Yılın ilk ayında 5,15 seviyesine gerileyen USD/TRY kuru, Şubat ayında 5,33’e yükseldi, Mart ayının ilk yarısında da 5,47’e yükseldi, ancak 22 Mart’ta 5,84’e sert yükseliş yaşamasının ardından kurdaki volatilite yükseldi.
Yurt içi yerleşiklerin Ekim ayından itibaren döviz talebini artırması ve Mart’ta bunu rekora ulaşması ile TL varlıklarda kayıp yaşandı. Merkez ise TL’deki düşüşü engellemek için önce haftalık repo ihalelerine ara verdi, ardından vadesi gelmemiş swap limitlerini kademeli olarak %10’dan %40’a çıkardı, Londra merkezli işlemlerde gecelik ve haftalık faizlerin rekor seviyelere çıkması ile o haftaki işlemler son derece zorlu geçti. Merkez, piyasalarda TL azlığı sağlayarak kurun yükselişini engelledi, ancak bu hamle hem sınırlı kaldı hem de rezervlere zarar verdi.
Nisan ayında ise yerel seçimler sonrası İstanbul belirsizliği kurun yükselmesine neden oldu, ardından YSK’nın İstanbul seçimlerinin yenilenmesine karar vermesi ile kur 6,25’e yaklaşarak Ekim ayı sonrası zirveye çıktı. Merkez, geçen hafta haftalık repo ihalelerine ara verdi ve zorunlu karşılıklarda değişime gitti, yapılan bu müdahalelere karşın kurdaki geri çekilme çok sınırlı kaldı, ancak haftanın son işlem gününde kur %3 üzerinde düşüşle 5,96’ya geriledi. Yaşanan düşüşte kamu bankalarının döviz satması ve S-400 haberleri etkili oldu. Merkezin hamlesinin sınırlı kalması ve diğer gelişmelerin etkili olması ise, aslında lirada değer kaybına neden olan fazla gerekçelerin olduğunu ve sorunun kaynağına dair gelişmelerin hissedilir bir etki yarattığını gösteriyor.
S-400 konusunda Cumhurbaşkanı ve Dışişleri Bakanı başta olmak üzere tüm yetkililer, anlaşmanın tamamlandığını ve bu konunun kapandığını açıkladı, ancak buna rağmen çıkan haberler yetkililerden gelen yalanlamaya karşın oldukça etki yaratıyor, nedeni ise S-400 konusunda Rusya ile sağlanan anlaşmaya karşın ABD ile nasıl bir yol izleneceğinin belirsizliği, çünkü ABD çok defa S-400’lerin alınması durumunda yaptırıma gideceklerinin sinyalini verdi. Temmuz’da teslimatı beklenen S-400’lerin alımı ile ABD- TR ilişkileri gündemin ilk sırasına çıkabilir ve ABD’den gelecek negatif bir açıklama lirada sert kayıplara neden olabilir.
Bir diğer belirsizlik ise rezervler…
TCMB Başkanı Çetinkaya, rezerv tartışmalarına karşın enflasyon raporu sunumunda net rezervlerin analizlerde çok kullanılmadığını, brütlerin kullanıldığını belirtti, ancak piyasalarda bu konuya dair böyle büyük bir endişe varken rezervler hakkında net bir açıklama yapmaktan kaçındı. Hal böyle olunca piyasalardaki ateş de sönmedi.
Son olarak ise geçtiğimiz hafta kamu bankalarının yaklaşık 6 milyar oranında döviz attığı haberlerine karşın ne merkezden ne de ismi geçen bankalardan açıklama gelmedi ve eğer bu haberler doğruysa bu döviz satma işlemleri rezervleri azaltmış olacak, bu da lira için son derece riskli bir gelişme!
Mart ayı itibariyle liradaki kaybı engellemek için yapılan müdahalelerin çok etki olmamakla beraber gerek kurdaki oynaklık gerekse örtülü faiz artışının maliyet yarattığı da bir gerçek. Piyasalardaki etkisini gördük ve görüyoruz, ancak bunun vatandaşa etkisi çok daha ağır olacaktır.
Bu ay içindeki gelişmelerin ekonomik göstergelerde negatif etki yaratması beklenirken işsizlik ve enflasyon tarafındaki yükselişin de artmasına neden olması bekleniyor. Maliyetteki artışın üretimi sınırlaması, az üretimin işçi azlığına neden olması ile işten çıkarımların artması, yine maliyet nedeniyle ya da bunun fırsata çevrilmesi ile fiyatlarda artış yaşanması ile alım gücünün düşmesi…. Piyasa oyuncusu kazanç-kayıp hesabı yaparken vatandaş ise çok lazım-lazım ayrımı yapmak zorunda kalıyor.
Fiyatlara bakarsak,
Cuma günü malum gerekçelerle %3 üzerinde düşüş yaşayan USD/TRY kuru bugün 6,08’e yükseldi. Volatilitenin arttığı kurda 6,09 üzeri 6,22’ye doğru alımları destekleyebilir, Kısa vadeli görünümde 6,09 - 6,18 - 6,22 ve 6,36 yükselişte önemli seviyeler, düşüşlerde ise 6,02 - 5,95 ve 5,87 önemli. Beklentimiz düşüşlerin sınırlı kalması ve 6,22’ye doğru alımların devam etmesi yönünde, ancak Cuma günkü gibi bir müdahale ya da merkezden gelecek yeni bir adım kurdaki yükselişi dizginleyebilir, bu olasılıkta ise geri çekilmelerin 5,95 - 5,87 bölgesini koruması durumunda yükseliş devam edebilir.