İSTANBUL, 7 Eylül (Reuters) - Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Cemil Ertem, KGF uygulamasının devam edeceğini, yılsonunda enflasyon ve işsizliğin de tek haneye ineceğini söyleyerek, ara malı ithalatının yerli üretimle devam ettirilmesi konusunda ciddi çalışmalar ve teşviklerin gündemde olduğunu belirtti.
NTV televizyonunun canlı yayınında konuşan Ertem, yarın açıklanacak olan sanayi üretim verisinin iyi geleceğini, büyümeyi destekleyen bir rakam elde edileceğini söyleyerek, "İkinci çeyrekte büyümede yüzde 5'i aşan bir performansla karşılaşacağımızı umuyorum. Üçüncü çeyrekte yüzde 7'yi bulan belki geçen bir büyüme performansı olacak. Son çeyrekte biraz aşağı eğim olabilir ama bankacılık sistemi soluklanmayacak ve kredi genişlemesini yukarıda tutarak son çeyrek büyümesinde Türkiye'yi destekleyecek diye düşünüyorum. Dolayısıyla 2017 büyümesi yüzde 5'in üzerinde tamamlanacak" dedi.
Gelecek yıl ise yüzde 6'lara yaklaşan bir büyüme, tek haneli işsizlik ve enflasyonla devam edileceğini söyleyen Ertem, "İşsizlik ve enflasyonun tek haneye gitmesinin at başı gideceğini göreceğiz. Yıl sonunda tek haneye inecek enflasyon ama aynı anda işsizlikte de tek hane rakamlarını yakalayacağız, kalıcı ve sürdürülebilir olacak" dedi.
Hükümetin KGF gibi uygulamalarla steril bir para politikası uyguladığını, piyasada enflasyona yol açmayacak ama işsizliği aşağı çekecek, üretici tarafını rahatlatacak bir para arzı, kredi genişlemesi olduğunu söyleyen Ertem, KGF'nin de bu çerçevede devam edeceğini, bundan sonra daha selektif ve daha üretim odaklı alanlarda banka kaynaklarını plase eden bir araç olarak gündeme gelebileceğini belirtti.
Ertem KGF'nin yalnızca Hazine destekli müessese olarak görülemeyeceğini ifade etti.
Öte yandan TCMB'nin aramalı ithalatı ve aramalı üretimi yapabilecek ancak şu anda yapma sıkıntısı çeken şirketlerle sahada bir çalışma yaptığını söyleyen Ertem, "Ara malı ithalatının yerli üretimle devam ettirilmesi, ikame alanları açılması konusunda ciddi çalışmalar ve teşvikler gündemde. TCMB de yalnızca para politikası patikasına dikkat ederek bir enflasyon hedeflemesi yapmıyor; gıdadan aramalı ithalatı ve sanayi şirketlerine kadar geniş kapsamlı çalışmalar yapıyor. Buradaki uygulama ve önlemler çok yakında devreye girecek" dedi.
"TCMB'nin büyüme için faiz indirmesi ne kadar yanlışsa enflasyon düşürmek için faiz artırması da yanlış ve yetersiz bir adım" diyen Ertem, bunların dışında yeni yolların bulunması gerektiğini söyleyerek, "TCMB de bu yolların arayışı içinde herhalde, 14 Eylül'deki karar kendilerine ait ama bu perspektiften bütün meselelere bakacaklarını düşünüyorum artık" diye konuştu.
ENFLASYON
Enflasyonun Ağustos'ta çift haneye gelmesine yönelik bir soru üzerine bunun TCMB'nin beklentileri dahilinde olduğunu söyleyen Ertem, TÜFE ile Yİ-ÜFE arasında üretici fiyatları lehine fark olmasının enflasyonla mücadele ve nedeni konusunda yeniden düşünülmesine neden olması gerektiğini belirtti.
"Türkiye'de enflasyon ve işsizlik arasında çok ciddi korelasyon var. İşsizlik ve enflasyon trendleri arasında örtüşme arz yönlü bir enflasyona işaret ediyor. Özellikle ara malı tarafındaki girdi maliyetleri, gıda enflasyonu, yüksek finansman maliyetleri bütün bunlar bir araya gelince üretici tarafındaki fiyat şişkinliğini bize anlatıyor" diyen Ertem, böyle dönemlerde üretici fiyatlarındaki fiyat şişkinliğinin hızla tüketici tarafını da etkilediğini söyledi.
TÜFE Ağustos'ta aylık bazda eğitim ve ulaştırma kalemlerinin öncülüğünde yüzde 0.15 olan beklentilerin üzerinde yüzde 0.52 artış gösterirken, yıllık enflasyon yüzde 9.79'dan yüzde 10.68'e yükseldi. Yİ-ÜFE ise Ağustos'ta yüzde 0.85 artış göstererek yıllık bazda yüzde 15.45'ten yüzde 16.34'e yükseldi. ve enflasyonla mücadelenin bir arada yürütülmesi gerektiğini söyleyen Ertem, "Türkiye şimdi bunu yapmaya başladı. TCMB sıkı para politikası duruşu çerçevesinde belki de en sıkı duruşu sergiliyor. Burada bir endişeye mahal yok ve bu enflasyon odaklı olarak devam edecek" dedi.
TCMB enflasyonla mücadele ederken hükümetin büyüme yanlısı bir politika izlemesinin birbiriyle çelişmediğini, enflasyon ile mücadelede yeni ama doğru bir yol olduğunu söyleyen Ertem, büyümenin ihracat ve sanayi odaklı olması halinde gerçek bir büyümeye ulaşılacağını belirtti.
Büyümeyi yüzde 5 üzerinde sürdürebilir kılacaklarını ama enflasyon ve cari açık yaratılmayacağını söyleyen Ertem, "Bu hem para politikası hem maliye politikaları tarafında yenilikçi politikaları ve yeni kurumları gerektiriyor. Bunları da hızlı bir şekilde yapmak doğrultusunda hükümetin adım attığını görüyorum" dedi.
ALMANYA SEÇİMLERİ
Almanya'nın seçimlere giderken Türkiye'ye neredeyse saldıran çıkışlarının esasında Avrupa'nın ne kadar zor durumda olduğunu gösterdiğini söyleyen Ertem, bunun euronun değerine de yansıyan bir sorun olduğunu söyledi.
ECB'nin bugünkü toplantısında Başkan Mario Draghi'nin mümkün olduğunda güvercin durmaya çalışacağını, piyasaya desteklerin süreceğini söyleyen Ertem, Fed başkan Yardımcısı Stanley Fischer'ın istifasını da "zamanlama olarak sürpriz ama genel olarak çok da sürpriz olmayan bir istifa" diye yorumlayarak, "ECB ve Fed'de şahin duruşun giderek törpülendiğini söylemek istiyorum. Fed'den bu yıl bir faiz artışı görmeyebiliriz çok sürpriz olmaz" dedi.
Alman yatırımcıların Türkiye'ye ilgisinin neredeyse tarihi seviyede olduğunu söyleyen Ertem, "Türkiye'de şubesi bulunan uluslararası bankalar Alman yatırımcıların kredi talebine yetişemiyor, Alman siyaseti ile Alman iş dünyası giderek ayrışıyor" dedi.
Ertem, Avrupa'da Almanya kökenli siyasi bir kriz olduğunu söyleyerek, "Ekonomik kriz temellidir, bizim (AB ile) müzakereleri etkilemez" dedi.