mevcut yapıdan kıdem alamayanların alanlardan daha çok olduğunun farkında olduklarını ancak kıdemin mevcut yapısını bir adım geriye götürecek hiç bir yapıya evet demeyeceklerini söyledi.
Kıdem tazminatına ilişkin bir çalışmanın kendileriyle paylaşılmadığını teyit eden Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Başkanı Kani Beko ise "Kıdem tazminatı konusunda en son bakan (Çalışma Bakanı Müezzinoğlu) bir sunum yaptı. Kıdemin son halini bilmiyoruz. Fon işçilerin değil patronların talebidir. Çalışanı kapıya koyarken para vermeme buradaki esas amaçtır. Kıdem işgüvencesinin son kalesidir ve yıkılmak istenmektedir" dedi.
Hükümet, çalışanların mevcut durumda yüzde 75'inin kıdem tazminatını işverenden alamadığına dikkat çekerken yapılacak olan değişiklikle bu "mağduriyete" buna son verilmesinin amaçladığını ifade ediyor. ilgili değişiklikle işçiyi hak kaybına uğratmadan ve işverene yeni yükümlülük getirmeden kıdemin bir fona devredilerek ilgili resmi kurumlar tarafından regüle edildiği bir yapının öngörüldüğünü belirtiyor.
DİSK Başkanı Kani Beko, hükümetin yeni düzenlemesine karşı olduklarını ve ancak sendikalı ve sendikasız çalışanların birleşmesi halinde kazanılmış hakların korunabileceğini belirterek, "15 yılda koşulsuz alabildiğimiz kıdem tazminatı şimdi ev alma şartına bağlanmak isteniyor" dedi.
KRİTİK GELİŞME KATSAYI OLABİLİR
Yeni yapının henüz nasıl şekilleneceği açıklanmazken, bilinmeyen bu detaylar da tartışma yaratıyor. Bunların başında çalışılan gün sayısına karşılık elde edilecek kıdem miktarı yer alıyor. İşçi kesim temsilcileri mevcut haklarını geriye götürecek bir düzenlemeyi kabul etmeyeceklerini açık bir şekilde dile getiriyor.
Düzenlemenin belki de geleceğini belirleyecek ödemenin hangi katsayı/tutar üzerinden yapılacağına ilişkin henüz netleşmiş bir yapı bulunmuyor.
Beko konuşmasında ilgili katsayı konusunda ise işverenin düşüş talep etmesine karşın kendilerinin bunu kabul edemeyeceğini belirtti ve "İşveren kıdem tazminatını yıllık 30 gün değil 13-15 gün üzerinden ödemek istiyor" dedi.
Ekonomistler düzenlemenin ekonomiye olası etkisini de bu kanaldan görüyorlar. Çünkü katsayı değişikliği hem şirketler açısından ne kadar ve ne zaman ödemenin yapılacağının bireyler açısından ise ne gelir elde edeceklerinin belirleyicisi.
HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan ise işgüvencesi kıdem sosyal hakların bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, "İşveren ve hükümet hata yapıyor. Fon ile ilgili bir taslak ne bir bakanlıktan ya AKP'den gönderilmedi" dedi.
Arslan mevcut sistemde de sorunlar olduğunu kabul ettiklerini belirten Arslan, "Kıdem alamıyoruz. İşe ilk girenlere istifa mektubu imzalatılıyor. Biz isme takılmadan çözümü tartışmaya hazırız" dedi.
Sendikalar genel olarak yeni bir sistem yerine çalışan kesimin kazanımlarının fona devir yerine tazminatını alamayan çalışanların mağduriyetinin giderilmesini öncelik olarak alınmasını ve mevcut sistemde kalınarak alacakların devlet tarafından garanti altına alınmasını hükümetten talep ediyor.
İlgili düzenlemeye ilişkin eleştiriler sadece çalışan kesimden değil işveren kesimden de geliyor.
Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) geçen hafta yaptığı açıklamada mevcut sistemin ekonomi ve işletmeler için ağır bir yük haline gelmiş olmasına karşın, sadece fonda birikecek tutara odaklanmanın yanlış olduğunu belirterek çalışmanın barışı, işçi ve işveren arasındaki sosyal dengelerin korunması, işyeri disiplini ve işyeri etiğinin oluşturulması gibi düzenleyici unsurların dikkate alınmadığını belirtiyor. TİSK ayrıca hükümetin kıdem tazminatı konusunun gündemden çıkarmasını talep ediyor.