FED, BOJ ve BOE Kararları; Küresel Haber Akışlarıyla Birlikte Kritik Olacak!
Yurtiçi tarafta geçtiğimiz hafta gerçekleştirilen Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) Para Politika Kurulu (PPK) toplantısında; piyasanın 100 baz puanlık artış beklediği Bir Hafta Vadeli Repo Faiz Oranı(Politika Faizi) yüzde 17.75’te sabit tutuldu. Karar sonrası gelen açıklamalarda ise: Son dönemde açıklanan verilerin ekonomide dengelenme eğilimine işaret ettiği belirtilirken yakın dönemde enflasyon yaşanan hareketliliğin maliyet yönlü gelişmeler ve gıda fiyatlarındaki oynaklık üzerinden gerçekleştiği belirtildi. Kurum tarafından ayrıca: enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları, para politikası kararlarının gecikmeli etkileri, maliye politikasının dengelenme sürecine vereceği katkı ve enflasyonu etkileyen diğer unsurlardaki gelişmeler yakından izlenerek gerektiği takdirde ilave parasal sıkılaştırma yapılabileceği vurgulandı. Öte yandan geçtiğimiz hafta Rahip Andrew Brunson’a ilişkin haberler TL varlıklarında dalgalanma yarattı. Hatırlayacağımız gibi daha önce ABD ile Türkiye arasında diplomatik krize neden olan Rahip Andrew Brunson’un tutukluluk halinin ev hapsine alındığı duyuruldu. Bu durum ilk anda piyasa tarafında; ABD ile Türkiye arasındaki son zamanlarda kızışan ikili ilişkilerin düzeleceğine yönelik algı bularak TL lehine pozitif fiyatlamaları beraberinde getirirdi. Ancak sonrasında; gerek ABD Başkanı Donald Trump’tan, gerekse yardımcısı Mike Pence’den gelen açıklamalar Brunson bırakılmazsa faturasının ağır olacağı yönünde oldu. Şimdi ise gözler özellikle devlet başkanlarından gelecek açıklamaların yanı sıra, söylenen sözlerin somutlaşması ihtimaline çevrilmiş durumda. Şayet konunun büyümesi ile ABD tarafından Türkiye’ye uygulanacak herhangi bir yaptırım TL kurlarındaki volatil hareketleri artırabilir. Yurtdışı tarafta ise ana gündem maddesi olarak; ABD Başkanı Donald Trump ile Avrupa Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker’ın, ticari sürtüşmelere ilişkin gerçekleştirdikleri toplantı takip edilirken iki başkan ticari gerilimleri yumuşatma konusunda fikir birliğini vardı. Başkan Trump; otomobil harici endüstriyel ürünlere yönelik tarifeleri, tarife dışı kısıtlamaları ve sübvansiyonları kaldırmaya çalışmak konusunda anlaştıklarını belirtirken çelik ve alüminyuma uygulanan ek gümrük tarifeler hakkında da yakın zamanda çözüleceğine yönelik mesaj verdi. Trump ayrıca, kimyasal ve tarımsal ürünlere yönelik ticaret bariyerlerini azaltmak konusunda da anlaşma sağladıklarını söyledi. Avrupa Merkez Bankası Para Politikası toplantısının da takip edildiği haftada banka faiz oranlarında herhangi bir değişikliğe gitmedi. Yapılan açıklamalarda ise daha öncede belirtildiği gibi tahvil alımlarının Aralık ayında sona erdirileceğini, faizlerin ise en azından 2019 yılının yazına kadar değiştirilmeyeceği deklare edildi. Açıklanan kararlar sonrası basının karşısına geçen ECB Başkanı Mario Draghi ise enflasyon konusunda belirsizliklerin azaldığını ancak zafer ilan etmenin doğru olmayacağını vurguladı. Draghi ayrıca; manşet enflasyonun yılsonuna kadar cari seviyelerde kalacağını savunurken, enflasyonda hedef seviyeye gelmeden faiz artışlarının olmayacağını belirtmesi dikkat çekti. Geçtiğimiz hafta İngiltere tarafında ise Brexit konusu gündemdeki yerini korumaya devam ederken, ABD ile İran arasındaki gerginlik karşılıklı tehditkâr açıklamalarla birlikte en üst düzeye ulaştı. Bu hafta yurtiçi tarafta yine rahip Brunson olayının yansımaları ve hükümetin Orta Vadeli Programına ilişkin gelebilecek haber akışları önemli olacak. Ayrıca, Cuma günü açıklanacak olan enflasyon rakamları da TL varlıklarında volatil hareketlere neden olabilir. Yurtdışında ise; ticaret savaşları, Brexit ve İran Nükleer Anlaşması gibi birçok önemli haber akışları yine gündemimizde olacak. FED, BOJ ve BOE gibi önemli bankaların para politikası toplantılarının da izleneceği haftada ekonomik takvimde ise ABD’den Tarım Dışı İstihdam Ortalama Saatlik Kazançları, İşsizlik Oranı, Euro Bölgesi’nden Büyüme ve TÜFE, Almanya’da TÜFE ve İşsizlik Oranı gibi önemli veri akışları takip edilecek. Japonya Merkez Bankası’nın olası politika değişikliği Dolar Endeksi üzerinden tüm varlıklar üzerinde etkili olabilecekken, ABD Başkanı Donald Trump’ın FED’e yönelik eleştirileri sonrası daha da önemli hale gelen FOMC toplantısı da oynaklığa neden olabilir.
EURUSD
Geçtiğimiz hafta merakla beklenen Avrupa Merkez Bankası toplantısında faizler beklenildiği gibi sabit bırakıldı. Bankadan yapılan açıklamada ise daha öncede belirttiği gibi tahvil alımlarının Aralık ayında biteceği ve faiz oranlarının da en az 2019’un yaz aylarına kadar değişmeyeceği yönünde karar verildiği belirtildi. Kararlar sonrası basının karşısına geçen ECB Başkanı Mario Draghi de kısmen güvercin tavırlarıyla dikkat çekti. Özellikle enflasyon konusuna vurgu yapan Draghi; faizlerin, 2018 yılı sonuna kadar kesinlikle sabit kalacağını sonrasında ise enflasyonun hedef seviyeye gelmeden değiştirilmeyeceğine yönelik açıklamalarda bulundu. Öte yandan Almanya Merkez Bankası aylık raporu takip edilirken raporda yılın 2. çeyreğinde ekonominin büyümesine ilişkin konunun iyimserliğine vurgu yapılması dikkat çekiciydi. Zira son zamanlarda ülkeden gelen anketler, ekonominin yavaş büyüdüğüne işaret ediyordu. ABD tarafında ise başta Başkan Trump eksenli gelişmeler olmak üzere ticaret savaşları gibi küresel öneme sahip konular takip edildi. Trump – Juncker zirvesinden ticari gerilimlerin yumuşatılacağına yönelik sinyaller önemli olurken, iki bölgenin iş birliği içerisine girerek Çin’i yalnızlaştırma yoluna gidebileceği yönünde izlenimler ortaya çıktı. Bu hafta ise; Donald Trump’ın yaklaşık 10 gün önce FED’e yönelik eleştirileri ile daha da önemli hal alan FOMC toplantısının yanı sıra ticaret savaşları gibi önemli haber akışları takibimizde olacak. Ekonomik takvimde ise ABD’den Askıdaki Konut Satışları, PCE rakamları, Conference Board Endeksi, S&P/CS Konut Fiyat Endeksi, Fabrika Siparişleri, Tarım Dışı İstihdam, Ortalama Saatlik Kazançları ve İşsizlik Oranı; Almanya’da TÜFE, Perakende Satışları ve İşsizlik Oranı, Euro Bölgesi’nde ise Perakende Satışları, TÜFE-ÜFE, İşsizlik Oranı ve GSYİH rakamları açıklanacak. Ayrıca iki bölgeden gelecek PMI rakamları, tahvil piyasası hareketleri ve teknik fiyatlamalarda takibimizde olacak. Bu kapsamda teknik olarak baktığımızda USD lehine işlemlerin devamında 1.1630-1.1610 bandının altına inilmesi halinde 1.1510 seviyesi kritik olacak. Yukarı tarafta ise 1.1710- 1.1730 direnç bölgesini takibimiz sürüyor. Buranın üzerinde kalıcılık sağlaması ile birlikte Euro lehine atakların somutluk kazanması için önemli olan 1.1840 direncini de takibe alabiliriz.
USDTRY
Geçtiğimiz haftanın yurt içinde en çok merak edilen konusu Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) gerçekleştirdiği Para Politika Kurulu (PPK) toplantısıydı. Beklentilerin aksine TCMB; Haftalık Repo Faiz Oranında herhangi bir değişikliğe gitmeyerek kurda yukarı yönlü hareketlerin önünü açtı. Karar sonrası kurda yaşanan volatil hareketler ABD ile Türkiye arasında diplomatik kriz yaratan Rahip Andrew Brunson’un tutukluluk halinin ev hapsine alındığının duyurulması ile tavan yaptı. ABD Başkanı Donald Trump ve ABD Başkan yardımcısı Mike Pence tarafından gelen olumsuz açıklamalar işleri terse çevirerek zaman zaman Dolar lehine hareketleri destekledi. Başkan Trump; Andrew Brunson’un uzun zamandır gözaltında tutulmasından dolayı, Türkiye’ye geniş çaplı yaptırımlar uygulayacaklarını belirtirken, ABD Senatosu Dış ilişkiler Komisyonu Türkiye’nin uluslararası kuruluşlardan kredi almasını kısıtlayan yasa tasarısını kabul etti. Bu hafta da olası ABD yaptırımları ile ilgili haber akışları takip edileceği gibi yurt içinde yıllık bazda Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), ABD tarafında ise FED/FOMC toplantısının yanı sıra; Fabrika Siparişleri, Tarım Dışı İstihdam, Ortalama Saatlik Kazançları ve İşsizlik Oranı gibi kritik veriler İzlenecek. Ayrıca yurt içinde; CDS ve tahvil piyasası hareketleri, yurt dışı tarafta ise; Dolar endeksi, ticaret savaşları, tahvil getirileri ve teknik fiyatlamalarda takibimizde olacaktır. Kur tarafına teknik olarak baktığımızda ise; 4.8860 üzerinde kalıcılık sağlaması yukarı yönlü hareketler ile yeni rekorlar görülmesi için destek sağlayabilir. Satıcılı seyirde ise 4.8350, 4.8115, 4.7920 ve 4.7680 gibi destek seviyeleri takip edilebileceği gibi, 4.7365 altında kalıcı fiyatlamalar ise TL lehine işlemleri ivmelendirebilir.
GBPUSD
İngiltere tarafında Brexit konusu geçtiğimiz haftada gündemin en üst sıralarında yer almaya devam etti. Dışişleri Bakanı Jeremy Hunt, Avrupa Birliği yetkililerinin yaptığı olumsuz açıklamalarına vurgu yaparak: ‘’AB müzakerecilerinin yaklaşımı değişmezse Brexit için anlaşma olmama risk ile karşı karşıya kalabiliriz’’ dedi. Ayrıca Brexit anlaşması olmaması durumda AB’ye olan tutumlarının değişeceğini belirtti. Almanya Dış İşleri Bakanı Sigmar Gabriel de düzensiz bir Brexit anlaşması istemediklerini ve bir anlaşma istediklerini belirtti. İngiltere Başbakanı Theresa May ise Brexit konusunda, dümeni artık kendisinin alacağını söyledi. Özellikle Başbakan May’in gerçekleştirdiği bu hareket piyasa tarafında kısmen iyimser bir hava yarattı. Ancak Brexit’e ilişkin belirsizliklerin hala daha devam ettiğini hatırlatalım. ABD tarafında ise başta ticaret savaşları olmak üzere Başkan Donald Trump eksenli gelişmeler yakından takip edilirken ülkeden gelen verilerde genel olarak karmaşık bir seyir hâkimdi. Bu hafta İngiltere Merkez Bankası’nın gerçekleştireceği toplantıda; faiz artışı ve parasal genişleme miktarında değişiklik yapılıp yapılmayacağının yanı sıra ilerideki toplantılara dair verilecek sinyaller önemli olacak. ABD tarafında ise normalde önemsiz olan Ağustos FOMC toplantısı, Donald Trump’ın FED’e yönelik olarak geçtiğimiz günlerde yapmış olduğu eleştiriler nedeniyle bir anda kritik hal alacak. Bunların yanı sıra her iki ülkeden oldukça önemli ekonomik verilerin açıklanacağı haftada Brexit ve ticaret savaşları konuları da gündemimizde olmaya devam edecek. Pariteye teknik olarak baktığımızda; şuan için 1.3100 seviyesi civarında fiyatlama görmekteyiz. Buranın üzerinde kalıcılıkta 1.3150, 1.3190 ve 1.3250 direnç seviyeleri takip edilebilir. 1.3100 altındaki geri çekilmelerde ise izlenebilecek destek seviyeleri 1.3060, 1.3020, 1.2990 ve 1.2940’da bulunmakta.
BRENT PETROL
Bir süredir ticari savaşlar sebebi ile küresel Petrol talebinin azalacağı beklentileri ile satış baskısı yaşayan emtia, ABD Başkanı Donald Trump ve Avrupa Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker’ın ticari tarifelerle ilgili ikili zirvesi sonrası olumlu haber akışları ile bu baskıdan kurtuldu. Öte yandan geçtiğimiz haftayı artıda kapatan emtia için, olası İran ambargosu konusu ve Petrol sevkiyatlarında yaşanan sorunlar da bu hareketleri destekleyen diğer unsurlar olarak karşımıza çıktı. İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, ABD’nin İran Petrolü satışını önleme çabasına yönelik yaptığı açıklamada: İran, petrol satamazsa kimse satamaz, Hürmüz Boğazı’nı kapatacağımız gibi, başka yöntemlerle de Petrol piyasasını etkileyebiliriz tehdidinde bulundu. Bu açıklamayı takip eden günlerde ise Suudi Arabistan’a ait iki Petrol tankerinin Yemen’deki Husi güçlerinin saldırısına uğraması ile önemli sevkiyat noktalarından olan Kızıldeniz’e bağlı Bab’ü Mendeb Boğazı’nın Petrol sevkiyatlarına kapatılması konusu emtia alanında endişeleri arttırdı. ABD Başkanı Trump ve ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’dan birbirine paralel; İran ile ilgili yeni bir anlaşmayı düşünebilecekleri yönünde gelen açıklamalar ise dikkat çekiciydi. Veri tarafına baktığımızda ise API Haftalık Ham Petrol Stokları 3 Milyon 160 Bin varil azalış gerçekleştirirken, EIA Haftalık Ham Petrol Stokları da 6 Milyon 174 Bin varil eksi verdi. Ciddi miktarlarda kayba uğrayan stoklarda emtia fiyatlamalarını güçlendiren başka bir etmendi. Ayrıca ABD üretim dataları bir önceki hafta ile paralel gelirken 11 Milyon gün/varili işaret etti. Bu hafta da yine İran nükleer anlaşması konusu başta olmak üzere önemli petrol üretici ülkelerden gelebilecek haber akışlarını takipte olacağımız gibi EIA ve API Haftalık Ham Petrol Stokları ile üretim dataları fiyatlamalara etki edebilir. Teknik olarak baktığımızda ise; 3 haftalık düşüşün ardından geçtiğimiz haftayı artıda kapatan emtiada, 75 Dolar üzerinde kalıcı fiyatlamalarda 75.50, 76.00 ve 76.50 direnç seviyeleri takip edilebilir. 75.00 altındaki fiyatlamalarda ise izlenebilecek destek seviyeleri 74.75, 74.30, 73.85 ve 73.50’de bulunmakta.
ONS ALTIN
ABD ve Çin arasında baş gösteren Ticaret savaşları endişeleriyle tüketimin yoğun olduğu Çin tarafında talep azalması yaşanabileceğine dair beklentiler ile Ons altın üst üste 3. Haftayı da satıcılı kapattı. FED’in güçlü büyüme ve enflasyon baskısı nedeni ile faiz oranlarını arttırmaya devam edeceği beklentisi de Dolar endeksini güçlü tutarken, ABD 10 Yıllık Tahvil Faizleri’nin son 1 aydaki en büyük sıçrayışını yapması da emtiayı baskılayan nedenlerdi. Öte yandan ABD Başkanı Donald Trump ve AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker’ın artan ticari gerilimleri sonlandırmak üzerine yaptığı toplantı olumlu sonuçlandı. Otomobil harici endüstriyel ürünlere yönelik tarife dışı kısıtlamalar ve sübvansiyonlar sıfırlanırken, kimyasal ve tarımsal ürünlere yönelik ticaret bariyerlerini azaltılacağı bilgisi paylaşıldı. Son zamanlarda, altın ile aralarında önemli oranda korelasyon görülen Çin Yuanı, Dolar’a karşı değer kaybına devam ederken, açıklamalarda bulunan ABD Başkanı Donald Trump: Çin’in, kuru kasıtlı olarak manipüle ettiğini iddia etti. Bu hafta ABD tarafında FED/FOMC toplantısının yanı sıra PCE rakamları, Conference Board Tüketici Güven Endeksi, Fabrika Siparişleri, Tarım Dışı İstihdam, Ortalama Saatlik Kazançları ve İşsizlik Oranı verileri İzlenecek. Ayrıca ticari savaşlar cephesinden gelecek haber akışları, Dolar endeksi kaynaklı fiyatlamalar, tahvil getirileri ve Yuan bazlı hareketler de takip edilecek. Teknik olarak baktığımızda ise; aşağı yönlü hareketlerin devamında; 1216, 1207, 1202 ve 1197 destek seviyeleri takibe alınabilir. Olası tepki alımlarında ise izlenebilecek direnç seviyeleri 1226, 1232, 1236 ve 1243’de bulunmakta.
