Yazar: Şenay Şerefoğlu
Mart ayı itibariyle değer kaybetmeye başlayan TL, Nisan ve Mayıs’ta rekor düşüşler yaşadı. Son olarak USDTRY kurunun 4,92’yi aşarak tarihi zirve yapmasının ardından TCMB, GLP faiz oranında 300 bp artışa gitti, ardından da ‘sıkılaşma’ adımlarına devam etti. Banka, ihracat kredilerinin düşük kurdan ödenme imkanı ve TL uzlaşmalı vadeli döviz satış imkanının yükseltilmesiyle TL olumlu hamleler attı.
Geçen haftayı bu sıkılaşma adımlarıyla geçiren TCMB, bugün ise ‘sadeleşme’ ve ‘normalleşme’ adımı attı. Banka mevcuttaki %16,50 olan faizin haftalık repo faizi olarak alınıp simetrik dar bir bantta kullanılmasını sağlarken ve bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını Merkez Bankası politika faizi olarak güncelledi.
Bankanın yaptığı bu değişim sıkılaşma değil sadeleşme, ancak sadeleşme hamlesi neden TL’de değerlenme sağladı?
-TCMB’nin bağımsızlığına dair endişelerin arttığı bir dönemde sessiz kalması kurda rekor kırılmasına neden oldu. Ardından geç de olsa faiz artışı yapan banka bu hamlesi ile bağımsız olduğunu göstermek istedi. Devamında diğer araçları da devreye koyması ve yine bu süreçte sadeleşme adımına gitmesi piyasalarda prestij tazelemesini sağladı.
Çok kanallı faiz uygulamasının anlaşılabilirliği zayıftı ve çok defa piyasalardan sadeleşme talebi gelmişti, bankanın bu talebi yine bu dönemde yapması da olumlu karşılık buldu.
Sadeleşme adımı ‘normalleşme’nin de ilk süreci ve piyasalar bankadan gerek faiz uygulaması gerek ön görüler ve gerekse piyasa ile olan iletişimine dair daha etkili ve daha zamanında tavır alacak bir duruş bekliyor. Geç kalınmanın ardından atılan seri adımlar bu beklentileri kuvvetlendiriyor.
TL, merkezden gelen hamlelerden pozitif etkilendi ve bugün dolar karşısında %3 değer kazanarak GOP’lardan pozitif ayrıştı.
En büyük sorun: enflasyon!
Mart ve Nisan aylarındaki kur artışı maalesef ki enflasyonun da yükselmesine neden oldu, ancak Mayıs’taki hızlı ve rekor artışların da enflasyon tarafında hissedilir artışa neden olması bekleniyor. Kurun enflasyon üzerindeki etkisinin yüksek olması durumunda artan maliyetler tekrar yükselen kura neden olabilir. Yani alınan önlemler kuru düşürürken enflasyonun istenmeyen oranlara yükselmesi kurda yeniden yükseliş yaratabilir.
TCMB’nin faiz artışı yapması ile 4,54’e gerileyen kur, bugün de 4,55’e geriledi. Üst üste alınan önlemlere karşın kurdaki geri çekilme şimdilik 4,50 üzerinde sınırlı kalıyor. 4,50 desteğinin korunması alım isteğini artırabilir.
Bu hafta merkezden yeni bir hamle gelmemesi durumunda dolar cephesindeki gelişmeler kurda etkili olabilir. PCE, tarım dışı istihdam ve Trump’ın açıklamaları bu haftanın önemli gelişmeleri.
Haftaya yükselişle başlayan ABD Dolar Endeksi 94,50 yıl içi zirveyi görürken EUR/USD 1,16’lara geriledi. Dolar, bugün azalan jeopolitik risk ve petrol fiyatlarındaki düşüş ile gelişen ülke kurları karşısında zayıf seyir izliyor, ancak haftanın devamında önemli göstergelerde yaşanacak yükseliş dolarda ivme artışı yaratabilir.