Yakın zamanda yayınlanan bir Federal Rezerv raporuna göre, ABD hane halklarının net değerinde önemli bir artış yaşanarak 2024 yılının ilk çeyreğinde 161 trilyon $'lık rekor bir seviyeye ulaşılmıştır. Bu 5 trilyon dolarlık artış büyük ölçüde, toplam net değere 3,83 trilyon dolar katkıda bulunan yükselen hisse senedi fiyatlarına bağlanıyor. Ayrıca, aynı dönemde medyan konut fiyatlarında %0,6'lık hafif bir düşüş yaşanmasına rağmen, gayrimenkul değerleri 907 milyar dolar daha artmıştır.
ABD tüketicisinin sürekli yüksek borçlanma maliyetlerine karşı gösterdiği direnç, hane halkı borcunun GSYH'ye oranının son 23 yılın en düşük noktasına gerilemesiyle açıkça görülmektedir. S&P 500 ve NASDAQ'ın ikinci çeyrekte sırasıyla %5 ve %9 oranında yükselmesi, servet etkilerinin hala olumlu olduğunu ve tüketim kaynaklı büyümenin devam edeceğini göstermektedir.
BNP Paribas ekonomistleri, hisse senedi ve konut fiyatlarındaki artışın bu yıl tüketici harcamalarını 246 milyar dolar artırabileceğini, bunun da son 25 yılın en büyük üçüncü artışı olacağını ve GSYH büyümesine yaklaşık yüzde 1 puan katkıda bulunabileceğini tahmin ediyor.
ABD'de hane halkı finansmanı güçlenmekte olup, Federal Rezerv'in 'Birleşik Devletler Finansal Hesapları' veri tabanı, ilk çeyrekte finansal varlıkların payı olarak hisse senedi varlıklarının %34,5 ile tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştığını göstermektedir. En zengin %1'lik kesimin hisse senedi servetinin %50'sine, en üst %10'luk kesimin ise yaklaşık %90'ına sahip olması nedeniyle mülkiyet dağılımı dengesiz olsa da, genel tüketim artışı hala bu daha varlıklı haneler tarafından yönlendirilmektedir.
Yüksek borsa değerlemelerine ilişkin endişelere rağmen, son yıllardaki olumlu servet etkilerinin silinmesi için önemli bir piyasa gerilemesi gerekecektir. Sadece hisse senedi değerlemeleri geçen yıl hanehalkı net servetine 7,39 trilyon dolar ekledi. Barclays analistlerine göre, pandemiden bu yana hanehalkı net serveti yaklaşık 40 trilyon dolar arttı ve enflasyona göre düzeltilmiş artış 19 trilyon dolar oldu.
Hanehalkı borcunun GSYH'ye oranı bir önceki çeyrekteki %71,3 seviyesinden ilk çeyrekte %71,1'e gerileyerek son 23 yılın en düşük seviyesine indi. ABD'nin toplam borcunun hane halkı tarafından tutulan kısmı %27 ile 1956'dan bu yana görülmemiş bir seviyede. Barclays analistleri Ajay Rajadhyaksha ve Amrut Nashikkar, ABD tüketicisinin büyük bir dış şok olmadan önemli ölçüde geri çekilmesinin olası olmadığını öne sürüyor.
Salgın sonrası biriken fazla hane halkı tasarruf havuzunun 850 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor ve 2,45 trilyon doları perakende yatırımcılara ait olmak üzere 6 trilyon doları aşan para piyasası fonu bakiyeleri ile ABD hane halkı önemli nakit rezervlerine sahip. Apollo Global Management (NYSE:APO) baş ekonomisti Torsten Slok'un da belirttiği gibi, bu fonlar yaklaşık %5 ya da daha yüksek kazanç sağlıyor ve bu da yaklaşık 500 milyar dolar temettüye denk geliyor.
Sonuç olarak, ABD'li tüketiciler ve Wall Street, Federal Rezerv'in agresif faiz artışlarına, yıllardır görülen en yüksek faiz oranlarıyla şimdiye kadar dayandı ve hane halkı bilançoları güçleniyor gibi görünüyor.
Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.