Powell: Enflasyonda İvmelenme Beklemiyoruz!
Geçtiğimiz haftanın son işlem gününde açıklanan ekonomik verilerden; Japonya senelik TÜFE oranı beklentilerin altında kalırken, Almanya’nın 2.Çeyrek Büyüme oranları ise öngörülere paralel gerçekleşme gösterdi. İngiltere’de takip ettiğimiz Mortgage Onayları tahminleri karşılayamazken, ABD’de açıklanan Dayanıklı Mal Siparişleri ise çoğunlukla beklentilerin altındaydı. Gündemin önemli konuları ise; Jackson Hole Sempozyumu, gelişen ülkelerde(EM) son zamanlarda iyice derinleşen siyasi ve ekonomik karmaşa, Ticaret Savaşları, İran Nükleer Anlaşması, ABD Başkanı Trump’a yönelik soruşturmalar ve majör merkez bankalarının olası politika değişikliğiydi. Euro Bölgesi’nde İtalya’nın borç sorunu, Avustralya’daki hükümet krizi ve İngiltere’deki Brexit meselesi ise lokal anlamda önemliydi. Bilindiği gibi, Avustralya’da; Başbakan Malcom Turnbull’un kendi partisinde(Liberal Parti) ve koalisyon ortağı(Ulusal Parti) üzerindeki güveni kaybetmesiyle başlayan siyasi kriz Avustralya Doları(AUD)’nda sert değer kayıplarına neden olmuştu. Parti içi oylama ile Liberal Parti’deki liderlik yarışını Hazine Bakanı Scott Morrison kazanırken, siyasi kriz de şimdilik son buldu ve AUD nefes aldı. Brezilya’da da Başkanlık seçimlerine 1,5 ay kala siyasi belirsizlik ortaya çıkarken, anketlerin iktidar değişikliğini göstermesi ile Brezilya Reali(BRL)’nin, ABD Doları karşısında 2016 Ocak ayından bu yana en zayıf seviyelerine geldiği görüldü. Türkiye; 10 Ağustos günü yaşanan TL oynaklığı sonrasında halen tartışmaların odağında yer alırken, Çin’in; ABD’den sonra AB ile de ticaret savaşlarına girebileceği ve Avustralya’nın 5G kuralına takılması ise Yuan’daki haftalık kazançları sildi. Ancak, akabinde Çin Merkez Bankası(PBOC)’dan gelen açıklamada: Ortanokta Yuan sabitlemesi için Konjonktür Karşıtı Faktör kullanımının devam edeceğinin belirtilmesi ile Yuan tekrardan değer kazandı ve diğer EM para birimlerini de destekledi. İtalya’da son olarak ülke sularında bekletilen mülteci gemisi için Avrupa Birliği’nin çözüm sunmaması nedeniyle gelecek yılki AB payının ödenmeyebileceği yönünde Başbakan Conte’nin açıklaması takip edilirken, sorunun büyümesi halinde İtalya’nın “Euro”dan çıkma yönünde bir girişimde bulunup bulunmayacağı merak ediliyor. ABD’de ise Başkan Trump’ın azledilebileceği yönündeki söylemlere avukatı Giuliani’nin: Böyle bir durumda Amerikan halkı ayaklanır sözleri güne damga vurdu. Günün merakla beklenen gelişmesi ise Jackson Hole Toplantıları kapsamında FED Başkanı Jerome Powell’ın yapacağı konuşmaydı. Powell, enflasyonun yüzde 2’nin üzerinde ivme yaparak hızlanacağı yönünde bir sinyal görmediklerini söylerken, ancak; güçlü iş gücü büyümesi ve gelir artışının devamı halinde kademeli faiz artışlarının devam edeceğini belirtti. FED’in, ABD ekonomisi için ne gerekiyorsa yapacağını da vurgulayan Powell, aşırı ısınma riski görünmediğini ve çok hızlı veya yavaş olmasından ziyade kademeli faiz artırımlarının uygun olacağını dile getirdi. Hatırlanacağı gibi, geçtiğimiz haftanın başında konuşan ABD Başkanı Donald Trump, birkez daha FED’i ve Powell’ı suçlayarak; yapılan faiz artışlarının ABD ekonomisine zarar verdiğini söylemişti. Bu anlamda Powell’ın konuşmasındaki mesajlar her ne kadar “güvercin” mesajlar da içerse, FED’in; Trump’ın söylemlerini dikkate almadığını gösterir nitelikteydi. Bugün, yine gerek lokal gerekse küresel haber akışlarını dikkatle takip edeceğiz. Ekonomik veri olarak ise; Almanya’dan IFO Endeksleri, Türkiye’den; Kapasite Kullanım Oranı, İmalat Güveni ve Merkezi Hükümet Borç Stoku takip edilecek.
Uzun süredir borçlarla boğuşan İtalya, Euro bölgesi için endişeli gözlerle takip edilirken; ülkenin basınına dayandırılan haberde: ABD Başkanı Donald Trump’ın, İtalya Başbakanı Conte’yle görüşerek ciddi miktarlara ulaşan kamu borçlarını finanse etmek için yardım sunmaya hazır olduğunu söylemesi Euro tarafında pozitif karşılık buldu. Öte yandan Başkan Trump’ın, FED’e yönelik faiz kararları ile ilgili eleştirileri sonrası FED Başkanı Jerome Powell’in Jackson Hole Sempozyumundaki merakla beklenen konuşması da geçtiğimiz Cuma günü itibari ile gerçekleşti. Başkan Powell: ekonomide aşırı ısınma riski olmadığını söylerken, yakalanan güçlü momentumun devam etmesini beklediğini belirtti. Ancak enflasyonun FED’in yüzde 2 hedefi üzerinde hareket ettiğine dair bir işaret görmediğini söylemesi dikkat çekerken, konuşma sırasında temkinli bir ton benimsenmesi ileriye dönük faiz artırımları ile ilgili endişeleri yükseltti. ABD Doları Powell’ın konuşması sonrası gerilerken, paritede yukarı yönlü ataklar desteklendi. Bugün, Almanya’dan IFO Endeksleri takip edilecekken, ABD’de ise çok önem arz eden bir data gelmeyecek. Ancak, başta ticaret savaşları olmak üzere küresel öneme sahip haber akışları ve lokal gelişmeler de gündemimizde olacak. Teknik olarak baktığımızda; Nisan ortalarından başlayan düşen kanalın ihlal edildiği paritede bugünkü kapanış önemli olacaktır. Şuan 1.1630 direnci altında fiyatlama görülürken, buranın üzerinde kalıcılık halinde 1.1655, 1.1685 ve 1.1710 direnç seviyeleri de takibe alınabilir. 1.1630 altı kalıcılıkta görülebilecek geri çekilmelerle birlikte düşen kanal içerisine yeniden girilmesi halinde ise izlenebilecek destek noktalarımız 1.1580, 1.1560 ve 1.1530’da bulunmakta.
Diğer Bayram günlerinde olduğu gibi geçtiğimiz haftanın son işlem gününe de dar bir aralıkta başlayan kurda; Çin Merkez Bankası’nın açıklaması ile 6.00 seviyesinin altına sarkma görüldü. Günün devamında yurt içi taraftan önemli bir veri ve haber akışı olmazken, ABD tarafında ise Jackson Hole Toplantıları kapsamında FED Başkanı Jerome Powell’ın açıklamaları takip edildi. Powell’ın, enflasyonda yüzde 2’nin üzerinde bir ivmelenme olacağını düşünmediğini ve çok hızlı veya çok yavaş faiz artırımlarının risk olacağını söylemesi kritikti. Bugün, yurtiçi tarafta; Kapasite Kullanım Oranı, İmalat Güveni ve Merkezi Hükümet Borç Stoku gibi bazı ekonomik veriler takip edilecek. ABD tarafında önemli bir data açıklanmayacakken, gerek yurt içi taraftan gerekse yurt dışı yurt dışı taraftan gelebilecek önemli açıklamalar kur açısından izlenecek. Özellikle, ABD ile Türkiye arasındaki yaptırım krizine dair gelişmeler ve BDDK, SPK ve TCMB gibi kurumlardan gelebilecek sinyaller önemli olacak. Teknik olarak baktığımızda; bir süredir fiyatların sıkıştığı kurda 6.1800-5.9660 bandını takip etmekteyiz. Şuan için 6.0000 seviyesinin hemen altında fiyatlama görülürken, 5.9660 seviyesinin aşağı yönlü kırılması halinde; 5.9280, 5.8815 ve 5.8290 destek seviyeleri izlenebilir. Kurda bugün görülebilecek yukarı yönlü ataklarda ise takip edilebilecek ara dirençler 6.0425, 6.0690, 6.1030, 6.1200 ve 6.1460’da bulunmakta.
Geçtiğimiz hafta İngiltere tarafında; “Anlaşmasız Brexit” durumu için teknik notların ilk kısmının paylaşılması Brexit konusu ile ilgili endişeleri tekrardan arttırırken, ülkenin Brexit Bakanı Dominic Raab: AB ile büyük ölçüde mutabakata vardıklarını ancak başta İrlanda sınırı olmak üzere önemli konularda fikir ayrılıkları olduğunu belirtti. Sert bir Brexit’in olabileceği ihtimali zaman zaman pariteyi baskılarken, FED Başkanı Jerome Powell’ın Cuma günü Jackson Hole Sempozyumundaki güvercin tonlu açıklamaları ise yukarı yönlü atakların önünü açtı. Özellikle ABD Başkanı Donald Trump’ın eleştiri oklarının hedefi haline gelen faiz artırım kararları ile ilgili yorumlarda bulunan Powell: enflasyonun FED’in yüzde 2 hedefi üzerinde hareket ettiğine dair bir işaret görmediğini ve çok hızlı faiz artırımlarının ekonomik yavaşlamaya neden olabileceğini açıklaması; FED faiz artırım döngüsünün beklenen daha erken son bulacağı beklentilerini oluşturdu. Bugün; her iki bölgeden önemli bir ekonomik veri açıklanmayacakken, ticaret savaşları ve Brexit gibi önemli haber akışları da takibimizde olmaya devam edecek. Pariteye teknik olarak baktığımızda ise; Nisan ortalarında başlayan düşen kanalın üst bandının test edildiği görülmekte. Bu bağlamda; şuan için 1.2860 direnci altında fiyatlanan parite için buranın geçilmesi halinde 1.2900, 1.2940 ve 1.2990 direnç seviyeleri izlemeye alınabilir. 1.2860 altında kalıcılıkta görülebilecek geri çekilmelerde ise takip edilecek destek seviyeleri 1.2830, 1.2810 ve 1.2770’de bulunmakta.
İran’a yönelik yaptırımların başlayacak olması nedeniyle bir çok uluslararası kurum bu ülke ile ilişkilerini askıya almaya başlarken, İran’ın petrol ihracatının Ağustos’un ilk yarısında önceki aya göre yaklaşık olarak 640 Bin varil azaldığı görüldü. Öte yandan Venezuela üzerinde devam eden ABD yaptırımlarının artırılacağı ve bu ülkenin de mevcut üretim kapasitesinin daha da azalacağı yönündeki spekülasyonlar da Cuma günkü yukarı yönlü hareketleri destekledi. Çin’den gelen haberde ise, ticaret savaşları nedeniyle bir süre sekteye uğrayan; Unipec’in, ABD’den petrol ithalatının; bu ülkenin petrol konusunda Çin’i tarife dışı bırakması kararı sonrası Ekim ayından itibaren yeniden başlayabileceği belirtildi. Asya’nın en büyük rafinerisi olan Sinopec’in ticaret kolu ve aynı zamanda ABD’nin en büyük alıcılarından birisi olan Unipec, hatırlanacağı gibi ABD petrolüne yüzde 25 gümrük vergisi uygulayacağını açıklamıştı. Diğer yandan, ABD tarafından gelen diğer haberde ise; ülkenin çok uluslu petrol ve doğalgaz şirketi ExxonMobil’in, günlük 190 Bin varillik Rotterdam Rafinerisi’nde sızıntı olduğu ve üretime ara verildiği belirtildi. Yine, Cuma günü akşamüzeri ABD’de açıklanan Baker Hughes Sondaj Kuyu Sayısı ise önceki haftaya göre 9 adet düşüşle 860 olarak gerçekleşti. Bugün, başta İran Nükleer Anlaşması ve Ticaret Savaşları gibi küresel gündem maddeleri olmak üzere; önemli petrol üreticisi ülkelerden gelebilecek açıklamalar yine fiyatlamalar açısından izlenecek. Teknik olarak baktığımızda ise; şuan için 75.75 destek seviyesinin hemen üzerinde fiyatlama görülen emtiada, yukarı yönlü ataklarda takip edilebilecek direnç noktaları 76.20, 76.50, 76.90 ve 77.15’de bulunmakta. 75.75 seviyesi altına geri çekilmelerde ise 75.50, 75.35 ve 75.00 destek noktaları izlemeye alınabilir.
ONS ALTIN
Bir süredir gündemimizde olan ABD ve Çin arasında tekrardan başlayan ticaret müzakereleri geçtiğimiz hafta hiçbir ilerleme kat edilmeden sonlanırken, iki ülke arasında oluşan derin boşluklar büyüyerek devam etmekte. Çin Maliye Bakanı Liu Kun: ABD’nin gerçekçi bir temele dayanmayan ticari önlemler almaya devam etmesi halinde Çin’in misilleme yapmaya devam edeceğini söylerken, ABD Başkanı Donald Trump ise önümüzdeki haftalarda 200 Milyar Dolar’lık ek ürün gruplarına yeni tarifeler getirmeyi planlamakta. Tüm bu gelişmeler ışığında Cuma günü seans başlarında Yuan’da zayıflık görülürken, Çin Merkez Bankası’nın karşı çevrimsel faktör kullanımına devam edeceğini açıklaması Yuan lehine fiyatlamalar ile birlikte; aralarında korelasyon görülen Ons Altın’da da yukarı yönlü hareketleri destekledi. Öte yandan ABD Başkanı Trump’ın, FED’e yönelttiği eleştiriler sonrası Cuma günü Jackson Hole Sempozyumunda konuşan FED Başkanı Jerome Powell’ın yorumları da geçtiğimiz haftanın merakla beklenen gelişmeseydi. Başkan Powell konuşmasında temkinli bir ton benimserken, enflasyonun yüzde 2 seviyesi üzerinde hızlandığına dair bir işaret göstermediğini söylemesi de daha az sıkılaştırmacı bir tavır olarak değerlendirildi. Zira, açıklamalar sonrası Dolar Endeksi satış baskısı ile karşılaşırken; Ons Altın’da oluşan alıcılı seyrin devamıyla haftayı kritik 1205 seviyesinin hemen üzerinde kapattık. Bugün, ABD’den önemli bir veri açıklanmayacakken; başta ticaret savaşları ve İran nükleer anlaşması gibi önemli küresel gelişmeler ile ilgili gelebilecek haber akışları takip edilecektir. Ayrıca tahvil getirileri ve Yuan kaynaklı fiyatlamalar da önemli olabilir. Teknik olarak baktığımızda; şuan için 1205 seviyesinin hemen üzerindeki Değer Metal’de yukarı yönlü atakların devamı halinde; 1212, 1216, 1220 ve 1224 direnç seviyeleri takip edilebilir. 1205 seviyesi altına yeniden sarkılması halinde görülebilecek satış baskısında ise 1197, 1190 ve 1183 destek noktaları izlemeye alınabilir.
