Merkez Bankası 4. Enflasyon raporunu açıkladı ve tüm korkularının enflasyon ve enflasyon bileşenlerini etkileyecek unsurlar üzerine olduğunu net bir şekilde ifade etti. Görüntü şunu gösteriyor ki, sadeleştirme adımları bitmedi ancak faiz indirimi yapacak ortam da ortada yok. Bu nedenle bu yıl için artık büyük bir virgül konulduğunu söyleyebiliriz. Önümüzdeki yılda ise kur hareketi, MB için esas belirleyici unsurlar arasında yer alacak. Bu doğrultuda MB, rezervleri koruma yolunda adım atamayacağı için fırsat bulduğunda faiz indiriminden ziyade sadece munzam ya da ROK oranlarına müdahale edebilecek yeri olacak.
Merkez Bankası’nın bugüne kadar ki, sadeleştirme adımlarında elini kuvvetlendiren gelişmeler teker teker elinden kaymaya başladı. Verilerdeki bozulmalar cabası bir etki yaratırken, içeride FETÖ operasyonları, OHAL durumu gibi etkenler tüketici ve yatırımcıları karamsar bir havada bırakmaya devam ediyor. Aynı zamanda sınırlarda gerçekleşen operasyonların daha da derinleşeceğine dair açıklamalar önemli bir stres unsuru olarak yer alıyor. Bu durumun etkisi de şüphesiz bize kurda yükseliş, risk priminde artış olarak yansıyor. Bu etkilerin hepsi de doğrudan ithal malların fiyatını yukarı çekiyor. Mevsimsel etkilerin gıda fiyatlarındaki oynaklığı yüksek tutup, MB’nin adımlarında birincil öneme sahip değişken konumunda ancak enflasyonu şişirecek asıl gelişmenin ileride ulaştırma kaleminden gelmesi de söz konusu olabilir.
Enflasyon raporunda elimizi kuvvetlendirecek gelişmelerin negatif çıktı açığı ve gıda fiyatlarının seyri olması bekleniyor. Petrol fiyatlarının ithal fiyatlar üzerindeki etkisi oldukça yüksek, bu durumun özellikle ulaştırma da fiyat sepetini yukarı çekebileceği endişesi hakim görünüyor. Diğer yandan iç talebin içerideki gelişmeler ile sakin kalacağı beklentisi negatif çıktı açığının artmasına neden oluyor.
Dolar talebinin, risk iştahının azaldığı süreçte iyiden iyiye arttığı bir dönemeç içerisine girdik. Bu nedenle kurun bu seviyelerde kalması hem iç dinamiklerin zemin hazırladığı bir unsur olarak gündemde yer alırken hem de dış koşullar şuan için aleyhimize işlemesine neden oluyor.
Yurtiçi dinamikleri düzeltebilecek yeni bir senaryonun bu yıl içerisinde devreye girmesi, üzerimizdeki kara bulutları bir nebze olsun dağatacaktır diye düşünüyoruz. En ufak bir kıpırdanma belirtisinde FITCH’in negatif izlemesini hatırlayan piyasa oyuncularının acil bir şekilde fikir değişikliğine uğratılması gerekiyor. Bunu sağlayacak gelişmenin TCMB nezdinden öte, hükümetin destekleyici politikaları sayesinde olacağı aşikar.
Bugün ise gündemde ABD’den açıklanacak büyüme rakamları olacak. Beklenti bu dönem oldukça iyi. Son dönemde iyi gelen bir çok veri, 3.çeyrek büyümesindeki olumlu rakamları destekliyor. Ancak gelecek veri beklentiye nazaran ne yönde kalacak günün merak edilen gelişmesi bu olacaktır. Yüzde 2.5 büyüme rakamları, küresel ekonomik şartlarda oldukça iyi bir beklenti olarak söylenebilir.
Geride kalan günde piyasaların gözü ABD’den açıklanacak olan verilerdeydi. Dayanıklı mal siparişlerinde geçtiğimiz aya göre yüzde 0.1’lik bir gerileme görüldü. İşsizlik haklarından yararlanma başvuruları ise üç haftada ilk kez düşüş gösterdi. Yeni günde ise dikkatler yeniden ABD cephesinden açıklanacak büyüme rakamlarında olacak. ABD ekonomisinin yıllık büyüme hedefine erişebilmesi için 3.çeyrek performansının iyi olması şart. Paritede ise aşılamayan 1.0950 seviyesinin altındaki baskı devam ediyor. Fiyatlamanın 1.0900’un altına yerleşmesi halinde ise düşüşün hacmini artırabileceğini düşünüyoruz. Hareketin devamında toparlanmanın gelebileceği ilk destek ise 1.0850 olarak gözükmekte. Eğer toparlanma yeniden gündeme gelir ve 1.0900’un üzerinde kalırsak. Gözler yeniden 1.0950 seviyesinde olacak.
Geride kalan günde piyasaların gözü açıklanan enflasyon raporundaydı. Son günlerde gündemden düşmeyen gıda enflasyonunda 2016 tahmini yüzde 8’den yüzde 6’ya, 2017 yılı tahmini ise yüzde 8’den yüzde 7’ye çekildi. Yurtiçindeki gergin hava ve doların küresel piyasalarda değer kazanmaya devam etmesi ise kurda yeni zirveyi de beraberinde getirdi. Akşam saatlerinde geçtiğimiz günlerde dönüşün geldiği 3.1140 seviyesine dokunan hareketlilikte dolar endeksine bağımlı olarak yükseliş sürebilir. 3.1200 seviyesi yükseliş hareketinin bir sonraki durağı olabilir. Eğer Fed’in Aralık ayı faiz artırımı beklentileri yüzde 70’in üzerinde seyretmeye devam ederse kurdaki kuvvetli görünüm devam edebilir. Hareketin devamında ise 3.1330 direnç olarak takip edilecek. Geri çekilmelerde ise 3.1000 ve 3.0900 seviyeleri destek olarak takip edilebilir.
Geride bıraktığımız günde İngiltere’den büyüme verilerini takip ettik. Üçüncü çeyrek ilk büyüme tahminleri yüzde 0.5 ile beklenti olan yüzde 0.3’ün üzerinde açıklandı. İnşaat ve imalat sektörlerinde büyümenin negatif bölgede gerçekleştiğini görüyoruz. Bu sektörlerdeki küçülmeye karşılık servis sektörü tek başına verideki iyimser havadan sorumlu. Dün ABD tarafında çekirdek dayanıklı mal siparişleri beklentilere paralel gerçekleşirken bugün büyüme verisini takip ediyoruz. ABD 3. çeyrek büyüme tahminleri oldukça yüksek. Beklentilerin üstünde gelebilecek bir rakam kurda sert düşüşlere neden olabilir. Teknik olarak baktığımızda hareket 1.22 üstündeki kazanımlarını kaybettiğini görüyoruz. Aşağı yönlü baskının devamında 1.2150 – 1.2080 destekleri önemli. Yukarıda ise 1.22 seviyesinin aşılması halinde 1.2250 – 1.2300 dirençleri görülebilir.
Gün boyunca hareketli bir seyir izleyen değerli metal, günün sonunda yatay bir kapanış gerçekleştirdi. Geçtiğimiz günde ABD tarafından açıklanan dayanıklı mal siparişleri verisinin beklentilerin altında kalması değerli metale destek olurken, akşam saatlerinde gelen askıdaki konut satışları verisinin beklentileri aşması dolar endeksinde yükselişe sebep oldu. Bu yükseliş ile birlikte altın fiyatları da günü başladığı seviyelere yakın bir seviyeden noktalamış oldu. Bugün ise ABD tarafından açıklanacak olan üçüncü çeyrek büyüme rakamları altın fiyatlarında hareketliliğin artmasına neden olabilir. Özellikle verinin beklentilerin üzerinde gelmesi durumunda sarı metalde sert satışlar görebiliriz. Teknik olarak ise geri çekilmenin devamında ilk destek 1260 dolar seviyesinde bulunuyor. Bu seviyenin aşılması durumunda kritik 1250 dolar desteğinin test edildiğini görebiliriz. Toparlanmalarda ise 200 günlük hareketli ortalama seviyesi 1271’in üzerinde kalıcılık sağlanırsa 1281 yeni hedef olabilir.
BRENT PETROL
Petrol fiyatlarında hafif alıcılı geçen bir günü geride bıraktık. Resmi bir açıklama olmasa da OPEC’e yakın kaynaklar, Suudi Arabistan ve Körfez ülkelerinin petrol üretimini yüzde 4 azaltabileceğini, Rusya’nın ise petrol üretimini azaltmayacağını fakat mevcut seviyelerde tutabileceğini açıkladı. Ayrıca 28-29 Ekim’de Viyana’da düzenlenecek OPEC-Rusya Enerji Diyaloğu’nda son gelişmeler detaylı bir şekilde ele alınacak. Görüşülecek en önemli konulardan biri ise Irak’ın üretim anlaşmasından muaf tutulma isteği olacak. Yine OPEC’e yakın kaynaklar, Irak'ın bu talebine Suudi Arabistan ve diğer Arap ülkelerinin sıcak bakmayacağını, üretim kesintisi muafiyetinin sadece Libya, Nijerya ve İran gibi savaş ve yaptırım nedeniyle üretimini sınırlamak zorunda kalan ülkelere tanınabileceği şeklinde genel bir kanı olduğunu belirtti. Konu hakkındaki belirsizlik, hafta sonu yapılacak görüşmelerde netleşebilir. Teknik olarak ise Brent petroldeki yükseliş 52 doların aşılması ile 52.50-52.80-53.00 seviyelerine kadar devam edebilir. Geri çekilmelerde ise 51.50 desteği kırılırsa 51.00 ve 50.70 seviyeleri gündeme gelebilir.
