IşıkFX Haftalık Forex Bülteni 19.11.2018 - İngiltere Merkezli Haber Akışları Gündemimizde Olacak!
İngiltere merkezli yaşanan haber akışları geçtiğimiz haftaya damgasını vurduğunu söyleyebiliriz. Öncelikli olarak İngiltere Başbakanı Theresa May’in, Brexit planının Brüksel Yönetimi’nce reddedildiğine yönelik basında çıkan haberler ile haftaya açılış yaptık. Hafta ortalarında ise Başbakan May’in, AB ile bir Brexit taslağı üzerine anlaşmaya varması ile birlikte piyasa tarafında anlaşmaya yönelik bir iyimserlik oluşsa da sonrasında yaşanan gelişmeler rüzgârı tersine çevirdi. Özellikle May’in, anlaşma sağladığı Brexit taslağıyla ilgili kabinesiyle gerçekleştirdiği toplantı sonrasında kabinesinden sırasıyla gelen istifa haberleri Sterlin varlıkları üzerinde sert satışlara neden oldu. İlk olarak Brexit Bakanı Dominic Raab ile başlayan istifa furyası Çalışma ve Emeklilik Bakanı Ester McVey ve birçok bakan ile devam etti. Ayrıca muhalif kanattan Brexit taslağına yönelik gelen eleştirilerde olası bir siyasi krize işaret etti. Kendi partisine mensup olan Ress-Mogg tarafından; partinin “1922 Komitesi”ne başvurarak güvensizlik oylaması talep etmesi de May’in görevde kalıp kalamayacağının yanı sıra, parlamento oylamasında nasıl bir sonucun çıkacağı merak edilmekte. Kısaca özetlemek gerekirse Başbakan May’in asıl oylamanın yapılacağı parlamento tarafında artık işleri hiç o kadar kolay olmayacak. Bu belirsizliğin bu şekilde devam etmesi durumunda Sterlin varlıkları daha fazla baskı altında kalabileceğinden bu hafta içerisinde konuya ilişkin gelebilecek açıklamalar dikkatle takip edilmeli. Avrupa’nın diğer sorunları arasında yer alan İtalya konusunda ise İtalya Başbakan Yardımcısı Matteo Salvini, piyasa tarafında merakla beklenen bütçe kararını açıkladı. Salvini, bütçe açığı ve ekonomik büyüme tahminlerinde herhangi bir değişikliğe gidilmeyeceğini açıkladı. Bilindiği gibi İtalya’nın yüzde 2.4’lük bütçe açığı kararı AB tarafından eleştirilere maruz kalmış ve revize edilmesi için İtalya’ya süre verilmişti. Şimdi ise İtalya’nın AB kararlarına uymamasıyla birlikte bir disiplin cezası mı geliyor sorularını beraberinde getirdiğini söyleyebiliriz. Bu hafta bu konuda gündemimizde en üst sıralarda olmaya devam edecek. ABD tarafına bakacak olursak Çin ile yaşanan ticaret savaşlarına ilişkin gelişmeler dikkat çekerken özellikle karşılıklı olarak gerginliği azaltacak türden gelen açıklamalar Dolar varlıkları üzerinde baskı yarattı. Bu hafta ise yine gündemde Brexit ve ticaret savaşları gibi küresel öneme sahip gelişmeler takip edilecek. Veri takviminde de yoğun bir hafta bizleri beklerken Avrupa Merkez Bankası’nın Para Politikası Toplantısından gelecek tutanaklar izlenecek.
Yurtiçi tarafa geçtiğimizde ise bir taraftan Halkbank ve Suriye ekseninde gelişmeler takip edilirken ticaret savaşlarına yönelik iyimser söylemler ile Çin Yuanı’nda görülen güçlenme; aralarında TL’nin de bulunduğu gelişen ülke para birimlerine pozitif yansıdı. Ayrıca hafta içinde yapılan tahvil ihalelerinde gerekli olan talebe ulaşılması ve gelen verilerin Yeni Ekonomik Program hedeflerinden olumlu sonuçlanması da bu hareketleri desteklediğini söyleyebiliriz. Ayrıca ABD haber ajanslarından Beyaz Saray’ın federal kurumlardan Fetullah Gülen’in Türkiye’ye iadesinin nasıl mümkün olacağının araştırılmasına yönelik çıkan spekülasyonlarda kısa süreli volatilite yarattı. Bu haftada bu gelişmeler ışığından fiyatlamalar takibimizde olacak. Ekonomik takvimde ise Merkezi Hükümet Borç Stoku verisinin yanı sıra tahvil piyasası ve CDS rakamları izlenecek.
Parite tarafında Avrupa’da süregelen lokal sorunlar takip edilirken, geçtiğimiz haftanın ana gündem maddesi yine Brexit ve İtalya bütçe konusu oldu. Pazartesi günü itibari ile Dolar varlıklarının güçlü duruşu paritenin 2017 Haziran ayından bu yana ilk kez 1.1300 seviyesi altına inmesine neden olurken, sonraki dört gün boyunca görülen alıcılı seyir haftayı yukarıda kapatmamızı sağladı. Geçtiğimiz günlerde İtalya’nın yüzde 2.4’lük bütçe tasarısı AB tarafından reddedilmiş ve revize edilmesi için İtalya tarafına süre verilmişti. Hafta içerisinde bu süre sona ererken İtalya tarafından nihai bir sonuç ulaştırılmadı. Özellikle İtalya Başbakan Yardımcısı Matteo Salvini’nin: bütçe açığı ve ekonomik büyüme tahminlerinde herhangi bir değişikliğe gidilmeyeceğini açıklaması parite tarafında baskıları arttırsa da, İtalya Başbakanı Giuseppe Conte’nin: Bütçe çıkmazını Avrupa Birliği ile ortak bir şekilde düzeltmek istediğine yönelik açıklamaları ılımlı bir hava yarattı. Ancak bu konuda AB Komisyonu’nun 21 Kasım’da vereceği karar kritik olacak. ABD tarafında ise Çin ile yaşanan ticaret gerginlikleri konusu takip edilirken, konu hakkında gelen tansiyonu azaltacak yöndeki açıklamalar dikkat çekti. Azalan gerginlik sonrası piyasada artan risk iştahı bir süredir güvenli liman algısıyla çalışan Dolar varlıkları üzerinde hafta içerisinde baskı yarattı. ABD tahvil getirilerindeki geri çekilişler de hafta içi devam ederken, parite üzerindeki baskıları azaltan bir diğer gelişmeydi. Bu hafta ise yine Brexit, İtalya bütçe konusu ve ticaret savaşları gibi önemli konular gündemimizde olacak. Önemli ekonomik data olarak ise, ABD’den; İnşaat İzinleri, Konut Başlangıçları, Dayanıklı Mal Siparişleri, Almanya’dan ÜFE, 3.Çeyrek Büyümesi ve son olarak Euro Bölgesi’nden ECB toplantı tutanakları ve PMI verileri takip edilecek. Teknik olarak baktığımızda ise sene başında başlayan düşen kanal içerisindeki seyrine devam eden parite, haftanın ilk gününe satıcılı başladı. 1.1400 seviyesinde fiyatlamalar görülürken, aşağı yönlü hareketlerin devamında 1.1370, 1.1300 ve 1.1240 destekleri izlenebilir. Yukarı yönlü görülebilecek ataklarda ise 1.1445, 1.1485 ve 1.1530 dirençleri bulunmaktadır.
Geçtiğimiz hafta yurt içi tarafta merakla beklenen önemli ekonomik verilerden Eylül ayı Cari İşlemler Dengesi’nde 1 Milyar 830 Milyon Dolar fazlalık verilirken, 14 yıl aradan sonra iki ay üst üste fazlalık verilmiş oldu. Eylül ayı Sanayi Üretimi’nde de son 2 yılın en kötü gerçekleşmesi görüldü. Diğer taraftan Euro Bölgesi’nin lokal sorunları ile Dolar Endeksi’nde son 17 ayın en yüksek seviyelerine doğru görülen yükselişler hafta ortasına kadar TL’yi de baskılarken, özellikle ticaret savaşları konusunda ABD ve Çin Yönetimlerinin anlaşma yolunda ilerlediklerine yönelik gelen haberler ise yeniden küresel anlamda Dolar’dan çıkışa neden oldu. Keza, TCMB tarafından açıklanan anketlerde; sene sonu enflasyon ve büyüme tahminleri olumsuz yönde revize edilirken, yılsonu kur ve cari açık öngörülerinin ise olumlu tarafa düzeltildiği görüldü. Özellikle kur tahmininin aşağı yönlü revize edilmesi TL lehine işlemlere neden olurken, aynı günün akşamında ABD basınında; 2016 yılındaki darbe girişimimin baş şüphelisinin iadesine yönelik çıkan haberler de kurdaki TL lehine işlemleri destekledi ve 5.30 seviyelerinin bir kez daha test edilmesini sağladı. Halk Bankası konusu ve Suriye eksenindeki gelişmeler de hafta boyunca takip edilirken, diğer gelişen ülke para birimlerindeki hareketler ile birlikte kur tarafında da zaman zaman etkili oldu. ABD tarafında ticaret savaşları ve İran yaptırımları gibi önemli konulara dair gelişmelerin yanı sıra, açıklanan önemli ekonomik verilerden; Çekirdek TÜFE’de son 6 ayın en düşük seviyesinin görülmesi dikkat çekti. Bu hafta yurt içi tarafta Merkezi Hükümet Borç Stoku, ABD’de ise; İnşaat İzinleri, Konut Başlangıçları, Dayanıklı Mal Siparişleri, İngiltere’den ise; Enflasyon Raporu takip edilecek. Teknik olarak baktığımızda ise yukarı yönlü ataklarda izlenebilecek ilk direnç seviyeleri; 5.3730, 5.4000, 5.4175, 5.4250 ve 5.4500’de bulunmakta. Yeniden TL lehine hareketler görülmesi halinde ise; sırasıyla, 5.3360, 5.3290, 5.3000 destek noktaları takibe alınabilir. 5.3000’unda geçilmesi ile 5.2200 ve 200 günlük hareketli ortalamaya denk gelen 5.1000 seviyeleri gündeme gelebilir. Hafta boyunca takip edilmesi gereken önemli seviyeler ise; yukarı tarafta 100 günlük ortalamayı kesen 5.53, aşağı tarafta ise 5.30 olacaktır.
Geçtiğimiz hafta başında; İngiltere Başbakanı Theresa May’in Brexit planının Brüksel Yönetimi’nce reddedildiğine yönelik basında çıkan haberler; paritede açılışın gapli(boşluklu) olarak aşağıdan olmasına neden odu. Ancak hafta ortasına gelindiğinde planın kabul edildiği belirtilirken, konunun Çarşamba günü İngiltere kabinesinde tartışılacağı duyuruldu ve paritede toparlanma görüldü. Perşembe günü ise İngiltere’de tam anlamıyla ortalık yangın yerine döndü. Önceki akşam İngiliz kabinesinde tartışılan Brexit taslağı, parlamentoda görüşe sunulmadan önce; Brexit Bakanı Dominic Raab ile Çalışma ve Emeklilik Bakanı Esther Mcvey istifa etti. Akabinde Adalet ve Eğitim Bakan Yardımcıları da istifalarını sunarken, gelen bu olumsuz haberler sonrası Sterlin’de sert değer kayıpları ortaya çıktı. İlgili Bakan ve Bakan Yardımcılarının istifalarına neden olan taslak metin hakkında açıklamalarda bulunan Başbakan Theresa May ise: Halen AB ile anlaşma yolunun açık olduğunu söylerken, ikinci bir Brexit referandumu düşünmediklerinin bir kez daha altını çizdi. Muhalefet kanadından gelen sert eleştirilerin yanı sıra, May’in kendi partisi olan Muhafazakâr Parti’den bir milletvekilinin; partinin “1922 Komitesi”ne başvurarak güvensizlik oylaması talep etmesi sonrası “Çanlar, May için mi çalıyor?” soruları ayyuka çıkarken, Sterlin yatırımcılarının anlaşma umutlarını da baya zayıflattı. ABD tarafında ise FED’e yönelik beklentilerin yanı sıra; ticaret savaşları ve İran yaptırımları gibi konular yine gündemin üst sırasındaydı. Özellikle ticaret savaşları konusunda ABD ve Çin arasında üst düzeyde başlayan görüşmeler; risk artışlarında güvenli liman olarak görülen ABD Doları’nda satışa neden olurken, önemli ekonomik verilerde ise; manşet enflasyon ve Perakende Satışlar’ın beklentileri karşıladığı gözlemlendi. Çekirdek TÜFE’deki 6. aya taşınan geri çekilme ise çok fazla dikkate alınmadı. Bu hafta Brexit ve ticaret savaşları gibi önemli konular yine gündemimizde olacak. Önemli ekonomik data olarak ise, ABD’den; İnşaat İzinleri, Konut Başlangıçları, Dayanıklı Mal Siparişleri, İngiltere’den ise; Enflasyon Raporu takip edilecek. Teknik olarak baktığımızda; 2016 yılında başlayan yükselen kanal hareketinin alt bandına yakın fiyatlamalar görülürken, satışların devamında 1.2770, 1.2720 ve 1.2680 destekleri izlenebilir. 1.2680’nin altında kalıcılık sağlanması fiyatlamaları daha da derinleştirebilir. Görülebilecek yukarı yönlü ataklarda ise 1.2860, 1.2900 ve 1.2940 dirençleri bulunmaktadır.
Petrol fiyatları kayıplarını 6. haftaya taşıdı Özellikle İran’ın 8 müşterisine tanınan muafiyet ve küresel Petrol talebinde görülen zayıflama; Önemli Petrol üreticilerinden olan ABD, Rusya ve Suudi Arabistan’ın arzlarını artırdığı döneme denk gelmesi satış dalgasının en büyük sebebi olarak yorumlandı. Ayrıca Amerikan Petrol Enstitüsü ve Enerji Bilgi İdaresi’nin açıkladığı ham petrol stoklarında yaşanan artışlarda satış yönlü işlemleri destekledi. Diğer taraftan yaklaşık 3 hafta sonra yapılacak olan OPEC ve OPEC+(Arz Kısıntısı Konsorsiyumu) toplantıları öncesinde üyelerin arz kısıntısında bulunma ihtimallerinin ortaya çıkması ve ABD ile Çin arasında yeniden başlayan ticaret müzakereleri nedeniyle küresel talebin canlanacağı beklentileri ise haftanın son günlerine doğru kısmi toparlanma hareketleri yarattı. Haber akışında ise OPEC Başkanı Faraj Al-Mazroui’nin ‘’ Yeniden kesitiye gitmemiz gerekirse bunu yapacağız şeklideki söylemleri ise dikkat çekiciydi. Rusya Enerji Bakanı Novak’ın, fiyatlardaki düşüşü durdurmak için acil olarak bir önlem alınmasına gerek duymadıklarına yönelik gelen açıklamaları da önemliydi. Bu hafta ise yine bu konular eşliğinde fiyatlamalar takibimizde olacak. Teknik olarak bu hafta aşağı tarafta 65 seviyesini ana destek olarak takip edeceğiz. Zira buranın kırılması halinde 63.65 seviyeleri kritik hale gelebilir. Yukarı tarafta ise 50 haftalık üstel hareketli ortalamasına denk gelen 71.60 noktası kritik olacaktır. Zira buranın üzerinde kalıcılıklar Emtia tarafında toparlanmanın devamını getirebilir.
ONS ALTIN
Ons Altın tarafında iki haftalık süren düşüş eğilimi geçtiğimiz hafta son bulurken, ABD ve Çin arasındaki ticaret gerginlikleri konusu takip edildi. Hafta başında iki ülke arasındaki görüşmeler ile ilgili gelen olumsuz haberler ve güçlenen Dolar varlıkları ile emtia tarafında olumsuz bir tablo çizse de, akabinde özellikle ticaret gerginlikleri konusunda gelen iyimser ifadeler rüzgârın yönünü değiştirdi. Beyaz Saray Ekonomi Danışmanı Larry Kudlow; iki ülke liderleri arasında yapılacak olan zirve öncesi, ticaret görüşmelerinin her seviyede müzakere edildiğini belirtirken, ABD Ticaret Temsilcisi Robert Lighthizer ise: İki ülke arasındaki müzakerelerin devam etmesi nedeni ile Çin ithalatlarına yönelik ek tarife çalışmalarının durdurulduğunu belirtti. Hafta içerisinde, son 6 aydır Altın’la aralarında korelasyon görülen Çin Yuan’ı lehine fiyatlamalar oluşurken, emtiada da küresel talebin canlanabileceği beklentisi ile alıcılı seyrin devam etmesine ön ayak oldu. Diğer yandan ABD ekonomisinin gelecek yıllarda resesyona girebileceği ile ilgili beklentiler günden güne artarken, hafta içerisinde açıklamalarda bulunan FED üyelerinin faiz artırımları ile ilgili söyledikleri güvercin tonlu ifadeler, Dolar endeksinde geri çekilişleri beraberinde getirdi. Ons Altın gibi ticaret Dolar üzerinden yapılan emtialar, DXY’deki hareketlere hassasken, endekste görülen geri çekilişler emtia fiyatlamalarını yukarı yönlü desteklemekte. Bu hafta da ABD-Çin ilişkileri başta olmak üzere Çin Yuanı ve Dolar endeksi tarafındaki değişim değerli metalde takip edilecek bileşenler olarak karşımıza çıkacak. Ayrıca ay sonu yapılacak olan G20 zirvesi öncesi gelecek haber akışları ve bölgelerden gelecek önemli veriler de emtia fiyatlamalarına etki edebilir. Teknik olarak baktığımızda ise 1224 direncine yakın fiyatlamalar görülürken, yukarı yönlü hareketlerin devamı için bu bölgenin kalıcılıkla geçilmesi gerekmekte. Böyle bir durumda ise 1239 tekrardan hedef haline gelebilir. Aşağı tarafta ise 1207 ve 1200 destekleri önemini korurken, geçilmesi halinde satış işlemleri derinleşebilir.
