Bugünün en önemli gündem maddesi FED’in Nisan ayı FOMC toplantı kararlarını açıklaması olacak. Piyasanın tüm dikkatini yoğunlaştıracağı en önemli gelişme konumunda bulunuyor. Peki, bu toplantıda piyasanın beklentisi hangi yönde şekillenmiş durumda? İsterseniz bundan biraz bahsedelim:
Bu akşam saat 21.00’da açıklanacak toplantı kararlarında piyasanın ilk olarak odaklanacağı nokta faiz artırımının olup olmayacağı… İlk olarak odaklanılacak nokta olarak nitelendirsek de piyasa da oluşan ortak konsensüs FED’in bu ay faiz artırımına gitmeyeceği yönünde. Mart ayından bu yana FED’den önemli ölçüde güvercin açıklamalar gelmekte ve bu da piyasanın pozitif etkilenmesini sağlamakta. Mart ayı FOMC toplantı tutanaklarında da FED üyelerinin birçoğunun faiz artırımını Nisan ayı için dışladığını görmüştük. Dolayısıyla biz de bu toplantıda faiz artırımı beklemiyoruz…
Piyasanın faiz artırımından ziyade FOMC toplantı karar metninde geçecek ifadelere odaklanacağını önemle vurgulayalım. Bu noktada FED’in Mart ayında kullandığı güçlü tonda güvercin dili bir miktar değiştirmesi yani şahin tarafa kaydırma ihtimali bulunuyor. Piyasalarda bu beklentiyi sağlayan unsurları şu şekilde sıralayabilir:
1. Global piyasalarda pozitif havanın esmesi… Özellikle Mart ayından bu yana GOÜ’lere fon girişinin yükselmesi dikkat çekici. Yalnız bu fiyatlamanın reel ekonomi dinamiklerinden kaynaklanmadığını, daha çok merkez bankalarının politik adımları ile şekillendiğini söylemekte fayda var. FED’in güvercin söylemleri, ECB’nin parasal genişleme adımlarını hızlandırması, BOJ’dan beklenen daha sert genişleme adımları ve PBoC’nin ekonomiyi desteklemeye devam edeceği beklentileri finansal piyasalarda bahar havasının esmesini sağladı. FED’in şahinleşmesi bu havanın bozulmasına ve kar satışlarının tetiklenmesi için kullanılmasına neden olabilir.
2. Son dönemde Çin’den gelen veriler olumlu… Hatırlatmak gerekirse FED, GOÜ’lerde yaşanan belirsizliklere vurgu yapmış ve yaşanan finansal ve global belirsizliklerin ABD ekonomisine etkilerini izlediklerini dile getirmişti. GOÜ içerisinde dikkatle izledikleri ekonominin de Çin olduğunu açıklamışlardı. Dolayısıyla bu ülkeden gelen pozitif datalar FED’in elini bir miktar rahatlatabilir.
3. Petrol fiyatlarında ki yükseliş… Doha toplantısından sonuç alınamamasına rağmen ABD ham petrol datalarında zayıflamanın görülmesi ve önümüzde ki aylarda petrol fiyatlarında stabilizasyonu sağlamak amacı ile yeni bir toplantının gerçekleştirilebileceği beklentisi petrol fiyatlarını desteklemeye devam ediyor. Tabii petrol fiyatlarında yaşanan yükseliş enflasyon beklentilerini yukarı yönde tetikliyor. Enflasyonda yükseliş beklentisi demek faiz artırımının önünü açmak demek…
İşte bu gelişmelerin eşliğinde FED’in Mart ayına nazaran bir miktar dil değiştirme ihtimali bulunuyor. Peki FED hangi dili kullanabilir?
· Haziran ayına güçlü bir vurgu yapılması piyasalarda negatif bir fiyatlamanın yaşanmasını sağlayabilir. Bu noktada bir sonraki toplantıda faiz artırımının değerlendirilebileceği yönünde bir cümle güçlü şahin ton olarak kabul edilecek ve ABD dolarının küresel ölçekte sert değer kazançlarına neden olacaktır. Biz bu tonda bir açıklama beklemiyoruz.
· Bir diğer olasılık ise birinci maddeye göre daha yumuşak bir dilin kullanılması… Yani küresel riskleri belirtirken dengeli tabirinin karar metninde yer alması gibi… Bu tonun da ABD dolarına değer kazandırma ihtimalinin yüksek olduğunu not etmekte fayda var.
· İkinci maddeden daha yumuşak bir ton da küresel risklerin azalmış olduğuna yönelik ifade olacak. Bu yönde bir cümle ile de karşılaşılması Mart ayı FOMC kararlarına göre şahinleşme olarak algılanacak ve ABD dolarında değerlenme hareketlerinin ihtimali artacaktır.
· Son olarak sayabileceğimiz ve piyasanın en çok hoşuna gidecek cümle ise Mart ayında kullanılan küresel finansal ve ekonomik belirsizliklerin yüksek olduğuna yönelik ifade olacak. Bu durumda global piyasalarda risk alma iştahının bir süre daha devam etmesini bekliyoruz. Tabi ki GOÜ’lere ilişkin en olumlu senaryo bu olacak.
Bu toplantının ardından Başkan Yellen’in konuşması olmadığını da hatırlatalım.