Yazar: Şenay Şerefoğlu
Enflasyona göre faiz artışı yapabilirim diyen TCMB, bugünkü PPK toplantısında 125 bp faiz artışına gitti. Piyasa beklentileri maksimum 100 bp idi ve banka beklenti üzerinde artış yaptı. Karar öncesi 4,58’i aşan USD/TRY kuru, faiz artışının ardından 4,4560’a geriledi.
Merkez açıklama metninde enflasyondaki yükselişte maliyet yönlü gelişmelerin etkili olduğu belirtilirken ‘enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar para politikasındaki sıkı duruş kararlılıkla sürdürülecektir. Enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları ve enflasyonu etkileyen diğer unsurlardaki gelişmeler yakından izlenerek ihtiyaç duyulması halinde ilave parasal sıkılaştırma yapılabilecektir.’ ifadesi ile enflasyona göre faiz artışının devam edebileceği vurgulandı.
Mayıs’ta %12,15 gelen enflasyonun Haziran’da daha yüksek gelmesi bekleniyor, ancak çekirdek enflasyondaki ivme de son derece önemli ve Mayıs’ta rekor kıran çekirdek enflasyonun Haziran’da farkı artırması bankanın sıkılaşma adımlarına da devam etmesine neden olabilir.
TCMB’nin Mayıs’ta kurda yaşanan rekor yükselişe geç müdahale etmesi ve siyasilerden gelen açıklamalarla piyasalarda endişeleri artırmasının ardından bugünkü hamlesi prestijini koruması açısından da son derece önemliydi.
Memnun kalan piyasalarda ilk tepki TL pozitif oldu ve TL, döviz kurları karşısında %2 üzerinde değer kazanırken BIST 100 de %2’ye yakın yükseliş yaşıyor.
Sadeleşme adımı ile 4,45’e gerileyen kur, bugünkü karar sonrasında da aynı seviyeye geriledi. Günün devamında 4,40 istekli gerileme devam edebilir. 4,9282 rekor sonrası 4,40’lar düşük görünse de çok kısa sürede rekor yükselişler yaşayan kurda 4,40’ların da yüksek olduğunu düşünüyoruz.
USD/TRY kurunda gün içi volatilite oldukça yüksek bu nedenle destek direnç seviyelerindeki aralıklarda fazla. 4,50 üzerinde 4,80 direncini kritik buluyoruz, 4,50 altında ise 4,40 ilk önemli destek ve kırılması 4,18 desteğini öne çıkarabilir.
Gerilemenin 4,40’larda sınırlı kalması seçim öncesinde tekrar 4,60 üzerine doğru yükselişe neden olabilir. Seçim belirsizliğinin de atlatılması ile fiyatlamalar da dengeye girebilir.