Haftaya Genel Bakış
Faiz artırımı konusu fiyatlandı, o yüzden ekstra etkiyi görebilmek için yeni senaryolar oluşturmak gerekiyor. Fed’in daha fazla miktarda faiz artırma ihtimali son zamanda çok yazılır çizilir oldu, bu yüzden baz senaryo “4 faiz artırımının da mümkün olabileceği” şeklinde. Bu durum nette USD pozitif olur. Böyle bir durumda da USD’nin majörlere ve GOÜ’lere karşı değer kazanmaya devam etmesini bekleyebiliriz.
Fed’in faizi artıracağını farzedersek eğer, büyümeden ziyade kur ve enflasyon denklemi için TCMB için daha önemli bir hale gelecektir. Şu açıdan; son açıklanan Şubat ayı manşet enflasyonu yüzde 10,13 ile çift hanede gerçekleşti. Kurun gecikmeli etkileri sanılandan da erken bir şekilde ithal girdi fiyatları üzerinden enflasyonist etki yapıyor; bunun sinyalleri halen ÜFE tarafında görünüyor. Yıllık ÜFE de Şubat ayında yüzde 15,36 olarak gerçekleşti. Enflasyonda bu yukarı yönlü eğilim devam edecek, yılın önemli bölümünde çift hanede kalacağız ve Nisan’da enflasyon yüzde 11’i aşacak. Durum böyleyken lirada yaşanabilecek bir ilave değer kaybı, bu kur etkisine marjinal katkıda bulunacak ve enflasyon beklentilerini bozacak derecede olacaktır. Merkez Bankası’nın efektif fonlama oranını; geç likidite penceresine yaklaştırdığını biliyoruz. Kurun belki de aşırı volatilitesinin önüne geçti bu proaktivite, ancak sürdürülebilir bir etki yapmadığını da görmek gerekir. Merkez Bankası iki yöne doğru da esnek bir görüntüde, ancak nasıl daha da sıkılaşabileceğinin hesaplarını yapması daha mantıklı. Daha geniş bir faiz koridoruna ihtiyacımız olabilir.