Yurtiçi Tarafta Sistematik Risk Unsurları Takip Edilmeli!
Yurt içi tarafta dün akşam saatlerinde ABD tarafından Türkiye’ye yönelik bir dizi yaptırım kararının açıklanmasının yankıları takip ediliyor. Birçok hükümet yetkilisinden ve ilgili bakanlıklardan ABD’ye yönelik tepkiler gelirken, Türkiye’nin 10 yıllık tahvil faizlerinde tüm zamanların en yüksek seviyesinin görülmesi ile TL kurlarında da rekorlar tazelendi. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile ABD Dışişleri Mike Pompeo’nun uzlaşı için görüştüklerine dair açıklamalar ise kısmen kurları yumuşattı. Yurt dışı tarafta dün ABD Merkez Bankası(FED)’nın kararları ile “şahin” görünümün devam edeceği anlaşılırken, ABD tahvil getirilerinde kısmi geri çekilmelere karşın Japonya ve Çin gibi genişlemeci ülkelerin tahvil faizlerindeki yükselişler göze çarpmakta. Ayrıca, ABD’nin 200 Milyar Dolar tutarındaki Çin ürününe uygulamayı düşündüğü yüzde 10’luk gümrük vergilerini yüzde 25’e çıkartmak istemesinin etkileri de tartışılmakta. Çin Ticaret Bakanlığı’ndan bugün yapılan açıklamalarda: Çin’in ABD’nin tehditlerine tam olarak hazır olduğu ve ABD’nin taktiğinin etkili olmayacağı iddia edilirken, serbest ticaret ve çok taraflı ilişkiyi korumak için diyalog yoluyla çözüm arandığı belirtildi. ABD Ticaret Bakanı Willbur Ross ise: Çin’e uygulanacak yeni tarifelerin sarsıcı olmayacağını belirtti. İki ülke arasındaki Ticaret Savaşları yeniden belirsizliğe neden olurken; Çin Yuanı, ABD Doları karşısında 2017 Mayıs ayından bu yana en değersiz seviyelerine geriledi. Bugün İngiltere’de Merkez Bankası(BOE) kararları açıklanırken, beklenildiği gibi bankanın politika faizi yüzde 0.50’den yüzde 0.75’e yükseltilirken, varlık alım miktarı ise 435 Milyar Sterlin düzeyinde sabit bırakıldı. Banka 2018 yılı büyüme tahminini sabit bırakırken, 2019 yılı tahminini yukarı yönlü revize etti. Bankanın 1,2 ve 3 yıllık enflasyon tahminleri de az da olsa yukarı yönlü revize edildi. Başkan Carney de yaptığı açıklamalarda: Brexit nedeniyle zorlu bir sürece girdiklerini, bankanın verim eğrisinin ise kademeli faiz artışını desteklediğini söyledi. Günün kalanında yurt içi tarafta sistematik risk unsurları takip edilecekken, yurt dışı tarafta ise ticaret savaşları gibi küresel gelişmeler ve tahvil piyasası hareketleri ön planda olacak.
Dün akşam saatlerinde ABD tarafında FED/FOMC kararları takip edilirken beklenildiği gibi faizlerde herhangi bir değişiklik gerçekleştirilmedi. Açıklanan kararlarda ise, güçlü büyüme vurgusu ve faizlerin kademeli bir şekilde devam edeceğinin belirtilmesi Dolar tarafını destekledi. Diğer taraftan ABD ile Çin arasında tekrardan yükselen ticari gerilimler, ABD Hazine tahvillerine güvenli liman talebi oluştururken parite tarafında da geri çekilmelere neden oluyor. Avrupa tarafında ise son zamanlarda karmaşık gelen veriler Euro varlıkları üzerinde baskı oluşturdu. Günün geri kalanında ise yine ticaret savaşları gibi önemli haber akışlarının yanı sıra ABD’den Fabrika Siparişleri takip edilecek. Teknik olarak USD lehine işlemlerin devamı için 1.1580 seviyesi kritik. Buranın altında kalıcılık sağlaması takdirinde 1.1510 ana desteği hedef haline gelebilir. Yukarı tarafta ise 1.1710-1.1730 bölgesi takip etmeye devam etmekteyiz. Ancak bu bölge öncesinde 1.1640 ve 1.1675 ara dirençleri önemli olabilir.
Dün akşam ABD senatosunda F35 savaş uçaklarının Türkiye’ye teslimini geciktirecek tasarının kabul edilmesi ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’e yönelik bazı yaptırım kararı alınmasının etkileri bugün kur tarafındaki fiyatlamalara temel teşkil etmekte. Türkiye’nin 5 yıllık kredi risk swapı(CDS) 347 seviyesinin üzerine çıkarken, 10 yıllık tahvil faizlerinde de rekorlar tazelendi ve buna paralel olarak kur tarafında da yeni rekorları gördük. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun sağduyuyu sağlamak için temaslarına devam ettikleri ve yarın Singapur’da ASEAN zirvesinde yüz yüze görüşecekleri yönündeki haberler ise kısmen geri çekilmelere neden oldu. ABD tarafında bugün ekonomik veriler takip edilirken, işsizlik maaşı başvuruları beklentilerden iyi gerçekleşmeler gösterdi. Ülkede ayrıca, dünkü FED/FOMC kararları sonrası tahvil faizlerinde oluşan fiyatlamalar ve ticaret savaşları konuları da izleniyor. Günün kalanında kur tarafında yine; yurt içi haber akışları kaynaklı fiyatlamaların ön planda olacağını düşünmekteyiz. Bu kapsamda destek-direnç seviyesi vermek yerine gelişmeleri yakından izlemek faydalı olacaktır.
Bugün İngiltere Merkez Bankası, Mali Politika Toplantısı’nda 25 baz puan faiz artışı gerçekleştirirken varlık alım programı miktarını beklenildiği gibi 435 Milyar Sterlin olarak belirledi. Açıklanan kararlarda ise ekonominin beklenilen seviyede büyümesi halinde daha fazla faiz artışı beklediklerini ancak daha fazla faiz artışının kademeli ve sınırlı bir şekilde olacağı belirtildi. Açıklanan kararlar sonrası basının karşısına geçen BOE Başkanı Mark Carney ise İngiltere işgücü piyasasının güçlü olduğunu belirtirken aşırı talep potansiyeli ile para politikasının ılımlı sıkılaşmasının uygun olabileceğini söyledi. Carney’in ayrıca Brexit konusundaki belirsizlerin risk oluşturduğuna ilişkin söylemleri kararlar sonrası güçlenen Sterlin varlıkları üzerinde baskı oluşturdu. ABD tarafında ise yine başta ticaret savaşları olmak üzere Başkan Donald Trump eksenli gelişmeler yakından takip edilirken Çin ile yinelenen ticaret savaşları ABD Hazine tahvillerinde güvenli liman algısı oluşturuyor. Günün geri kalanında ise ticaret savaşları, Brexit ve ABD verileri takibimizde olacak. Teknik olarak kritik 1.3055 destek bölgesinin hemen altında fiyatlanan paritede bu nokta altında kalıcılık sağlaması ile birlikte satış yönlü işlemler derinleşebilir. Bu durumda ise ilk etapta 1.3030, 1.3015 ve 1.2995 destekleri önemli olabilir. 1.3055 üzerine çıkmasıyla birlikte yaşanacak toparlanma hareketlerinde ise 1.3070, 1.3100 ve 1.3135 direnç seviyeleri takip edilebilir.
BRENT PETROL
Rusya Enerji Bakanı Alexander Novak, Rusya'nın Ekim 2016 ile kıyaslandığında temmuz ayında ortalama 40.540 varil/gün daha az petrol ürettiğini söylerken ayrıca; "Üretimde artışın amacı, OPEC ve OPEC üyesi olmayan ülkelerin ortak hareketi çerçevesinde küresel petrol piyasasında istikrarın sürmesi" dedi. Haziran'da OPEC ve Rusya liderliğindeki diğer ülkeler küresel üretim kısıtlamasını gevşetmiş ve 1 Temmuz'dan itibaren piyasaya 1 milyon varil/gün eklemiş, Moskova ise 200.000 varil/gün katkı sözü vermişti. Öte yandan ABD’li yetkililer "Körfez, Hürmüz Boğazı ve Oman Körfezi'nde İran'ın deniz operasyonlarındaki artışın farkındayız" dedi ve tatbikatın, Tahran üzerindeki ekonomik ve diplomatik baskısını giderek artıran ancak şimdiye kadar askeri güce başvurmamış olan Washington'a bir mesaj olacak biçimde zamanlandığı söylendi. İran Devrim Muhafızları örgütü, petrol sevkiyatında stratejik önemde bir deniz yolu olan Hürmüz Boğazı'nı kapatma tehdidinde bulunmuştu. Genel olarak bakıldığında OPEC'in petrol üretimi, Suudi Arabistan'ın talebin karşılanacağı yönündeki vaadini gerçekleştirmek adına rekora yakın petrol pompalamasıyla yükselen petrol fiyatları sonrasında hafta başı itibariyle iki günlük düşüş göstermişti. Ancak ABD'de stokların artması ve OPEC ve Rusya'nın üretimi artırdığına ilişkin haberleri ile birlikte kayıplarını kısmen durdursa da bunlarla birlikte Suudi Arabistan'ın da temmuzda petrol üretimini günlük 230 bin varil artırarak 10 milyon 650 bin varile ulaştığını açıklaması da piyasaları etkileyebilir. Teknik olarak, aşağı yönlü hareketlerin sürmesi halinde 72.00 seviyesinin altındaki fiyatlamalar kritik olabilir. Bu durumda 71.75, 71.40 ve 71.10 destek seviyelerine kadar geri çekilmeler görülebilir. Toparlanma hareketlerinde ise 72.40, 72.75 ve 73.00 gibi direnç seviyeleri gündeme gelebilir.
ONS ALTIN
ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin Çin'den ithal edilen 200 milyar dolarlık mallara gümrük vergisinin yüzde 10'dan yüzde 25'e çıkarma önerisi ABD'li yetkilileri tarafından doğrulandı. ABD Ticaret Temsilcisi Robert Lighthizer yaptığı açıklamada, Başkan Donald Trump'ın Çin'e misillemeler nedeniyle getirilecek vergilerin yükseltilmesi direktifi verdiğini bildirdi. ABD'nin şimdiye kadar attığı korumacı ticaret adımlarına kısasa kısas yanıtlar veren Pekin yönetiminin, daha önce yüzde 10 olarak açıklanan ek vergi oranının yüzde 25'e yükseltilmesine nasıl karşılık vereceği merakla bekleniyor. Bunun dışında Çin Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada ABD’nin ticaret anlaşmazlığında rasyoneliteye dönmesini istediklerini ve Çin’in ticaret görüşmelerinde kapısının açık olduğu vurgulandı. Çin Ticaret Bakanlığı ise, Çin’in ABD tehditlerine tam olarak hazır olduğunu ve serbest ticaret ile çok taraflı ilişkileri koruyacaklarını bildirdi. Öte yandan Çin 10 yıllık tahvil faizlerinin yüzde 3.5’i geçtiği görülürken tahvil faizlerinde görülen bu keskin artışların piyasaları tetikleyebileceğini belirtmekte fayda var. Son olarak Amerika Merkez Bankası (FED), iki günlük politika toplantısının ardından beklentiye paralel olarak faiz değişikliğine gitmese de ABD ekonomik büyümesinin güçlü şekilde yükseldiğini ve işgücü piyasasının güçlenmeyi sürdürdüğünü belirtti. FED'in ayrıca kademeli faiz artırımı sürecinin devamını işaret etmesi, doların gücünü korumasında etkili olurken bu durumun ons fiyatlarını baskılamaya devam ettiğini belirtmemiz gerekir. Teknik anlamda 94.40 üzerinde seyrine devam eden Dolar endeksi ile birlikte ABD 10 yıllık tahvil faizlerinin de yeniden yüzde 3’e dayanması emtianın 1220 direncini aşmasını zorlamakta. Bu seviyenin aşılması durumunda 1226, 1229 ve 1232 dirençleri test edilebilirken 1220 altındaki kalıcılıkta ise 1214, 1210 ve 1205 destek seviyeleri izlenebilir.
