Petroldeki en büyük soru, bu hafta kapanırken kazananın kim olacağı: ayılar mı, yoksa OPEC+ mi? 
13 üyeli Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve üye olmayan 10 müttefikinden oluşan geniş OPEC+ grubu, önce Şubat-Mart için ciddi bir üretim kesintisiyle, sonrasında ise bu anlaşmayı Nisan'a kadar uygulama taahhüdüyle açığa satışçıları şaşırtmayı başararak bu yılık ilk iki raundunu kazandı.
Bu iki raund, petrol ihraççıları ittifakı için müthiş bir kazanım sağladı. Hem ABD ham petrol benchmarkı West Texas Intermediate, hem de İngiltere bazlı küresel petrol ölçütü Brent 4 Ocak (2021'in ilk OPEC+ toplantısından bir gün önce) ile 8 Mart (4 Mart'taki ikinci toplantıdan sonra ulaşılan tepe) arasında yaklaşık %40'lık sıçrama yaptı.
Ancak görülen bu zirvelerden bu yana, iki benchmark da sadece 10 günde kazanımlarının %10'unu geri verdi.
Şimdi, 1 Nisan'da gerçekeştirilecek üçüncü OPEC+ toplantısına yaklaşırken, bahisler grubun Mayıs için üretimde artırım kararını bir kez daha ertelemesi; belki de kesintileri artırması yönünde.
Eğer tarih bir rehber ise, bu raundun galibi de yine OPEC+ olacaktır.
Ancak, ham petrolde son dönemde görülen volatilite bir gösterge olursa—ki olmalı—, ham petrol fiyatlarının bu hafta yine bir düşüş—hatta çöküş—yaşaması da son derece olası.
Süveyş Kanalı'nın Açılmasıyla Birlikte Petrolün Ralli İçin Bir Nedeni Daha Kayboldu
Petrolde geçtiğimiz 10 günde görülen fiyat iniş çıkışlarının henüz sona ermediğini düşünmek için bazı geçerli nedenler var. Ever Given yük gemisinin ham petrol sevkiyatı için en önemli rotalardan biri olan Süveyş Kanalı'nı neredeyse bir hafta boyunca tıkaması sonrasında nihayet kurtarılmasıyla birlikte, petrol fiyatlarınının ralli yapma nedenlerinden biri gitmiş oldu.
Aynı zamanda, petrolde son dönemde yaşanan iniş çıkışlar geçtiğimiz dört ayda neredeyse sadece tek yönde (yukarı) hareket eden bir piyasa için olağandışı bir hareketti. İniş çıkışlı dönem 18 Mart'ta %7'lik bir çöküşle başladı ve sonraki iki seansta bu çöküş kısmen telafi edildi. Ancak piyasa Salı gününden bu yana adeta bir yoyo gibi sallandı; Çarşamba günü %6 düşerek bu düşüşün neredeyse tamamını aynı günde geri kazandı; sonrasında Perşembe günü yine %4'lük bir düşüş yaşadı ve Cuma günü de bu kaybı neredeyse tamamen telafi etti.
Bu sabah 08:30 itibariyle ise, WTI günlük %2,3'lük düşüşle varil başına 60 doların hemen altındaydı. 30 Ekim'de 36 doların altında işlem gören WTI, 8 Mart'ta neredeyse 68 dolarlık bir zirveyi görmüştü.
Brent ise bugün %2,2'lik düşüşle varil başına 63 doların hemen üzerindeydi. 30 Ekim'de 38 dolar civarında işlem gören Brent, 8 Mart'ta 71 doların hemen üzerindeki zirveleri görmüştü.
Petrolde Ekim sonu ile Mart ortası arasında gerçekleşen rallinin arkasında OPEC+'in uyguladığı üretim kesintileriyle birlikte, küresel çapta aşılamalarla birlikte ekonomilerin COVID-19 kaynaklı kısıtlamalardan sonra yeniden açılmalarına yönelik iyimserlik vardı.
23 ülkeden oluşan OPEC+ grubu Nisan 2020'den bu yana piyasaya günlük yedi ilâ dokuz milyon varillik ek petrol arzının girmesini engelledi.
OPEC+ kesintilerinin en önemli bileşeni, Nisan'dan bu yana kesintilerin günlük bir ilâ iki milyon varillik bölümünü gerçekleştiren Suudi Arabistan oldu.
Petrol ayılarının talepte güçlenme işaretleriyle birlikte grubun üretimi artıracağına oynadığı Ocak ayında, Suudiler Şubat ve Mart ayları için mevcut kesintilerine ek olarak günlük bir milyon varillik ek bir kesinti açıklayarak ham petrol fiyatlarını yükselişe geçirdi. Suudi Petrol Bakanı Abdulaziz bin Salman, göğsünü kabartarak petroldeki açığa satışçılar için hayatı "cehenneme" çevireceğini söylemişti.
Mayıs üretim kotalarının belirleneceği bu haftaki toplantıda, akıllı para Suudiler'in üretim oranlarını bir kez daha azaltmaya çabalayacağına oynuyor.
OPEC+'in Sürpriz Yapması Kolay Olmayacak
Ancak bazıları—New York merkezli enerji koruma fonu Again Capital'dan John Kilduff gibi—krallığın sürpriz yapma eğiliminin artık sonlandığı görüşünde. Kilduff, Riyad'ın geçtiğimiz iki OPEC+ toplantısındaki hamleleri konusunda şöyle konuştu:
"Bir kez yaparsanız, sürpriz olur. Belki iki kez. Üçüncü kez? Sanmıyorum. Bence yeni bir kesinti çoktan fiyatlandırılmış durumda ve piyasa OPEC şovuna biraz duyarsızlaşmış durumda."
OANDA'nın Asya Pasifik Araştırmaları bölümünde Jeffrey Halley de, OPEC+'in üretimde bir artırıma gitme ihtimalinin—mevcut koşullarda piyasayı şaşırtacak tek şey—neredeyse sıfır olduğu konusunda Kilduff ile hemfikir:
"Asyalı ithalatçıların rafineri bakım döngülerinde olması ve stoklarındaki petrolü yeterli bulmasıyla birlikte, bu hafta petrol fiyatları için bu yönden bir tesell gelme ihtimali düşük. Bu senaryoda, OPEC+'in üretim kesinti hedeflerini gevşetme ihtimali neredeyse yok. Tabi ki OPEC+ bizi daha önce de şaşırttı, ancak bu şaşırtmalar fiyatları düşürmeye değil, desteklemeye yönelikti."
Ağırlıklı Olarak Aşağı Yönde Olmak Üzere Sallantıların Devam Etmesi Muhtemel
Halley ayrıca petrolde son 10 gündür gördüğümüz iniş çıkışların, aşağı yönde bir eğimle devam edeceğine inanıyor. Halley'in varsayımı, Ever Given tankerinin Süveyş Kanalı'nda sıkıştığı noktadan kurtarıldığı haberiyle birlitke piyasanın bugün nasıl düşüşe geçtiğine dayalı.
"Süveyş Kanalı'ndaki gelişme doğruysa, petrolün OPEC+ öncesi iyileşmesi sona ermiş olabilir. Geçen haftaki volatiliteyi düşündüğümüzde, Brent varil başına 60 - 65 dolarlık aralığının alt sınırına doğru ilerlemeye hazır gibi görünüyor. Benzer şekilde, WTI'ın da varil başına 57,50 - 62,50 dolarlık haftalık aralığının alt sınırına doğru gerilemesi muhtemel."
Altın 1.750 Doları Geçme Hedefiyle Devam Ediyor
Altında ise, boğalar 1.800 dolar ve üzeri fiyatlandırmalara geri dönmek için kritik öneme sahip olan 1.750 dolar seviyesini aşma yolları aramaya devam ederken geçtiğimiz iki haftada tanık olduğumuz pozitif, ancak zayıf hareketin devam etmesi bekleniyor.
Geçtiğimiz haftada, altın fiyatı birçok engeli aşmanın ardından haftayı bir hafta önce bulunduğu pozisyonun biraz daha altında kapattı. Buradaki en önemli olay, piyasanın 4 dolardan daha küçük bir mesafeye kadar yaklaşmış olmasına rağmen, ons başına 1.750 dolarlık kilit seviyeyi aşamamış olması.
Geleneksel bir şekilde altının yolundaki engeller; bir sonraki hedef olarak %1,75'in üzerine çıkacak gibi görünen ABD 10 yıllık Hazine tahvil faizleri ve 92'de yeni zirveler görebilecek bir Dolar Endeksi.
Hem ABD altın vadeli işlemleri, hem de spot altın 1.730 doların hemen altında işlem görmekteydi.
Geçmişten bu yana güvenli liman, değer koruma aracı ve enflasyona karşı koruma gibi tanımların yakıştırıldığı altın artık en az altı aydır bu benzetmeleri boşa çıkarmış gibi görünüyor ve piyasadaki enflasyon artışı beklentisi kendisi yerine Hazine tahvil faizlerini uçuşa geçirdi.
Sarı metal salgının zirve döneminde yatırımcıların kendisine yönelik inancını boşa çıkarmamış ve Mart 2020'deki 1.500 dolar altı düşük seviyelerden neredeyse 2.100 dolarlık rekor bir zirveye yükselmişti. Ancak metal bu zirvelerden itibaren düşüşe geçti ve ay başında 1.675 dolar altına kadar %20 değer kaybederek kısa bir süreliğine ayı piyasasına girdi.
Altın sonrasında bu çukurdan çıkmayı başarmış olsa da, 1.750 doların altında sıkışıp kaldı ve şu an açık bir iyileşme sürecinde olmak yerine yaşam destek ünitesine bağlı bir hasta gibi davranıyor.
Açıklama: Barani Krishnan, incelediği her piyasadaki analizlerine çeşitlilik katmak amacıyla kendine ait olmayan çeşitli görüşleri de yazılarına katmaktadır. Bir Investing.com analisti olarak farklı görüşleri ve piyasa değişkenlerini sunmaktadır. Kaleme aldığı emtia ya da menkul kıymetlerde bir varlık ya da pozisyon sahibi değildir.