Dolar Kuru Dolar endeksinden ayrıldı, yönünü gelişmekte olan ülke para birimlerine çevirdi. Gelişmekte olan ülke endeksinin son 1 aylık performansı güçlenişine devam ederken, TL de bu süreçte sıkı para politikası ile birlikte destek bulmaya devam ediyor.
İçeride hükümetin mali destekleri de yavaşlayan ekonomik aktiviteyi hızlandırmaya yönelik korunmakta. Şubat ayından itibaren başlayan bu ralli, FED kanadından şahin bir tavır ortaya konulmuş olsa da devam ediyor.
Dolar gelişmiş ülke para birimlerine karşı üstünlük kurmaya devam ederken, TL’nin pozitif ayrıştığını, yıl başından bu yana olan kayıpların bir kısmını sınırlı da olsa telafi ettiğini görüyoruz. Dolar endeksi yukarı hareketini hızlandırsa da TL’yi bu kabusun içerisine henüz alamıyor.
ABD 10 yıllık tahvil faizleri
ABD 10 yıllık tahvil getirileri 2.65-2.35 hareketini korumaya devam ediyor. Bir miktar daha düzeltme imkanı söz konusu olabilir. 2.35 altında 2.20 sürecini takip etmekte fayda var. İçeride bu süreç TL’nin olumlu performansına devam etmesine neden olabilir. Ancak uzun vadede artan enflasyon beklentileri ve yükselecek ABD faizlerine paralel faizlerde yönün yukarı olduğunu belirtmekte fayda var.
Yılbaşından bu yana Dolar’a karşı olan kayıp yüzde 2.93’e kadar düştü. Sene başında 11 Ocak’ı hatırlarsak bu fark yüzde 12’ye yakındı. Fark hem TCMB’nin 12 Ocak sonrası yaptığı örtülü faiz artırımı hem yurtdışı ekonomik şartların yumuşaması (TRUMP ETKİSİ) hem de artan risk iştahına bağlı olarak gelişen ülkelere yönelen sermaye akımının etkisinden kaynaklı olduğu söylenebilir. Emtia ihraçcısı olan ve reel faiz konusunda daha cazip olan Rusya, Brezilya ve Güney Afrika bu süreçte en çok nemalananlar arasında yer alıyor.
RİSK PRİMİ:
Türkiye ve diğer gelişen ülkelerde düşen CDS’lerin de olumlu performansa katkı sağladığı söylenebilir.
FED de dengeleme çabasında
Bir yandan Trump destekleyici politikalarına rağmen absürt bir şekilde zayıf Dolar istiyor, bir yandan FED üyeleri ağız birliği yaparak bu durumu dengelemeye çalışıyor. Yeniden şahin duruşa geçen Yellen, Dudley, Fischer gibi ağır üyeler ortak çağrı yapmaya devam ediyor. Ancak piyasalar henüz ortadaki uyumsuzluğu görerek FED’in Mart ayında aksiyon alacağına inanmıyor. Beklenti yönetme konusunda usta olan üyelerin bundan sonra en azından Mart ayını canlı tutma amacı, Dolar’ın aşırı zayıflamasına da engel olacak etkenler arasında. Ayrıca Avrupa seçimleri gibi bir ortama geçiş aşamasında olan piyasalarda henüz FED’in faiz artırımına olan inancın yüksek olmasını beklemek çok da doğru olmayabilir. Haziran ve Aralık ayları ise hala en güçlü beklentilerin olduğu aylar arasında yer alıyor.
Riskler devam ediyor !
İçeride bir referandum süreci yaşayacağız. Sonucun piyasalara yansıması öncesi mutlak suretle TL’nin ince bir ip üzerinde yürüyeceği görülüyor. Çünkü sadece iç siyasi gündemden öte, dışarıda da oldukça hareketli haftalar yaşayacağımız görülüyor. Bununda adı FREXIT endişeleri olacak. Fransa’da cumhurbaşkanlığı seçimleri yarışında Marine Le Pen’in anketlerde öne çıkması bu ihtimalleri de artırmaya devam ediyor. ‘Bu neden bizi ilgilendiriyor’ demeyelim. Brexit sürecini hatırlayalım ve Dolar’ın gelişmekte olan ülke para birimlerine karşı güvenli liman olduğunu unutmayalım. Biz içeride referandum sürecine odaklanırken, yurtdışındaki gelişmeler ve siyasi istikrarsızlık süreci Dolar’da yeni bir rallinin önünü açabilir. Bu noktada en önemli görev TL’de geçici stabilizasyonu sağlayan TCMB’de. Fiyat istikrarının sorgulandığı şu süreçte, Mart ve Nisan aylarında kalıcı bir sıkılaşma gelmezse, yurt dışında risklere karşı savunma alanımız azalacak. Enflasyonda çift hanelerle mücadele sürecine yaklaştığımız günler yakın. Artan kırılganlıklar ve yükselebilecek risk primi MB’nin işini daha da zorlayacak. Yani Dolar/TL’de henüz en kötü geride kaldı demek ve bu iyimserliği gün yüzüne çıkarmak için erken olduğunu görüyoruz.
USDTRY
Dolarda mevcut 3.6100-3.600 bölgesi aşağı yönlü kırılmadığı takdirde 3.50-3.55 seviyelerinden bahsetmek için erken olacak gibi görünüyor. Yükseliş trendinin de korunduğunu görüyoruz. Her geri çekilme sonrası artan yerli talebi de görülürken, olası bir 3.55 hareketinde daha güçlü alım gelme ihtimalini de yüksek görüyorum. Ancak kısa vadede oluşan TL rallisinin bozulacak enflasyon verileri, seçim ortamının yaklaşmasıyla başlayacak Dolarda güvenli liman talebi ve düşen risk alma iştahı ve TCMB üzerinde yaratacağı faiz stresi ile birlikte yukarı potansiyelin devam edeceğini söyleyebilirim. Teknik olarak da kısa vadede 3.6350-3.6500 dirençlerinin önemli olduğunu, 50 günlük ortalama olan 3.70 direncinin ise yukarı yönlü hareketlerde dönüm noktası olacağını düşünüyorum.
Analizlerimizi sürekli takip etmek için buradan kayıt oluşturabilirsiniz
www.isikfx.com