Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) 19 Kasım toplantısında faizleri beklentilere paralel 475 baz puan artırarak yüzde 10,25’ten yüzde 15 seviyesine yükseltti. Özellikle piyasalarda ekonomide reform hareketi olarak yapılan sözlü yönlendirmelerin ne şekilde uygulamaya konulacağı önemli bir merak unsuru oluşturuyordu. TCMB faiz artırım konusunda beklentileri karşılayarak parasal duruşun sıkılığı konusunda kararlı olduğunu gösterdi. Parasal duruşun sıkılığı, enflasyonda kalıcı düşüş sağlanana kadar kararlılıkla sürdürülecek ibaresine yer veren TCMB ayrıca, tüm fonlamanın temel politika aracı olan bir hafta vadeli repo faiz oranı üzerinden yapılmasına karar verdiğini duyurdu.
Para Politikası Kurulu karar metninde ayrıca TL’deki değer kaybının enflasyonu olumsuz yönde etkilediği değinen TCMB, enflasyon beklentilerinin kontrol altına alınması için güçlü bir parasal sıkılaştırma duruşunu koruduğu görülüyor. Metinde ayrıca ülke risk primlerinin düşmesi, düşük dolarizasyon eğiliminin tersine dönmesi, döviz rezervlerinin artış eğilimine girmesi yoluyla finansal istikrarın korunacağı ibaresi dikkat çekti. Aslında TCMB’nin attığı bu adımla ortodoks araçlara dönüş gerçekleştirdiği söylenebilir. Daha önceki toplantısında aktif olarak kullandığı geç likidite penceresinden vazgeçen TCMB, yönünü tekrardan reel faize çevirmiş bulunmakta. TCMB, 22 Ekim tarihli toplantısında ise 200 baz puanlık faiz artırım beklentisine ilişkin faizleri değiştirmemiş ve geç likidite penceresinden piyasaları desteklemeye devam etmişti. Ancak TCMB’nin bu kararı sonrasında Türk Lirası üzerinde dizginlenemez bir oranda yaşanan değer kaybı piyasaları tedirgin etmişti.
KARAR SONRASI FİYATLAMALAR
19 Kasım toplantısında ise alınan 475 baz puanlık faiz artırım kararının 1 hafta öncesinde oluşan beklentisi Türk lirası tarafında değer kazanımını beraberinde getirmişti. Böylece karar sonrasında Türk Lirası üzerinde değer kazanımı oluşsa da bu etki oldukça kısa sürdü.
USDTRY
Dolar/TL fiyatlarına bakacak olursaki TCMB’nin beklentiler paralelinde almış olduğu faiz artırım kararı ile fiyatlar 7,50 seviyesine dek geri çekilse de bu seviyeden yaşadığı dönüşle fiyatlar 7,62 seviyesinde dengelendi. Sözlü yönlendirme ile beklentilerin daha önce fiyatlanması ile karar sonrasında kurdaki geri çekilme hareketi oldukça sınırlı oldu. Kurun özellikle TCMB kararını fiyatlamaya devam etmesini 7,60 ve 7,50 destek seviyeleri çerçevesince takip ediyoruz. Ancak 7,60 seviyesi üzeri fiyatlamalarını sürdüren kurda oluşabilecek toparlanmalarda ise ilk geçiş noktamız 7,65, bu seviye üzeri kapanışlarda ise 7,70 direncini takip edeceğiz.
EURTRY
TCMB kararı sonrasında TL varlıkları üzerinde oluşan ani değer kazanımı paritede 8,90 seviyesi altı fiyatlamaları gündeme getirdi. Ancak bu ani hareketin tekrardan toparlanması gerçekleşerek fiyatlar 9,0 seviyesi çevresinde hareketliliğini sürdürdüğü görülmekte. Paritenin 9,0 seviyesi üzeri kapanışlarında kalıcı olması durumunda yükselişleri 9,08 ve 9,15 direnç seviyeleri çerçevesinde takip ediyoruz. Ancak paritede TCMB kararının etkisinin sürmesine bağlı olarak 8,90 ve 8,80 önemli destek noktaları olarak izlenecek.
GAUTRY
TCMB’nin 475 baz puanlık faiz kararı sonrasında kurda oluşan ani geri çekilme Gram Altın’da 448,0 seviyesine varan oranda düşüşü beraberinde getirdi. Ayrıca Ons Altın baskısının yakından hissedildiği değerli metalde fiyatlar 455,0 seviyesi altı görünümünü koruyor. Gram Altın’da zayıf görünümün korunması bağlı olarak oluşabilecek düşüşler 450,0 ve 445,0 destek seviyeleri ile hız kazanabilir. Olası bir toparlanma ivmesinde ise öncelikli olarak 455,0, bu seviye üzerinde ise 460,0 direncini takip ediyoruz.