Bu hafta ABD enflasyon verilerinin açıklanmasıyla birlikte dolar endeksinin volatilitesinde artış görüldü. Majör para birimleri kısa süreliğine dolar karşısında değer kazanırken görünüm kısa sürede tersine döndü.
Hemen hemen beklentiler dahilinde gelen ABD TÜFE verisinin ardından EUR/USD, beklentinin alınıp gerçekleşenin satılma koşullarına uygun olarak hareket etti. Verinin açıklandığı saat diliminde 101 seviyesine kadar gerileyen dolar endeksi, ardından hızlı toparlandı ve 102 bandına geri döndü.
Açıklanan verilerin ardından çekirdek enflasyonun hâlâ dirençli kalarak yıllık %4,7 yükselişi, Fed’in %2’lik hedefinden uzak olması bankanın masada kalmaya devam edeceğinin en büyük işaret olarak görülüyor. Buna göre her ne kadar Fed, şu an izle gör politikasını benimsese de ve Eylül ayında faiz artışı beklentisi %10’a gerilese de bu yıl bir faiz artırımına daha gidilebileceği beklentisi geçerliliğini koruyor.
Diğer yandan beklentiler Fed’in ancak 2024’ün ilk çeyreği sonuna doğru faiz indirimine geçebileceği yönde gelişirken bu ABD’de faizlerin bir süre daha yüksek kalacağı gerçeğini pekiştiriyor. Hâl böyle olunca “carry trade” etkisi herseye rağmen güvenli görünen ve yüksek faiz ortamındaki ABD lehine işleme devam ederken doların güçlü kalmasını sağlıyor.
Kaldı ki ABD, %5’in üzerindeki gösterge faizi ve sunduğu güven ortamıyla majör para birimlerine sahip ülkelerden daha cazip bir konuma sahip. Bu durum doların yen karşısındaki yükselişini desteklerken Fed’i takiben faiz yükseltmeye devam eden euro bölgesi ve İngiltere’ye göre euro ve sterlin’in dirençli kalması şeklinde şekilleniyor. Ancak bu etki, aynı zamanda doların faiz oranları daha düşük seyreden Asya bölgesi para birimlerine karşı güçlü kalmasını destekliyor.
Bu bağlamda EUR/USD, GBP/USD ve USD/JPY’nin teknik açıdan nasıl göründüğüne bakalım.
EUR/USD
EUR/USD paritesi, dün enflasyon verisinin ardından yukarı yönlü bir sıçrama yaptı ve Temmuz ortasındaki 1,13 seviyelerinden başlayan geri çekilmeyi tersine çevirmeye çalıştı. Ancak yükselen kanalda hareket eden paritede orta çizgiden gelen satışlar, toparlanma eğiliminin zayıf kalmasına neden oldu. Paritenin zayıf kalmasında Fed Başkanlarının ABD Merkez Bankasının oyunda kalmaya devam edeceği mesajı veren demeçlerinin de etkili olduğu söylenebilir.
Ancak teknik açıdan bakıldığında euro, Haziran ayındaki yerel dip seviyesinden sonra daha yüksek dipler kaydederek ivmesini korumaya devam ediyor. Bu açıdan bakıldığında önümüzdeki günlerde 1,1 doların temizlenmesi Euro’nun değer artışı tetikleyebilir ve paritenin 1,13 dolar bandına doğru hareket edebileceğini görebiliriz.
Günlük görünümde aşırı satım bölgesinden uzaklaşma eğilimine giren Stokastik RSI’da bu kurulumu destekler yönde hareket ediyor. Zira Temmuz ayındaki 1,08 dolarlık yerel dipte Stoch RSI, benzer eğilimi göstermiş ve EUR/USD’nin 1,12 dolar doğru hareket ettiğini görmüştük.
Alternatif senaryoda EUR/USD, 1,10’un altında kaldığı sürece baskılanmaya devam edebilir bu da 1,09’daki ara desteğin kırılması durumuna bağlı olarak salınımın 1,08 seviyesinde tamamlanmasını sağlayabilir.
Özetle EUR/USD’nin 1,1 seviyesindeki tepkileri kısa vadeli yönünü belirlemede etkili olacak gibi duruyor.
GBP/USD
Sterlin, yaklaşık bir yıldır dolar karşısında değerlenmeye devam ederken yukarı yönlü trend, uzun vadeli perspektife göre ortalama 1,3 dolar seviyesindeki kritik direnç bölgesini henüz geçemedi.
Temmuz ayında 2021 - 2022 dönemindeki düşüş ivmesine göre Fib 0,618 değerine denk gelen 1,3 seviyesindeki direnci test eden GBP/USD, bu bölgeden gelen satışlarla kanal içi düzeltmesine devam ediyor. Bu hafta 1,26 dolar bölgesine kadar gerileyen sterlin, yükselen kanalın alt çizgisini test ediyor. GBP/USD’nin düşüş görünümden kurtularak destek bölgesinden sıçraması için yeniden 1,27 seviyesi üzerine sıçraması kritik öneme sahip. Aksi halde 1,26 bölgesindeki desteğin kaybedilmesi yükseliş kurulumunu bozarak kısa vadede 1,21 dolar seviyesine kadar bir geri çekilmeyi tetikleyebilir.
Diğer yandan 1,26 dolar desteği haftalık kapanışlarla korunabilirse sterlin talebinde artışa bağlı olarak 1,3 dolar direncinin kırılmasının ardından GBP/USD’nin bir sonraki direnç bölgesi 1,35 dolara doğru hareketi gündeme gelebilir.
USD/JPY
USD/JPY, 2022’nin son çeyreğindeki kısmi geri çekilmenin ardından yılın ilk yarısında yukarı yönlü trendine dik ivmeyle devam ediyor.
ABD Fed’in faiz politikasına karşılık BoJ’un parasal genişlemeye devam ederek faizleri düşük tutmaya devam etmesi USD/JPY paritesinin yükselişini desteklemeye devam ediyor. Buna karşılık Japon yetkililerin, piyasaya müdahale ederek kurun ateşini söndürmek için hamle yapıp yapmayacağı bekleniyor.
Bunun son örneğini geçtiğimiz Eylül ayında doların 145 yeni aştığı bölgede gelen müdahalede gördük. O dönem yen alımı yapan yetkililer, son çeyrekte USD/JPY paritesini baskılayarak yeni yıla kadar 127 seviyesine kadar gerilemesini sağlamıştı.
Gelinen noktada yıl boyunca yen karşısında değer kazanmaya devam eden dolar, yeniden 145 yen sınırına ulaşmış durumda. Bu nokta Japon otoritelerinin kura müdahalesi de beklentiler arasına girdi.
Teknik açıdan bakıldığında geçtiğimi ay kurun 145 seviyesinden dönmesi bu noktanın sert bir direnç olduğunu gösterdi. Önümüzdeki hafta için yeniden gündeme gelen 145 yen bölgesinin kırılması, USD/JPY paritesinin geçen yıl Ekim ayı zirvesi 150 yen bandına doğru hareketini tetikleyebilir. Bu hareket, yükselen kanaldaki salınımla uyumlu olabilir, ancak 145 yende bir tepki daha gelirse bu sefer paritenin kısa vadede 140 yene doğru kısmi bir düzeltme gerçekleştirebileceğini görebiliriz.
Sonuç olarak mevcut politikalar dahilinde USD/JPY’nin genel görünümü yukarı yönlü kalmaya devam ediyor. Olası müdahaleler ise yukarı yönlü volatiliteyi yavaşalatacak düzeyde kalabilir.