Yurtiçinde Cari Açık, Yurtdışında ABD Enflasyonu Önemli!
Geçtiğimiz hafta ekonomik veri ve haber akışları oldukça yoğun ve önemliydi. Yurt içi tarafta açıklanan enflasyon rakamlarından; aylık TÜFE’de beklenti üzerinde artışa rağmen, senelik manşet veri; baz etkisinden ötürü kısmen geri çekildi. ÜFE’deki aylık sert yükseliş ise baz etkisini bertaraf etti. Dataların açıklanması sonrası uluslararası kurumlardan uyarılar göze çarparken, hafta ortasındaki TCMB/Para Politikası Kurulu(PPK) kararlarında ise herhangi bir faiz değişikliği yapılmadı. Perşembe gecesi uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, sürpriz bir şekilde Türkiye’nin notunu “Ba1”den “Ba2”ye düşürdü ve not görünümünü “Durağan” olarak açıkladı. Euro Bölgesi’nde İtalya seçim sonuçları hafta başında tedirginliğe neden olurken, ilerleyen günlerde dikkatler Avrupa Merkez Bankası(ECB) toplantısı ve ABD Başkanı Trump’ın ticaret kısıtlamalarına çevrildi. ECB kararlarında; beklenildiği gibi tüm faiz oranları sabit bırakıldı. Açıklanan bildiride; Faiz oranlarının bir süre daha mevcut seviyelerde kalacağı belirtilirken, 2018 Eylül’e kadar ayda 30 Milyar Euro olan tahvil alımlarının gerekirse bu tarihten sonra da devam edeceği bildirildi. Ancak önceki açıklamalarda geçen “görünüm kötüleşirse niceliksel gevşeme artırılabilecek” ifadesinin bu seferki metinden çıkartılması dikkat çekti. Kararlar sonrası basın toplantısı düzenleyen Mario Draghi ise: Banka’nın 2018 GSYİH tahminin yukarı yönlü revize edildiğini, 2019 ve 2020 tahminlerinin ise sabit bırakıldığını söyledi. Enflasyon’un yılın kalanında muhtemelen yüzde 1.5 civarında olmasının beklendiğini de belirten Başkan Draghi, 2019’da kısmen düşüş öngörüsüne rağmen 2020 yılına yönelik tahminlerin korunduğunu deklare etti. Metinden çıkartılan ifadenin beklentiler ve ya reaksiyon fonksiyonunda değişiklik işareti olmadığını da söyleyen Draghi, enflasyon konusunda henüz zafer ilan edemediklerini vurguladı. Açıklamalar sonrası Euro varlıklarında volatil hareketler göze çarptı. ABD’de geçtiğimiz hafta ek gümrük vergileri konusu gündemin en üst sıralarındaydı. Zira hafta ortasında Başkan Trump’ın Ekonomi Başdanışmanı Gary Cohn’un istifa etmesi bile bu sebeptendi. Trump, hafta sonuna doğru sektör(alüminyum ve çelik) temsilcileri ile bir araya geldi ve Kanada ve Meksika dışındaki ülkeler için Çelik ürünlerine yüzde 25, Alüminyum ürünlerine ise yüzde 10 oranında ek gümrük vergisi getirilmesini içeren kararnameyi imzaladı. Pound varlıkları için geçtiğimiz hafta, ekonomik verilerin yanı sıra Avrupa Komisyonu’nun Brexit Yol Haritası Taslağı takip edildi. Geçtiğimiz hafta TCMB ve ECB’nin haricinde 3 Merkez Bankasının daha faiz kararları takip edildi. Avustralya(RBA), Kanada(BOC) ve Japonya(BOJ) Merkez Bankaları faiz oranlarını sabit bıraktı. BOJ başkanı Kuroda faiz kararı sonrası yaptığı açıklamalarda: “Deflasyon baskısını yenmek için zamana ihtiyaçları olduğunu ve yüzde 2’lik enflasyon hedefine ulaşmak için mevcut agresif teşvik politikasına sabırla devam edeceklerini” söyledi. Ülkenin önemli ekonomik verilerden 4.Çeyrek Büyüme Oranı beklentilerin üzerinde gelirken, Euro Bölgesi’ndeki aynı data öngörülere paraleldi. ABD’de merakla beklenen istihdam datalarından; Tarım Dışı İstihdam Değişimi 2015 Ocak verisinden bu yana en yüksek seviyesinde gelirken, Ortalama Saatlik Kazançlar beklenti altında kaldı. İşsizlik Oranı’nın ise son 4 aydaki seviyesini muhafaza ettiği görüldü.
Bu hafta küresel gelişmeler olarak ABD’nin devreye koyduğu ek gümrük vergilerinin yansımaları, Suriye ve Kuzey Kore’deki jeopolitik risk unsurları takip edilecek. Ayrıca, yurt içi tarafta; Sanayi Üretimi, Cari İşlemler Dengesi, Çeyreklik İşsizlik Ortalaması ve Merkezi Yönetim Bütçe Dengesi izlenecekken, ABD’de; Federal Bütçe Dengesi, 10 Yıllık Tahvil İhalesi, Enflasyon(TÜFE-ÜFE), Perakende Satışlar, Yeni İş Olanakları gibi veriler ön planda olacak. Euro Bölgesi’nde; TÜFE, ZEW Ekonomik Göstergeleri, Almanya TÜFE, Euro Bölgesi Sanayi Üretimi, Eurogroup Toplantısı, İtalya koalisyon meselesi izlenecekken, İngiltere’de Ekonomik İlkbahar Tahminleri ve Brexit konusu gündemde olacak.
Geçtiğimiz hafta veri ve haber akışı bakımından yoğun geçirilirken Avrupa Merkez Bankası kararları takip edildi. Açıklanan kararlarda; beklenildiği gibi faizlerde herhangi bir değişikliğe gidilmezken, 30 Milyar Euro olan tahvil alımlarının gerekli olduğunda devam ettirebilecekleri belirtildi. Ayrıca, Banka’nın bildirisinden; ‘’Görünüm kötüleşirse niceliksel gevşeme artırılabilir” ifadesinin çıkarılması Euro varlıklarının değerlenmesine neden olurken, bildiri sonrası basın toplantısı düzenleyen ECB Başkanı Mario Draghi’nin çıkartılan ifadenin beklentiler ve reaksiyon fonksiyonunda değişikliğe işaret etmediğini ve enflasyon konusunda da henüz zafer ilan edemediklerini söylemesiyle birlikte Euro varlıklarının kısa sürede almış olduğu kazançları geri verdiği görüldü. Geçtiğimiz hafta Avrupa’dan gelen verilere baktığımızda Euro Bölgesi Hizmet ve Bileşik PMI rakamları, Perakende Satışları, Almanya Sanayi Üretimi ve Fabrika Siparişleri beklentilerin altında gerçekleşirken, Almanya Hizmet PMI ve Euro Bölgesi 4. Çeyrek büyüme rakamlarının tahminlere paralel olarak açıklandığı görüldü. ABD tarafında ise gümrük tarifeleri, gelen açıklamalar sonrası yine gündemde en üst sıralarda yer alırken, ABD Başkanı Donald Trump, çelik ve alüminyuma ek vergi getiren kararnameyi imzaladı. Ayrıca hafta başlarında Başkan Donald Trump’ın Baş Ekonomi Danışmanı Gary Cohn’un, son yapılan korumacı politikalara muhalefet oluşunun ardından istifa etmesi de gündemde bomba etkisi yarattı. Öte yandan ABD’den önemli veriler açıklanırken Tarım Dışı İstihdam 313 Bin ile 2015 Ocak sonrası gelen iyi veri olarak kayıtlara geçti. Ortalama Saatlik Kazançlar ve İşsizlik Oranı dataları ise piyasada beklenen rakamlardan kötü gerçekleşti. Bu haftaya bakacak olursak gümrük tarifelerine ilişkin gelebilecek açıklamaların yanı sıra ABD’den Enflasyon rakamları, Federal Bütçe Dengesi, 10 Yıllık Tahvil İhalesi, Perakende Satışlar, Philadelphia FED İmalat Endeksi, İşsizlik Başvuruları ve İnşaat İzinleri dataları açıklanacak. Avrupa tarafında ise Zew Ekonomik Hissiyatı, Almanya TÜFE, Euro Bölgesi TÜFE, Sanayi Üretimi ve Eurogroup toplantısı ve İtalya seçim sonuçlarına ilişkin gelişmeler takip edilecek. Teknik olarak baktığımızda son 4 aylık süreçte oluşan yukarı yönlü kanal ana figür olarak takip edilmekte. 1.2360 üzerindeki yukarı yönlü denemelerde 1.2450 ve 1.2535 dirençleri takip edilebilir. 1.2360 altı kalıcılıkta ise izlenebilecek önemli destekler 1.2275 ve 1.2215 destekleri izlenebilir. 1.2215 seviyesinin kanal devamlılığı için kritik olduğunu da hatırlatalım.
Geçen hafta yurt içi tarafta takip edilen enflasyon datalarından; Üretici Fiyat Endeksi(YİÜFE), Ocak ayına göre yüzde 2.68 oranında artış gösterirken, senelik gerçekleşme ise yüzde 13.71 düzeyindeydi. Tüketici Fiyat Endeksi(TÜFE) aynı dönemde yüzde 0.73 oranında artış gösterirken, bu veri ise baz etkisinden dolayı yüzde 0.09 oranında azalışla 10.26’ya geriledi. Ancak, senelik bazda görülen düşüşe rağmen aylık dönemler itibariyle yükselişler 8. ayına taşınmış oldu. Geçtiğimiz hafta, TCMB Para Politikası Kurulu (PPK) faiz kararları da takip edilmişti. Hali hazırda; yüzde 7.25’te bulunan Gecelik Borçlanma Faizi, yüzde 9.25 seviyesindeki Gecelik Borç Verme Faizi(Marjinal Fonlama Oranı), yüzde 8.00 düzeyindeki Bir Hafta Vadeli Repo Faiz Oranı(Politika Faizi), Saat 16:00-17:00 arasında bankaların borçlanabildikleri yüzde 12.75’lik Geç Likidite Penceresi(LON) Borç Verme Faizi’nden herhangi birinde değişiklik yapılmadı. Kararlar sonrası Banka’dan yapılan açıklamada: Enflasyonun ana eğilimine ilişkin göstergelerin katılık sergilediğine atıfta bulunulurken, çekirdek enflasyonun yüksek seyrettiği de vurgulandı. Sıkı duruş söylemi içerisinde her türlü ve veri haber akışının da izlendiği belirtilirken, ihtiyaç durumunda ek parasal sıkılaştırma yapılabileceği bildirildi. Geçtiğimiz hafta yurt içi tarafta ayrıca, sürpriz bir gelişme yaşandı. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s; Türkiye’nin kredi notunu “Ba1”den “Ba2”ye düşürürken, not görünümünü ise “Durağan” olarak belirledi. Kurum buna gerekçe olarak; yüksek dış finansman ihtiyacı ve sürekli azalan kurumsal kapasiteyi gösterdi. Hafta genelinde jeopolitik risk unsurları da takip edilirken, hafta sonuna doğru Washington’da ABD ve Türkiye heyetinin yapmış olduğu Ortak Teknik Komite Toplantılarının ilki gerçekleştirildi. ABD’de açıklanan verilerden ADP Özel Sektör İstihdam Raporu 235 Bin kişilik gerçekleşme ile; 195 Bin kişilik beklentinin üzerindeydi. Diğer verilerden Birim Emek Maliyetleri ve Tarım Dışı Üretkenlik de olumlu gelirken, Dış Ticaret Dengesi ise tahminlerden fazla açık verdi. Haftanın önemli verileri olarak ise İş İstatistikleri Bürosu tarafından istihdam dataları takip edildi. Tarım Dışı İstihdam 2015 Ocak ayı verisinden bu yana en yüksek seviyesi olan 313 Bin olarak gelirken, piyasada enflasyon görünümü için oldukça önemsenen Ortalama Saatlik Kazançlar yüzde +0.1 ile beklenti altında kaldı. İşsizlik Oranı ise son 4 ayda olduğu gibi yüzde 4.1 ile 2000 yılı Aralık ayından bu yana en düşük seviyesinde sabit kaldı. Bu hafta yine, yurt içi tarafta jeopolitik risk unsurları gündemin üst sırasında olacak. Ekonomik veri olarak ise Sanayi Üretimi, Cari İşlemler Dengesi, Çeyreklik İşsizlik Ortalaması ve Merkezi Yönetim Bütçe Dengesi takip edilecek. ABD’de izleyeceğimiz önemli veriler; Federal Bütçe Dengesi, 10 Yıllık Tahvil İhalesi, Enflasyon(TÜFE-ÜFE), Perakende Satışlar, Yeni İş Olanakları, Michigan Üniversitesi Endeksleri, Philadelphia FED İmalat Endeksi olacakken, gelebilecek haber akışları da teknik fiyatlamalarla birlikte izlenecek. Bu kapsamda teknik olarak baktığımızda; düşen kanalın kırılması sonrası 2,5 aydır süregelen dikdörtgen formasyon ana figür olarak takip edilmekte. Son birkaç gündeki sıkışma nedeniyle yukarı yönlü hareketlerde 3.8240-3.8270 bölgesi önem arz ederken, aşağı tarafta 3.7800-3.7725 bandı kritik olacaktır. 3.8270 seviyesinin kırılması halinde yatay kanal direnci hedeflenebilecekken, aşağı tarafta ise 3.7725 altı kalıcılık; alt banda doğru hareketliliğe neden olabilir.
İngiltere’de geçtiğimiz hafta Brexit ile ilgili önemli gelişmeler yaşanırken, Avrupa Birliği Konseyi Başkanı Donald Tusk’ın; Brexit sonrası için Avrupa Birliği ile İngiltere arasındaki ticaret anlaşmasına dair açıkladığı taslak takip edildi. Taslak metinde; İngiltere ile gelecekte mümkün olduğu kadar yakın bir ortaklık kurmak istedikleri belirtilirken, mal ticaretinde İngiltere’nin sıfır gümrük tarifesinde olacağı vurgulandı. Avrupa Birliği Komisyonu, İngiliz bankalarının Brexit sonrasında AB ile ortak pazarına sınırlı şekilde erişimlerinin olabileceğini söyledi. İngiltere Maliye Bakanı Philip Hammond ise ticaret anlaşması konusunda her iki taraf içinde adil ve dengeli bir anlaşma olduğu vakit anlaşmanın olabileceğine vurgu yaptı. ABD tarafında geçtiğimiz hafta ek vergi konusu yine en çok konuşulan konular arasında yer alırken, geçtiğimiz hafta ortalarında Başkan Donald Trump’ın Baş Ekonomi Danışmanı Gary Cohn’un istifası gündeme bomba gibi düştü. Ayrıca Trump’ın haftanın son günlerine doğru, alüminyum ve çelik ithalatına ek vergi getiren kararnameyi imzalaması da önemli olaylar arasında yer aldı. Gelen verilere bakacak olursak ABD tarafında Tarım Dışı İstihdam, ADP Tarım Dışı İstihdam, ISM İmalat Dışı PMI gibi datalar beklentilerin üzerinde gerçekleşirken; Ortalama Saatlik Kazançlar, İşsizlik Oranı, Fabrika Siparişleri, İşsizlik Başvuruları ve Ticaret Dengesi verileri tahminlerden kötü sonuçlandı. İngiltere’de ise Hizmet PMI’ı, Halifax Konut Fiyat Endeksi öngörülerden iyi olarak gerçekleşirken, RICS Konut Fiyat Dengesi, Ticaret Dengesi, İmalat ve Sanayi Üretimi verilerinin piyasada beklenen rakamları karşılayamadığı görüldü. Bu hafta gümrük tarifeleri ve Brexit konusu yine gündemde en üst sıralarda yer alabilir. Ayrıca İngiltere’den İlkbahar Tahminleri, ABD’den ise enflasyon rakamları (ÜFE-TÜFE), Federal Bütçe Dengesi, 10 Yıllık Tahvil İhalesi, Philadelphia FED İmalat Endeksi, İşsizlik Başvuruları, İnşaat İzinleri ve Perakende Satışlar verileri takip edilecek. Teknik olarak paritede 25 Ocak’ta başlayan düşen kanalı takip etmekteyiz. Yukarı yönlü ataklarda 1.3915 ve 1.3945 dirençleri ilk etapta izlenebilir. Özellikle 1.3945 seviyesi olası trend değişimleri açısından kritik olacaktır. Paritede bu hafta görülebilecek satış ağırlıklı işlemlerde ise 1.3790 ve 1.3730 destekleri takip edilebilir. Bu tarafta da 1.3730 altında kalıcılık Dolar lehine işlemlerin derinleşmesine neden olabilir.
BRENT PETROL
Geçtiğimiz hafta içinde Amerikan Petrol Enstitüsü (API) haftalık ham petrol stokları beklentilerin çok üzerinde 5 Milyon 661 Bin varil olarak artış kaydederek son 4 ayın en yüksek stok artışını gerçekleştirirken Enerji Bilgi İdaresi (EIA) stoklarında da 2 Milyon 408 Bin varil artış vardı. ABD üretiminde ise 86 Bin varillik artışla ülkenin ham petrol üretimi 10 Milyon 369 bin varil ile rekor tazeledi. Cuma günü açıklanan Baker Hughes'un yayımladığı haftalık verilere göre, 3-9 Mart döneminde ABD'de 4 petrol sondaj kulesi hizmet dışı kalırken, geçen hafta 800 olan ABD'nin toplam petrol sondaj kulesi sayısı bu hafta 796'ya geriledi. Böylece, ülkede petrol sondaj kulesi sayısı 6 hafta üst üste artış gösterdikten sonra bu hafta düşüş göstermiş oldu. Haber akışında ise ABD'de düzenlenen CeraWeek Enerji fuarında çok sayıda yetkili ismin açıklamaları takip edildi. Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Petrol Bakanı ve OPEC Başkanı Suhail Mohamed Al Mazrouei, halâ piyasa çıkıntılarının olduğunu hissettiklerini ve bu aşamada 2019'a kesinti yapma konusundaki görüşmelerin olmadığını söylerken OPEC Genel Sekreteri Muhammed Barkindo, herkesin OPEC’in üretim indiriminden yararlanması gerektiğini, talep büyümesinin bir müddet daha yüksek ve sağlam seviyede olabileceğini ve küresel petrol endüstrisinin uzun vadeli yatırımlara odaklanması gerektiğini belirtti. Kuveyt Petrol Bakanı Bakhit el-Raşidi ise "İşbirliği Deklarasyonu" anlaşmasının uygulamaya konulduğu 2017'nin başından itibaren OPEC'in "doğru yolda" olduğunu söyledi. Öte yandan Rusya Enerji Bakanı Alexander Novak Rus petrol firmalarının, 21 Mart'a kadar İran ile ülkesinin petrol alanları üzerinde çalışmalarına izin vermesi konusunda anlaşma imzalayabileceklerini açıkladı. Bu hafta için yine API ve EIA ham petrol stokları verisi ile Baker Hudhes sondaj kuyu sayıları takip edilecek. Yine haber akışlarının da izleneceği haftada teknik fiyatlamalar da ön plana çıkabilir. Bu kapsamda teknik olarak baktığımızda; 2017 Haziran ayından başlayan yükselen kanal içerisinde ortaya çıkan düşen trend takip edilmekte. Trend kırılım bölgesi olarak ilk etapta 66.15-66.30 dirençleri izlenebilir. Bu bölgenin geçilmesi ile 67.45 direnci de takibimizde olacak. Emtiada bu hafta görülecek geri çekilmelerde ise 64.60 ve 63.25 desteklerini izleyebiliriz. Bu tarafta da 63.25 altı kalıcılık yükselen kanalın kırılmasına neden olacağından bu bölge dikkatle takibe alınmalı.
ONS ALTIN
ABD Başkanı Donald Trump'ın gümrük vergileri planına sadık kalmayı sürdürerek baş ekonomi danışmanı Gary Cohn'un istifasına sebep olması geçtiğimiz hafta gündeme damgasını vururken Trump, çelik ve alüminyum ithalatına kota kararını uygulamaya koydu. Buna göre ABD’ye girecek Çelik yüzde 25, alüminyum ise yüzde 10 oranında vergilendirilecek ve NAFTA anlaşması gerekçe gösterilerek Meksika ve Kanada uygulamadan muaf olacak. Yeni gümrük vergisi kararı Cumhuriyetçi senatörlerin de tepkisini çekti. Cumhuriyetçi Senatör Jeff Flake, Başkan Trump'ın gümrük tarifeleri karını etkisiz bırakacak bir yasa tasarısını Senato'ya sunacağını duyurdu. Bunun dışında Kuzey Kore Lideri Kim Jong-un iktidara geldiği 2011'den beri kendisini ilk kez ziyaret eden Seul'den gelen heyete Güney Kore ile 'ulusal birleşmenin yeni tarihini yazmayı umduğunu' söylerken Kuzey Kore, Güney Kore’ye karşı silah kullanmama sözü verdi. Kuzey Kore’nin ayrıca güvenlik garantisiyle nükleer programdan vazgeçebileceği belirtildi. ABD tarafında Başkan Trump’ın Kuzey Kore Lideri Kim Jong-Un ile görüşme yapacağının açıklanması da haftanın ilginç olaylarından bir tanesiydi. Veri trafiği olarak Şubat ayı ADP Şubat ayı ADP tarım dışı istihdamı 235 Bin artarak beklentilerin üzerinde açıklanırken, Cuma günü açıklanan Tarım Dışı İstihdam verisi de 313 bin ile beklentilerin çok üzerinde gerçekleşti. Ortalama Saatlik Kazançlar yüzde 0.1 ve işsizlik Oranı ise yüzde 4.1 olarak sonuçlanarak beklentilerin altında kaldı. Bu hafta gümrük vergilerinin yanı sıra, piyasa fiyatlamaları(Dolar Endeksi, Tahvil Getirileri vs..) ve ABD’deki diğer haber akışları takibimizde olacakken, veri akışında da ABD Şubat ayı enflasyon rakamları volatiliteyi artırabilir. Teknik olarak emtiada 3 aydır süregelen yükselen kanal takip edilmekte. Bir süredir kanal içerisinde dalgalanmalar görülmekte. Aşağı yönlü hareketlerde 1313 seviyesi kanal korunumu açısından kritik olup, buranın kırılması halinde emtiada satış baskısı görülebilir. Yukarı yönlü ataklarda 1329, 1337 ve 1342 dirençleri ön planda olup, bu tarafta da 1342 üzeri kalıcılık emtianın güçlenmesini sağlayabilir.
