USD/TRY’nin 3.31 seviyelerinin üzerini test ederek yeni rekorlar oluşturduğunu görüyoruz. ABD başkanlık seçimleri sonrası Trump’ın uygulayacağı genişleyici maliye politikaları etkisi ile daha güçlü büyüme ve bunun doğal sonucu olarak daha hızlı yükselen bir enflasyon ile karşılaşılacağı algısı özellikle tahvil piyasasından çıkışları tetikleyerek getirileri yükseltiyordu. Bu sayede risksiz varlık statüsünde bulunan ABD tahvilleri özellikle uzun vadede daha cezp edici oranları işaret ederek GOP’ların cazibesini azaltıyor. Bunun yanında piyasa büyüme ve enflasyon beklentilerinin yukarı yönde revize etmesi nedeniyle de ABD doları küresel ölçekte değer kazanıyordu ki bu sayede DXY tarihi zirvesi olan 100.50 direncine bir hayli yakınlaştı. Buna neden olan bir diğer noktada yüksek enflasyon beklentilerinin FED’in daha hızlı atraksiyon alacağı beklentilerini tetiklemesi… Bir süredir bu senaryo ile fiyatlamaların oluşması sonucu USD/TRY bazında 3.30 seviyelerinin üzeri test edilmişti. Her ne kazar tahvil faizlerinde yükseliş eğilimi devam etse de ve DXY 100.50 direncinin hemen altında fiyatlansa da USD/TRY paritesinde 3.3100 üzeri fiyatlamaları izlemekteyiz. Trump fiyatlamaları bir noktadan sonra etkisini yavaş da olsa kaybediyor. Buna karşılık GOÜ para birimlerinde değer kayıpları izlenmeye devam edilse de TL’de son yaşanan olumsuz fiyatlamaları bir miktar yurt içi kaynaklı gelişmeleri inceleyerek değerlendirmek gerekiyor.
· Dolar kurunda istikrar kaybolmuş durumda. Volatilite bir hayli yüksek. Bu durumda doğal olarak endişelere neden oluyor TL ve TL bazlı varlıklardan çıkıyor tetikliyor.
· Birinci maddeye neden olarak yabancı aracı kurumlar yılsonu kur tahminleri sürekli olarak yukarı yönde revize ediyorlar. 3.40 diyen var 3.65 seviyelerine çıkmasını bekleyen raporlar okuyoruz. Kur bu seviyelere kadar çıkar mı bilinmez ama asıl önemli nokta yabancının bu seviyeleri beklemesine olanak veren negatif görüntü. Bunu ortadan kaldırmamız gerekiyor.
· Son dönemin en önemli meselesi AB ile olan ilişkilerimizin seyri. İlişkilerin kopma noktasına gelmesi yabancı nezdinde Türkiye’ye bakış açısı olarak pek hoş karşılanmıyor. Alman haber ajansı DPA’ya göre Avrupa Parlamentosu'nun Türkiye ile AB üyelik müzakerelerinin durdurulması için bir önerge üzerinde çalıştığı bildirildi. TL için oldukça negatif bir haber.
· Yurt içerisinde siyaset arenasının ısınma ihtimali de bir başka nokta. Son dönemde başkanlık/partili cumhurbaşkanı seçimlerine yönelik açıklamaların sıklaştığını görüyoruz. Referandum ihtimali TL ve TL üzerinde pek hoş karşılanacak bir oldu değil.
Aslında bu maddeleri uzunca bir süre sıka sıralıyoruz. Fakat gelişmeler pozitiften çok negatif yönde devam ettikçe TL’de de tansiyon artmaya deva ediyor. 3.30 üzeri fiyatlamalarda 3.3150 ara direnci izlesek de daha çok 3.3300 ve 3.3500 seviyelerini izleyeceğiz. 3.3000 üzerinde kalcılığın sağlanamaması ise 3.2800 – 3.2500 gevşemelerini beraberinde getirebilir. Fakat net bir değerlenme hareketini TL üzerinde beklemiyoruz. Ekstra bir hikayemiz olmadığı sürece dolar kurunda düşüşler alım fırsatı doğuracaktır.