Brexit fiyatlamaları kendini hissettirmeye devam ederken, yarın FED tarafından gelecek açıklamalar beklenmeye başladı. FED’den yarın itibariyle faizler konusunda herhangi bir aksiyon beklenmiyor fakat karar sonrası açıklamalarda bulunacak Başkan Yellen’ın küresel piyasalar adına yeni bir senaryo yazabileceğini düşünüyoruz. Bu toplantıda bakılacak asıl nokta, küresel piyasalara dair endişelerin ‘’denge’’ lendi ya da ‘’arttı’’ şeklinde hangi dozda nitelendirileceği olacaktır. FED’in Temmuz ayına yeniden vurgu yapması, bu ayı yeniden potaya sokacaktır. Ancak FED’in 23 haziran sonrası Dolar’ın seyrini ve tarım dışı istihdam ya da ücretlerin performansını da yılın ikinci yarısında ayrıca inceleyecektir. Bu nedenle, şok TDİ sonrası bir kaç önemli veriyi detaylı inceleyecek FED için Temmuz çok iyi bir ay gibi durmuyor. FED bu toplantıda Temmuz ayına dair net bir ifade kullanmazsa ki, FED bunu yapmacaktır, Eylül ayına sıcak bakıp bakmadığının sorgulanacağı bir toplantı geçireceğimizi söyleyebiliriz.
Endekslerde satışlar devam ediyor
İngiltere’nin AB üyeliğinden çıkacabileceğine dair endişelerin anketlerde öne çıkması ve Başbakan Cameron’un endişelerini net ifadelerle dile getirmesi, Brexit’e dair endişeleri daha net boyutlara ulaştırdı. VIX(korku endeksi) uzun bir süre sonra yaklaşık olarak yüzde 23 yükselerek, 21’lere kadar çıktı. Bu sebeplerden ötürüdür ki, yatırımcıların sığınacak liman arayışında olduklarını, ya da pozisyon risklerini hedge edebilmek amacıyla farklı stratejiler içerisine girdiğini görüyoruz. Aynı şekilde riskli görülen hisselerden çıkışlar artarken, daha güvenli görülen hazine tahvillerine olan talebin tavan yaptığı günler geçiriyoruz. Özellikle sabah saatlerinde Alman 10 yıllıklarının faizi(getirisi) eksilere kadar düştü. Tarihe damgasını vuracak bu olay, sadece Almanya değil, İngiltere tarafında da kendini hissettiriyor. S&P, DAX ve DOW’de görülen satışların ana sebepleri arasında ise, bu unsurlar yatıyor. Petrol fiyatlarının hızlı toparlanmasıyla birlikte, ılımlı bir pozitif hava yakalayan dünya endekslerinin, AB’nin geleceğine hatta finansal piyasaların istikrarına yönelik endişelerle birlikte, satışları beraberinde getirdiğini görmekteyiz. Bu durumun etkileri, BİST kanadında da kendini hissettirmeye başladı, FED’in faiz artırımlarından uzaklaştığı algısı ile, olumlu bir hava içerisinde olan BİST’in yeniden küresel endişelerin artması ile birlikte, yönünü aşağı çevirdiğini görmekteyiz.
Kalıcı olur mu ?
İngiltere’nin AB’den ayrılması halinde, büyük bir finansal boşluk ortamında korku senaryolarının daha da hızlanacağını günler yaşayacağız. Görüntü itibariyle çekimser üyelerin kararı ile netleşecek 23 Haziran referandum sonucu gelecek dalgalanmalar, hem bizde hem de diğer borsalarda volatilitenin tavan yapmasına neden olacaktır. Olası bir riskten kaçış anında, altın kanadında yükselişlerin daha da gelmesini beklemek yanlış olmayacaktır. Böyle bir senaryoda ise, FED’in de faiz artırımlarını sorgulayacağı zamanlar geçirebiliriz diye düşüyoruz. Ancak şunu söyleyebiliriz ki, hem ticaret dengeleri hem de ülke ekonomilerinin geleceği açısından, İngiltere halkının böyle bir riske imkan tanıyacağını düşünmüyoruz. Bu nedenle 23 haziran sonrası görüntüde, bu kara bulutların dağılacağı bir gündem yaşayabileceğimizi söyleyebiliriz. Riskler üzerine vurgu yapan MB’larının ve ülke başkanlarının ise, karar sonrası yapacağı denge politikaları finansal piyasaların yeniden yaralarını saracağı bir ortama zemin hazırlayacaktır. Ancak yurtiçi piyasalarda kurun gidişatını merak eden yatırımcıların mutlak suretle şu ayrıntıları göz önünde bulundurması gerekiyor. FED şuan İngiltere’nin kararını bekliyor. Çin ise biraz arka planda. Eğer tekrar önümüze ısıtılıp sunulmazsa, Bremain(AB üyeliğinde kalma) gerçekleşirse, FED’de faiz artırımları sürecinin önündeki büyük engelleri kaldıracaktır. Bu da öncellikle Emerging Market(EM) para birimleri, yani TL’nin üzerinde yeni bir stres yaratacaktır.
Bu durum geçen sene de yaşanmadı mı ?
Elbette FED yıl boyunca kendini hissettirdi ve yumuşak bir geçişle yıl sonu küçük bir adım attı ve biz bu durumu en hafif nasıl atlatabilirsek öyle atlattık. Ancak şuanki durumda bizim manevra alanımızı yaratan faizlerin düşürüldüğü bir ortamdayız. Bu durumun da devam edeceğini görüyoruz. Bu yüzden geçen seneye göre olası daha şahin görülen bir FED’e karşı daha savunmasız bir TL’yi yıl sonunda görebiliriz. Bundan kaynaklıdır ki, 3.25-3.30 senaryoları konuşulmaya başlanıyor. Teknik olarak mümkün mü ? Evet. Ancak reelde durum böyle olur mu ? bunu da bekleyip göreceğiz.
Gram altın öne çıkmaya devam ediyor !
Gram altın fırsatlar sunmaya devam ederken, hem ons tarafındaki yükselişin devamı hem de 2.90 üzeri kurun devamlılığını sürdürmesi ile, 120 TL üzerini yeniden gördük. 120 önemli bir bariyer olacaktır. Üzerinde kalıcılık görmemiz halinde 125 TL-131 TL potansiyel duruyor. Ancak ilk etapta 124-125 liradan kar realizasyonları görmemiz olası duruyor. DolarTL 2.90 üzerinde alımlar devam ederken, Ons altın kanadında ise, şuan geri çekilmeyi ortaya çıkaracak net bir bulgunun gelmediğini görüyoruz. Ons kanadında 1242-1250 altına sarkmadığımız sürece güçlü duruşun devam edeceğini, kur kanadında da ise, 2.90 aşağısında kalıcılık sağlanamadığı takdirde düzeltmelerin gelmeyeceğini düşünüyoruz. BİST tarafında ise, 76200 altında baskı devam edebilir. Önemli bir destek olan bu seviyenin kırılması satışları hızlandırdı. BİST’in geri çekilmelerine devam etmesi halinde, 74800-72500 seviyeleri gündeme gelebilir.
Analizlerimizi sürekli takip etmek için buradan kayıt oluşturabilirsiniz
www.isikfx.com