😎Özel Yaz Kampanyası - InvestingPro’nun yapay zeka destekli hisse seçimlerinde %50 indirim fırsatıİNDİRİMİ KULLAN

IşıkFX Haftalık Forex Bülteni 06.08.2018

Yayın Tarihi 06.08.2018 07:22
Güncelleme Tarihi 09.07.2023 13:32
EUR/USD
-
GBP/USD
-
USD/TRY
-
XAU/USD
-
GC
-

Yurtiçinde Sistematik Riskler, Yurtdışında Çin ve ABD Verileri Kritik!
Geçtiğimiz hafta 3 önemli Merkez Bankasının kararları açıklandı. ABD Merkez Bankası'nın (FED) Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantılarının sonucunda; beklenildiği gibi Federal Fonlama Faiz Aralığı yüzde 1.75-2.00 bandında sabit bırakıldı. Kademeli faiz artırımlarının devam edeceğinin bildirildiği kararlarda büyüme ve iş gücü için pozitif ifadelerin de korunduğu görüldü. ABD Başkanı Donald Trump’ın, FED’e yönelik eleştirileri sonrası merakla beklenen bildiriden; faiz artırım adetleri ve mevcut politika kararları ile herhangi bir geri adım atılmasının düşünülmediğinin anlaşılması ile Dolar değer kazanmaya devam etti. İngiltere Merkez Bankası (BOE) ise beklenildiği gibi politika faizini yüzde 0.50’den yüzde 0.75’e yükseltirken, bankanın varlık alım miktarı 435 Milyar Sterlin düzeyinde sabit bırakıldı. Banka 2018 yılı büyüme tahminini sabit bırakırken, 2019 yılı tahminini yukarı yönlü revize etti. Bankanın 1,2 ve 3 yıllık enflasyon tahminleri de az da olsa yukarı yönlü revize edildi. Faiz artırım kararı ile değerlenen Pound, Başkan Carney’in “anlaşmasız Brexit”i vurgulayan söylemleri ile hızla değer kaybetti. Asya tarafında da Japonya Merkez Bankası (BOJ) kararları oldukça kritikti. Banka, politika faizini %-0.10’de sabit bırakırken; 2018, 2019 ve 2020 mali yılları için enflasyon tahminlerini düşürdü. 10 yıllık tahvil faiz hedefini de yüzde 0(sıfır)’da tutan banka, bir süredir oynaklık görülen tahvil faizlerinde daha fazla esnekliğe izin verileceğini de deklare etti. Kararlar sonrası konuşan Başkan Haruhiko Kuroda tahvil getirileri için hareket aralığını yüzde +0.1 ile yüzde -0.1 olarak belirtirken, yüzde 2 enflasyon hedefine ulaşmak için belirli bir zaman çerçeveleri olmadığını ve gerektiği takdirde politikayı daha da gevşeteceklerini söyledi. Japonya Merkez Bankası kararlarından sonraki günlerde Japonya 10 yıllık tahvil faizlerinde yukarı yönlü hareketlerin görülmesi piyasalar için uyarı sinyalleri verdi. Yine Asya tarafında diğer risk içeren ülke ise Çin’di. ABD Yönetiminin, Çin ile ticaret müzakerelerine yeniden başlamak istediğinin ajanslara düşmesi ile Çin Yuanındaki değer kayıpları kısmen törpülenirken, Çin’de yoğun tüketilen Ons Altın gibi varlıklar pozitif etkilendi. Ancak, hemen akabinde bu haberi yalanlayacak başka bir haber piyasaya düştü ve yeniden ters fiyatlamalar ortaya çıktı. Yeni gelen bilgi; ABD’nin 200 Milyar Dolar’lık Çin malına uygulayacağı yüzde 10’luk gümrük vergisini yüzde 25’e çıkartmak istediği yönündeydi. Yeni haber sonrası Çin Yuanı’nda, ABD Doları karşısında 2017 Mayıs ayından bu yana en zayıf seviyeler test edilirken, Çin’in 10 yıllık tahvil faizlerinde de sıçrama görüldü. Çin Merkez Bankası(PBOC)’nın döviz forward işlemleri için zorunlu karşılık oranının yüzde 20’ye yükseltildiğini açıklaması ise kısmen Yuan lehine fiyatlamalara neden oldu. Çin Ticaret Bakanlığı’ndan haftanın son işlem gününde yapılan açıklamada ise: 60 Milyar Dolarlık ABD ürününe yeni tarifeler getiren bir uygulamanın devreye alınmasının kararlaştırıldığı bildirildi. Euro Bölgesi’nin açıklanan önemli ekonomik verilerinden; Temmuz ayı TÜFE oranları öngörülerin üzerinde gerçekleşme gösterirken, 2.çeyreğin ilk okuma büyüme rakamları ise tahminleri karşılayamadı. Yapılandırma programının sonuna yaklaşan Yunanistan ile ilgili olarak IMF’den gelen bazı uyarılar ise Euro varlıkları üzerinde baskıya neden oldu. İtalyan tahvil faizlerinde de ülkenin bütçesinin AB tarafından kabul görmemesi kaynaklı sert yükselişler oluşurken, İtalyan-Alman tahvil faiz spreadinin son iki günde yeniden artış göstermesi de Euro’nun değer kaybetmesinin nedenlerindendi. ABD tarafında takip edilen Tarım Dışı İstihdam, Ortalama Saatlik Kazançlar ve İşsizlik Oranı gibi önemli iş istatistikleri karmaşık bir tablo çizdi. Yurt içi tarafta geçtiğimiz hafta açıklanan Haziran ayı Dış Ticaret Dengesi’ndeki açık son 14 ayın en iyi rakamlarına işaret etti. Ancak, veri detayında ekonomiye dair bazı olumsuz sinyaller görülmesi ise tedirginliğe neden oldu. Yurt içi tarafta haftanın en önemli ekonomik verileri ise Cuma günkü enflasyon rakamlarıydı. Aylık ve yıllık bazda artışlar devam ederken, manşet taraftaki(TÜFE) artışların piyasa beklentilerinin altında kalması kısmen iyimser karşılandı. TCMB tarafından açıklanan senenin 3.enflasyon raporunda da Başkan Murat Çetinkaya’nın açıklamaları takip edildi. Çetinkaya, enflasyonda gelinen durumla alakalı olarak: Alt gruplar genelinde yaygınlık olduğunu; özellikle de gıda, temel mal ve enerji kalemlerindeki artışın dikkat çektiğini söyledi. Çetinkaya ayrıca: Talep enflasyonunda yavaşlama olmasına rağmen, maliyet yönlü baskıların ve bozulan fiyatlama davranışlarının enflasyon görünümünü olumsuz etkilediğine de vurgu yaptı. Çetinkaya’nın, son PPK’da durumu takip etmek istedikleri için herhangi bir hamle yapmadıklarını fakat ilave sıkılaştırma gerekiyorsa tereddüt etmeden gerçekleştireceğini söylemesi ise enflasyon tahminleri ile birlikte kritikti. Bankanın belirlediği 2018 yılı enflasyon tahmini; Nisan ayındaki rapora göre 5 puan yukarı yönlü revize edilerek yüzde 13.4’e yükseltilirken, 2019 yılı enflasyon tahmini de; 3 ay öncesine göre 2.8 puan artırılarak yüzde 9.3’e revize edildi. Yurtiçinde gündemi bir süredir meşgul eden Papaz Brunson konusu ise TL varlıklarında volatil hareketlerin yeniden görülmesine neden oldu. Çarşamba akşamı korkulan oldu ve ABD tarafından Türkiye’ye yönelik bir dizi yaptırım kararı açıklandı. Kararların açıklanması ile TL kurlarında rekor seviyeler yenilendi. İlk aşamada Magnitsky Yasası çerçevesinde İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’ün ABD vatandaşları ile işlem yapmaları ve ABD mülki sınırları içerisinde elde edecekleri gelirlere tedbir koyulması öngörülürken, ABD senatosunda ise F35 savaş uçaklarının Türkiye’ye teslimatını geciktirecek karar onaylandı. ABD’nin yaptırımları sonrası gözlerin çevrildiği Singapur’daki Çavuşoğlu-Pompeo görüşmesinin sonunda ise: bundan sonraki süreçte birlikte çalışma konusunda mutabık kalındığı açıklandı. Pompeo: yaptırımların ciddiyetlerinin göstergesi olduğunu belirtirken, Çavuşoğlu ise: Tehdit dili ile hiçbir sonuca varılamayacağına inandıklarını tekrarladı. Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak haftanın son işlem gününde yaptığı açıklamada: Öncelikli hedeflerinin enflasyon ve faizi tek haneye indirmek olduğunu belirtti. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ise açıkladığı 100 günlük eylem planında: 100 günde 1000’in üzerinde proje tamamlanacağını, Orta Vadeli Programın ise Ağustos sonuna kadar ilan edileceğini söyledi. Bu hafta yurt içi tarafta yine sistematik risk unsurları takip edilmeye devam edilecek. Ayrıca, geçtiğimiz Cuma günü açıklanan enflasyon dataları sonrası gözler Cari İşlemler Dengesi verisinde olacak. Yurtdışı tarafta ise; ticaret savaşları, İran Nükleer Anlaşması gibi küresel öneme sahip haber akışları takibimizde olacak. Ekonomik veri olarak ise; Çin’den TÜFE ve Ticaret Dengesi, Yeni Zelanda’dan Merkez Bankası(RBNZ) faiz kararı, Japonya ve İngiltere’den Büyüme, ABD’den ise enflasyon(TÜFE-ÜFE) takip edilecek.

DOLAR ENDEKSİ

EURUSD


Geçtiğimiz hafta ABD tarafında FED/FOMC kararları takip edilirken kurum, piyasa beklentilerine paralel olarak faizlerde herhangi bir değişiklik yapmadı. Açıklanan kararlarda ise kademeli faiz artışlarının süreceği belirtilirken, ekonomiye ilişkin risklerin dengeli olduğu vurgusu yapıldı. Ayrıca kurumun güçlü büyüme söylemi de dikkat çeken unsurlar arasında yer aldı. Diğer taraftan ABD ile Çin arasında tekrardan baş gösteren ticaret savaşları konusu Dolar varlıklarında güvenli liman algısı oluştururken parite tarafında da etkisini gösterdi. Geçtiğimiz hafta ülkeden takip ettiğimiz verilerde ise karmaşık bir seyir hâkimdi. Özellikle haftanın son gününde ABD tarafında İş İstatistikleri Bürosu tarafından önemli veriler takip edilirken Tarım Dışı İstihdam 157 bin ile beklentilerin bir hayli altında gelse de bir önceki ayın gerçekleşmesinde yukarı yönlü revize yapıldı. Ortalama Saatlik Kazançları ise 0.3 ile piyasa da tahmin edilen rakamlara paralel gelirken Haziran ayı datası aşağı yönlü revize edildi. İşsizlik Oranı verisi de 3.9 ile öngörülere paralel olarak açıklandı. Açıklanan karmaşık veriler, Dolar varlıkları üzerinde dalgalanmalara neden oldu. Avrupa tarafında ise birkaç sene önce krize neden olan Yunanistan’ın ekonomik durumuna yönelik IMF tarafından gelen uyarılar Euro tarafında baskı yarattı. Öte yandan geçtiğimiz hafta ülkeden gelen verilerin çoğunlukla beklentilerin altında kalması da Euro varlıkları üzerinde baskı unsuru yaratan etmenler arasında yer aldı. Bu hafta ise yine ticaret savaşları ve İtalya ve Yunanistan gibi ekonomik olarak sorunlu ülkelere dair gelebilecek haber akışları ana gündem maddesi olarak takip edilecek. Ayrıca Avrupa Merkez Bankası’nın aylık raporunu açıklayacağı haftanın ekonomik takviminde ise Euro Bölgesi’nden Sentix Yatırımcı Güveni, Almanya’dan Fabrika Siparişleri, Sanayi Üretimi ve Ticaret Dengesi, ABD’den ise İş İmkânları ve Personel Değişim Oranı, İşsizlik Başvuruları, Federal Bütçe Dengesi ve enflasyon rakamları takibimizde olacak. Teknik olarak USD lehine işlemlerin devamı için 1.1580 seviyesi kritik. Buranın altında kalıcılık sağlaması takdirinde 1.1510 ana desteği hedef haline gelebilir. Yukarı tarafta ise 1.1710-1.1730 bölgesi takip etmeye devam etmekteyiz. Ancak bu bölge öncesinde 1.1640 ve 1.1675 ara dirençleri önemli olabilir.

EURUSD

USDTRY


Yurt içi tarafta geçtiğimiz hafta takip edilen ekonomik verilerden; Haziran ayı Dış ticaret Dengesi’nde 5 Milyar 497 Milyon Dolar açık verildi. Rakamlar son 14 ay içerisinde en iyi gerçekleşmeye işaret etse de; veri detayında ara malı ithalatının azalmasına paralel ihracatta görülen daralma dikkat çekiciydi. Türkiye İhracatçılar Meclisi tarafından Temmuz ayı ihracat rakamları da açıklandı ve bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 11.8 artışla 14 Milyar 106 Milyon Dolar ihracat yapıldığı belirtildi. Akabinde açıklamalarda bulunan Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan ise: ithalatta yaşanan yüzde 6.43’lük düşüşle (20 Milyar 109 Milyon Dolar) ihracatın ithalatı karşılama oranının yüzde 58.7’den yüzde 70.1’e yükseldiğini söyledi. Haftanın en önemli ekonomik verileri ise hiç kuşkusuz Temmuz ayı enflasyon rakamlarıydı. TÜFE aylık bazda yüzde 0.55, senelik bazda yüzde 15.85’lik artışa işaret ederken, Yİ-ÜFE ise aylık yüzde 1.77, senelik yüzde 25 düzeyindeydi. Özellikle manşet enflasyon (TÜFE) tarafındaki artışların göreceli olarak iyi olması TL lehine işlemlere neden oldu. Geçtiğimiz hafta TCMB Başkanı Murat Çetinkaya’nın açıkladığı senenin 3. Enflasyon raporunda; 2018 yılı için enflasyon tahmini yüzde 13.4, 2019 yılı için yüzde 9.3, 2020 yılı için ise yüzde 6.7 olarak açıklanırken, sıkı politika duruşunun korunacağının ve gerektiğinde ilave sıkılaştırma yapılabileceğinin açıklanması önemliydi. Geçtiğimiz hafta yapılan PPK toplantısının tutanakları da açıklanırken; sıkı duruş vurgusunun yanı sıra, orta vadeli enflasyon görünümüne dair risklerin ağırlıklı olarak yukarı yönlü olduğunun altının çizilmesi dikkat çekiciydi. ABD ile Türkiye arasındaki Papaz krizi gündemdeki yerini korurken, Çarşamba akşam saatlerinde ABD’nin Türkiye’ye yönelik bazı yaptırımları devreye alması sonrası CDS primi tırmanışına devam ederken Türkiye 10 yıllık tahvil faizlerinde ve kur tarafında tüm zamanların rekor seviyeleri yenilendi. Ayrıca, aynı akşam açıklanan FED/FOMC kararlarında da FED’in şahin tutumunun devam edeceği yönünde sinyaller dikkat çekti. ABD’de haftanın son işlem gününde açıklanan iş istatistiklerinde ise; Tarım Dışı İstihdam 157 Bin ile beklentilerin altında kalırken, geçtiğimiz ayki datanın 213 Bin’den 248 Bin’e revize edildiği görüldü. İşsizlik Oranı yüzde 4’den yüzde 3.9’a gerilerken, Ortalama Saatlik Kazançlar ise öngörülere paraleldi. Bu hafta yurt içi tarafta Cari İşlemler Dengesi verisi açıklanacakken, gözler başta ABD-Türkiye ilişkileri olmak üzere sistematik risk unsurlarında olacak. Riskler kaynaklı olarak CDS ve tahvil faizleri gibi makroekonomik göstergelerdeki hareketler kur tarafındaki fiyatlamalara temel teşkil edebilir. ABD tarafında ise geçtiğimiz haftaki FOMC kararlarının tahvil faizleri ve Dolar Endeksi üzerindeki yankıları ve TÜFE gibi önemli ekonomik veriler izlenecek. Daha çok yurt içi haber akışları kaynaklı fiyatlamaların devam edeceğini düşündüğümüz kur için teknik destek direnç seviyesi söylemenin de gereksiz olacağı görüşündeyiz.

USDTRY

GBPUSD


Geçtiğimiz hafta İngiltere Merkez Bankası’nın gerçekleştirdiği Mali Politika Komitesi Toplantısı’nda 25 baz puanlık faiz artışı gerçekleştirilirken varlık alım programı miktarı beklenildiği gibi 435 Milyar Sterlin olarak belirlendi. Açıklanan kararlarda ise ekonominin beklenilen seviyede büyümesi halinde daha fazla faiz artışı beklediklerini ancak daha fazla faiz artışının kademeli ve sınırlı bir şekilde olacağı belirtildi. Açıklanan kararlar sonrası basının karşısına geçen BOE Başkanı Mark Carney ise İngiltere işgücü piyasasının güçlü olduğunu belirtirken aşırı talep potansiyeli ile para politikasının ılımlı sıkılaşmasının uygun olabileceğini söyledi. Carney’in ayrıca, Brexit konusundaki belirsizlerin risk oluşturduğuna ilişkin söylemleri kararlar sonrası güçlenen Sterlin varlıkları üzerinde baskı oluşturdu. Diğer taraftan Brexit konusundaki süregelen belirsizlik geçtiğimiz haftada Sterlin varlıkları üzerinde etkisi gösterdi. Ayrıca ülkede yapılan son anketlerde İngiliz Halkı’nın yüzde 50’sinin yeni bir Brexit referandumu istediğine yönelik çıkan sonuçlarda dikkat çekti. İngiltere Ulusal Ekonomik ve Sosyal Araştırma Enstitüsü’nün Brexit’e ilişkin yayınladığı raporda ise; ekonominin Brexit nedeniyle bir belirsizlik içerisinde olduğu ancak yumuşak bir Brexit anlaşmasının ekonomik büyüme anlamında daha olumlu olabileceği belirtildi. ABD tarafında ise FED/FOMC kararlarında yetkililer oy birliğiyle faizleri yüzde 1.75-2.00 aralığında sabit tuttu. Açıklanan bildiride ise güçlü büyüme vurgusu dikkat çekerken ekonomiye ilişkin risklerin genel olarak dengeli bir şekilde seyrettiği belirtildi. Öte yandan geçtiğimiz hafta ABD’den takip ettiğimiz veriler genel olarak karmaşık olarak gerçekleşirken Çin ile yinelenen ticaret savaşları ABD Hazine tahvillerinde güvenli liman algısı oluşturdu. Bu haftada yine ticaret savaşları ve Brexit konusu gündemimizin en üst sıralarında olacak. Ekonomik takvimde ise ABD’den enflasyon rakamları, İngiltere’den ise öncü büyüme ve Sanayi Üretimi rakamları gibi önemli veriler açıklanacak. Teknik olarak 1.2990 desteği üzerinde fiyatlamalar görülürken, satıcılı seyrin devamında 1.2940, 1.2900 ve 1.2850 noktaları hedeflenebilir. Olası alıcılı seyirde ise 1.3020, 1.3100 ve 1.3150 direnç noktaları bulunmaktadır.

GBPUSD

BRENT PETROL


Brent Petrol’de geçtiğimiz haftayı düşüşle kapattık. ABD ve Çin arasında tekrardan patlak veren ticari sürtüşmeler küresel Petrol talebini azaltacağı beklentisi oluşturmaya devam ederken hafta başında fiyatlamaları aşağı yönlü baskıladı. Ayrıca bir süredir gündemimizde yer alan ABD’nin İran ile yeni bir anlaşmaya işaret eden açıklamaları ABD Başkanı Donald Trump tarafından yenilenerek: İran’ın istemesi durumunda önkoşulsuz olarak görüşmelere hazır olacağını söylemesi ve artış gösteren stok verileri de aşağı yönlü hareketleri destekledi. Petrol sevkiyatlarında yaşanan sıkıntılar ise, Perşembe günü itibari ile satış dalgasının terse dönmesine neden olurken, haftayı satıcılı kapatmasına engel olamadı. Hatırlanacağı gibi Suudi Arabistan’a ait iki Petrol tankerinin Yemen’deki Husi güçlerince vurulması sonucu, Petrol sevkiyatları Hürmüz Boğazı’na kaymış, İran tarafının tehditleri ve bölgede geniş askeri tatbikat yapılacağı haberleri de endişeleri doğurmuştu. Öte yandan veri tarafına baktığımızda ise Amerikan Petrol Enstitüsü (API) Haftalık Ham Petrol Stokları 5 Milyon 590 Bin varil artış gerçekleştirirken, Enerji Bilgi İdaresi (EIA) Haftalık Ham Petrol Stokları da 3 Milyon 803 Bin varil fazlalık vererek hafta başında oluşan fiyatlamaları destekledi. ABD haftalık üretim dataları ise 100 Bin varillik azalışla 10 Milyon 900 Bin varil olarak açıklanırken, haftanın son işlem günü paylaşılan Baker Hughes Sondaj Kuyu sayısı ise 2 adet düşerek, toplam rakamını 859’a revize etti. Bu haftada ise başta İran nükleer anlaşması olmak üzere, önemli petrol üretici ülkelerden gelebilecek haber akışları takip edilecektir. Ayrıca her hafta olduğu gibi, Haftalık Ham Petrol Stokları, Üretim Dataları ve Sondaj Kuyu Sayı dataları gündemimizde yer alacaktır. Teknik olarak baktığımızda ise 73.00 destek noktası üzeri fiyatlamaların görüldüğü emtiada satıcılı seyrin devamında 72.40, 71.75 ve 70.50 destek noktaları takip edilebilir. Olası yukarı yönlü ataklarda ise 73.85, 74.30 ve 75.00 dirençleri bulunmaktadır.

BRENT PETROL

ONS

ALTIN
Geçtiğimiz haftanın en çok konuşulan konusu ABD Başkanı Donald Trump’ın 200 Milyar Dolar değerindeki Çin ithalatına yüzde 25’lik bir tarife önererek, Pekin Yönetimi üzerindeki baskıyı arttırmayı hedeflemesiydi. Konu hakkında açıklama yapan ABD Ticaret Bakanı Wilbur Ross: Çin’e uygulanacak yeni tariflerin dehşet verici olmayacağını savundu. 200 Milyar Dolar’lık ürün grubuna yüzde 25’lik tarife uygulanmasının, Çin’e sadece 50 Milyar Dolar’a mal olacağını bununda Çin ekonomisinin yüzde 1’inden daha azına denk geleceğini sözlerine ekledi. Misilleme hamlesine girişen Çin Ticaret Bakanlığı ise 60 Milyar Dolarlık ABD ürününe farklı tarifeler uygulayacağını açıkladı. Kurum ayrıca, Çin’in, ABD Mallarına yeni tarifelerinin mantıklı ve sabırlı olduğunu ve tek taraflı yapılan tehditlerin tüm tarafların çıkarlarına zarar vereceğini bildirdi. Ticari savaşların olumsuz etkileri ise Yuan (CNY) kaynaklı değer kayıplarına neden olurken, 2017 Mayıs’ından beri görülmeyen seviyelere ulaştı. Yuan’daki bu düşüş ise, aralarında korelasyon bulunan Ons Altın fiyatlamalarını hafta boyunca baskıladı. Haftanın son günü Çin Merkez Bankası’nın piyasaya müdahalesi ile gevşeyen parite, emtia da yukarı yönlü hareketlerin önünü açtı. Öte yandan hafta içerisinde FED/FOMC toplantı kararları açıklandı. Piyasalar tarafından beklenildiği üzere, kurum faiz oranlarında herhangi bir değişikliğe gitmedi. Bu hafta ise başta ticari savaşlar olmak üzere gelecek haber akışları, Çin tarafından açıklanacak TÜFE ve Ticaret Dengesi ve ABD tarafından TÜFE-ÜFE takip edilecektir. Teknik olarak baktığımızda ise alıcılı seyrin devamında 1218 direnç seviyesini önemini korumakta. Buranın kalıcılıkla geçilmesi halinde 1220 ve 1224 noktaları hedeflenebilir. Olası satıcılı seyirde ise 1212, 1207, 1202 destek noktaları bulunmaktadır.

ONS ALTIN

Son yorumlar

Sıradaki makale yükleniyor...
Uygulamamızı Yükleyin
Risk Açıklaması: Finansal araçlar ve/veya kripto paralarla işlem yapmak yüksek seviyede risk içermektedir ve yatırım miktarınızın bir kısmını veya tamamını kaybetmenize sebep olabilir, bu sebeple tüm yatırımcılar için uygun değildir. Kripto para fiyatları aşırı derecede hareketlidir ve finansal haberler, politik olaylar ve düzenleme kurumları gibi konulardan kolaylıkla etkilenir. Kaldıraçlı işlem yapmak finansal riskleri yükseltmektedir.
Diğer finansal araçlar veya kripto paralar içinden tercihinizi yapmadan önce, yatırım nesnelerinizi, deneyim seviyenizi ve risk iştahınızı dikkatlice gözden geçiriniz ve ihtiyacınız olduğunda profesyonel tavsiye almayı deneyiniz.
Fusion Media sitede yer alan bilgilerin gerçek zamanlı ya da isabetli olacağının mutlak olmadığını hatırlatır. Tüm borsa fiyatları, endeksler, vadeli işlemler, Forex ve kripto para fiyatları, borsalardan değil piyasa düzenleyicileri tarafından oluşturulur, bu sebeple fiyatlar isabetli olmayabilir ve gerçek piyasa fiyatlarından farklı olabilir, bu da buradaki fiyatların fikir verme amaçlı olduğunu ve ticari amaçlar için uygun olmadığını gösterir. Fusion Media veya herhangi bir sağlayıcı, buradaki bilgileri kullanmanız sonucu oluşacak olası kayıplarınızdan ötürü sorumluluk taşımamaktadır.
Bu sitede yer alan bilgileri, Fusion Media ve/veya veri sağlayıcıdan yazılı izin almadan kullanmak, saklamak, kopyasını üretmek, görüntülemek, düzenlemek veya dağıtmak yasaktır. Fikri mülkiyet hakkı, sitede yer alan verileri sağlayanlara ve/veya borsalara aittir.
Fusion Media reklamlarla veya reklam verenlerle etkileşiminize bağlı olarak internet sitesinde görüntülenen reklamlardan gelir elde edebilir.
İşbu sözleşmenin aslı İngilizcedir ve İngilizce ve Türkçe versiyonu arasında tutarsızlık olduğunda İngilizce versiyonu dikkate alınacaktır.
© 2007-2024 - Fusion Media Limited. Tüm Hakları Saklıdır.