Enflasyon, 2019’da %20’den %8,5’e kadar düşüş yaşadı, ancak bu düşüşte en çok baz etkisi etkili olurken petrol fiyatlarının Mayıs sonrasında düşüş yaşaması ve kurun da belli bir bantta tutulması etkili oldu. Enflasyon, TÜİK verilerine göre 2019’da tek haneye kadar düşse de hiçbir kalemdeki zam tek hane olmadı.
Bugün açıklanan rakamlara göre TÜFE, Ocak ayında aylık %1,35 oranında artarak yıllık %12,15’e yükseldi. Verilere göre ulaştırma en düşük fiyat artışı yaşanan grup olurken alkollü içecekler ve tütün ise en çok fiyat artışı yaşanan grup oldu. Ulaştırma demişken bildiğimiz üzere Avrasya Tüneli geçiş ücretlerine %56 oranında zam yapıldı, bu karar, vatandaşın vergileriyle yapılan bu yolda çok parası olana geçme hakkı tanımaktır, yani yapımında herkes eşit ama kullanımında hak zenginin oluyor!..
TCMB, 30 Ocak’ta açıkladığı enflasyon raporunda 2020 yılsonu beklentisini %8,2 olarak korurken 2021 içinse %5,4 olarak belirledi. Daha önceki raporlarımızda da bu beklentinin çok iyimser olduğunu, ancak mevcut politikalarla da bir o kadar zor olduğunu belirtmiştik. Mevcut politikalardan kastettiğimiz ise, sadece büyüme hedefli adımların atılması ve merkezin de bunu desteklemek için faizleri negatif bölgeye düşürecek kadar hızlı davranması, mali tarafta ise sıkı adımlardan bahsedilirken bütçe açığının hedefin çok üzerinde olması gibi söylem ve pratiğin uyuşmadığı yaklaşımlardır.
Merkezin %24 olan faizde indirime gitmesi için küresel ve iç koşullar uygundu, merkez de bu uygunluğu önden büyük adımlar atarak kullandıklarını açıkladı. Buraya kadar iyi, güzel ancak iç tarafta enflasyon tek haneyi koruyamamış ve ufak ufak yükselmeye başlamışken, küresel tarafta ise, geçen yıl faiz indirimi yapan merkez bankalarının bu yılı gözlemle geçireceklerini (son çeyreğe kadar) açıklamaları faiz indiriminde hala ısrarlı olunmaması gerektiğini gösteriyor. Merkez, son toplantıda 75 bp indirim yaptı ve bundan sonra daha yavaş adımlar atacaklarını açıkladı, ancak siyasi yetkililer tek hanede ısrarcı ve çift haneli enflasyona karşın faizdeki tek hane ne reelde ne de piyasa fiyatlamasında pozitif olmayacak, haliyle bu yüksek makas hem enflasyonu hem de kuru tetikleyecektir. Bu nedenle merkezin bundan sonraki para politikasında faiz aracını kullanmasını orta vadede oldukça kaygılı buluyoruz.
Günün iyi haberi ise imalat PMI oldu, 44 seviyesine kadar gerileyerek oldukça sert daralma gösteren imalat PMI, Ocak ayında 51,3 ile büyüme eşiği olan 50,0 seviyesi üzerine çıktı. 22 ay sonra pozitif tarafa geçen PMI üretimin canlandığına işaret ediyor. Yeni ihracat siparişlerinde de 5 aylık düşüşün ardından artış yaşanması olumlu, ancak Ocak siparişlerinde yeni üretim değil stoklar kullanıldı, dolayısıyla Şubat ve sonrasındaki oran üretimdeki hareketliliği daha somut gösterecek.