Dünyada büyüme rakamları konusunda tedirginlik sürüyor. 2014’ün son günlerine yaklaşırken piyasalarda parasal genişleme adımları konuşulmaya devam ediyor. Kısaca bir göz atalım:
Asya
14 Aralık erken seçime gidecek Japonya’da resesyonun etkileri devam ediyor. Bir önceki çeyrekte yüzde 7.3 daralma yaşayan Japonya ekonomisi, beklenmedik bir şekilde üst üste 2.çeyrek daralma yaşadı. Ekonominin yüzde 2’nin üzerinde büyümesi beklenirken, yüzde 1.6’lık daralma, yeni adımları gündeme getirdi. İç tüketimin azalması ve ihracatın zayıflaması daralmada rol oynadı. Merkez Bankası ise parasal teşvikleri artırarak devam ediyor. Yen ise değer kaybetmeyi sürdürüyor. Japonya’da iflas eden şirketler geçen yıla göre 3 kat artmış durumda. Son hamle ise Çin’den gelen faiz indirimi oldu. Faiz indiriminden sonra Shangai borsasında % 20’ye yakın yükseliş yaşandı. Çin’den yüzde 7.5 civarında bir büyüme gelmesi bekleniyor, ancak bu küresel büyüme için pek bir şey ifade etmiyor.
Avrupa
Ekonomik görünümün zayıf olduğu Avrupa’da, büyüme ivmesinin düşük, enflasyon görünümünün de zayıf olduğu yönünde yapılan açıklamalara alışmış durumdayız. Enflasyon ve büyümenin aşağı yönlü revize edilmesi bunu teyit eder nitelikteydi. Petrol fiyatlarındaki düşüşün enflasyonu daha da aşağı çekmesi bekleniyor. Draghi ise teşvik konusunu gelecek çeyrekte değerlendireceğini söyleyerek beklemeye çekildi. Euro’nun nereye kadar düşeceğini izleyeceğiz. 1.2200 seviyesinin görülmesi sürpriz olmaz.
Atılan bu adımların, ABD’nin faiz artırımından korunmak için yapıldığı söylemek yanlış olmaz.
Türkiye
Petrol fiyatlarının düşmesi ihracattaki artışla birleşince cari açığın düşmesine neden oldu. Kasım ayı beklenti anketine göre cari açık beklentisi 46.7 milyar dolara inerken, Ekim ayı anketinde 47.8 milyar dolar düzeyindeydi. Ancak Türk Lirasındaki değer kaybından kaynaklanan iyileşmeler görsek de, enerji, petrol ve doğalgaz ithalatının dolar cinsinden olması, cari dengenin iyileşmesine engel olmaya devam edecektir.
Tüm bu faktörler borsalarda yukarı yönlü hareketlere sebep olurken, dolar ve faizlerdeki aşağı yönlü hareketi destekliyor. Özellikle petrol fiyatlarındaki düşüş, enerji ithalatımızın yüksek olması nedeniyle bizi olumlu etkiliyor. Petrolün 70 dolarda kalması halinde enflasyonda 1.5 puan düşüş bekleniyor. Endeks yıl sonu kapanışını 87 bin – 89 bin bandından yapabilir.
Yılın son Fed toplantısı ve ABD
ABD’de ekonomisindeki toparlanma, büyüme ve istihdam verilerine yansımış durumda. 16-17 Aralıkta yapılacak olan yılın son Fed toplantısında ‘kayda Değer Süre’ ifadesinin kalkmasına sebep olabilir. Verilerin etkisiyle sadece bu ifadeyle kalmayıp, faiz artırımına ilişkin açıklamalar yapılması da gündeme gelebilir. Faiz artırımının yakın bir zamanda yapılması gelişmekte olan piyasaları sarsabilir. Ancak doların aşırı değerlenmesini istemeyen Fed üyeleri, bu sürecin uzun döneme yayılması görüşündeler. Küresel tarafta ABD, Japonya, Çin, İngiltere ve Euro bölgesindeki parasal genişleme ve faiz kararları, Türkiye’de ise siyasi tarafta seçimler, çözüm süreci, jeopolitik riskler takip edilecek. Ekonomik olarak ise faiz kararları ve enflasyonun 5 hedefine ilerleme süreci izlenecek. 2015 yılının hem Türkiye hem de küresel piyasalar için oldukça volatil geçeceği bekliyorum.