Yurt içinde yatırım reform paketi açıklandı
Geçen hafta açıklanan yüzde 4.8’lik büyüme rakamına baktığımızda, ilk çeyrekte ülkemizin daha çok iç tüketim ve kamu harcamaları yoluyla bu rakamı yakaladığını söyleyebiliriz. Son üç PPK toplantısında TCMB tarafından faiz indirimleri yapılsa da özel sektör yatırım harcamalarının eksi bölgede kalması ise en dikkat çekici ayrıntı olarak karşımıza çıkıyor. Bugün Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli ‘Yeni Yatırım Reform Paketi’ni açıkladı. Canikli, yatırım ortamının iyileştirilmesi için yapılan çalışmanın Bakanlar Kurulu’na sunulduğunu, tasarıyla yabancı yatırımcıların da karşılaştığı konular olmak üzere kapsamlı düzenlemeler gerçekleştirileceğini söyledi. Paket içerisinde genel olarak, yatırım ortamının canlanması için vergi düzenlemeleri ve mali teşvikler yer alıyor. Ayrıca faizsiz finans sisteminin önündeki engelleri azaltacak ve AR-GE faaliyetlerini teşvik edecek çalışmalar reform paketindeki önemli konulardan.
Kredi derecelendirme kuruluşlarından olumsuz Japonya raporu
Geçen hafta kredi derecelendirme kuruluşu R&I, Japonya'nın yabancı ve yerel para cinsinden kredi notunu AA+ olarak teyit ederken kredi görünümünü ise durağandan negatife indirmişti. Bugün ise Fitch’den benzer bir değerlendirme geldi. Kurum, Japonya’nın kredi notunu AA olarak teyit ederken, durağan olan kredi notu görünümünü negatife revize etti. 2016 yılının ilk çeyreğinde yüzde 1.9’luk sürpriz bir büyüme göstermesine karşın, büyümenin daha çok hükümetin ölçüsüz olarak uyguladığı mali teşvikler ve Japon mallarına gelen deniz aşırı talepten kaynaklandığı belirtilmişti. Kredi görünümdeki aşağı revizenin sebebi olarak ise Ekim 2019 yılına ertelenen satış vergisi zammı olduğunu söyleyebiliriz. Başbakan Abe Nisan 2017’de yapılması planlanan artışı, ekonominin tekrardan resesyona girme ihtimali ve kendisi belirtmese de önümüzdeki ayda yapılacak parlamento seçimlerini düşünerek ertelediği söyleniyor. Fitch’den yaptığı açıklamada
Japonya'nın kredi notlarını sınırlayan ana faktör olarak yüksek ve artmaya devam eden kamu borcunu işaret etti.
Perşembe günü ise Japonya MB Haziran ayı toplantısı yapılacak. Piyasalar para politikasında herhangi bir değişim beklemese de Japonya MB’dan yeni önlemler alarak enflasyonu yeniden yükseltme adına bir hamle bekliyor. 
Paritede haftanın ilk işlem günü hafif alıcılı bir görüntü ile devam ediyor. Paritede gözler Çarşamba günkü Haziran ayı FOMC toplantısına çevrildi. Piyasalarda Haziran ayına dair faiz artırım ihtimaller neredeyse sıfıra yakın seyrediyor. Bu sebeple toplantıdan sürpriz bir faiz artırım kararı çıkması beklenmiyor. Toplantı sonrası Fed Başkanı Janet Yellen’ın açıklamaları bizim için önemli olacak. Yellen'ın önümüzdeki aylar hakkında yapacağı değerlendirmeler ve ABD ekonomik görünüme dair yorumlar bu toplantının ana gündemini oluşturacaktır. Temmuz ayı her ne kadar ara bir ay olsa da Temmuz ayına kadar gelecek verilerde olumlu bir seyir yakalanması durumunda piyasalarda bu aya dair faiz artırım beklentisi artabilir. Bugün kredi derecelendirme kuruluşu S&P ise Fed'in 14-15 Haziran toplantısında faiz oranlarını değiştirmeme kararı alması halinde, enflasyon hedefini yakalamakta zorlanan ECB'nin bu yıl içinde faiz oranını daha negatif bölgeye indirebileceğini bildirdi. Pariteye bakacak olursak 1.1250’nin kuvvetli destek olduğunu görüyoruz. Günün kalanında bu seviyenin altında kalıcılık sağlanırsa 1.1230 ve 1.1200 seviyeleri gündeme gelecektir. Yükselişlerde ise 1.1280 ve 1.1300 önemli dirençler. 
Kurda yeni haftaya inişli çıkışlı bir görüntü ile başladık. Yurt için de hükümetin yatırımlar ve ihracat adına yapılan reform düzenlemelerini takip ediyoruz. Yurt dışı gündem ise Perşembe günkü FOMC toplantısı. Yatırım bankası Goldman Sachs, yıl içerisindeki Fed faiz artırım beklentileri ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Yapılan açıklamada, Haziran ve Temmuz ayına dair faiz artırılmaması yönündeki beklentilerin değişmediği vurgulanırken, beklentilerinin Fed’in bu yılki ilk faiz artırımını Eylül ayında başlaması yönünde olduğu bildirildi. Avrupa’nın en büyük emlak bankası Commerzbank’tan gün içerisinde dolar/TL tahmini açıklandı. Banka’dan yapılan açıklamada, hükümetin anayasayı değiştirmek için güçlü bir hamle yapıyor olması sebebiyle ikinci çeyrekte dolar/TL kurunun 3.00 seviyesinde, yılsonunda ise dolar/TL öngörüsünün 3.25 TL seviyesinde olduğu belirtildi. Teknik olarak ise yükseliş hareketinin tekrar hacim kazanabilmesi için 2.9300 seviyesinin üzerinde kapanışlar görmemiz gerekiyor. Hareketin devamında 2.9370 ve 2.9440 seviyeleri hedeflenebilir. Geri çekilmelerde ise 2.9200 desteğinin kırılması durumunda 2.9140 seviyesi görülebilir. 
Brexit senaryolarının parite üzerinde etkisi devam ediyor. Geçen haftanın son işlem gününde açıklanan ankette Brexit yanlılarının önde olduğunu görüyoruz. Bahis şirketlerinin oranlarına göre ise 23 Haziran’daki AB referandumunda kalma yanlılarının 10 puan gerileyerek yüzde 68.5’e gerilediğini görüyoruz. Bahis sitelerinde her ne kadar AB yanlılarının önde olduğunu görsek de yapılan her yeni ankette farklı sonuçlar çıkması referanduma dair karışık bir görünüm ortaya koyuyor. Yapılan bir diğer kamuoyu araştırması seçmenlerin yüzde 30'una yakın bir kesiminin kararsız olduğuna işaret ediyor. Bu sebeple referandum tarihine kadar ülke içerisinde yapılacak kampanyalar yüzde 30’luk kararsız kesimin desteğini alma adına büyük önem taşıyor. Teknik olarak ise paritenin sert satış hareketi ile 1.4110 seviyesine kadar gerilediğini görüyoruz. 1.4100 satış hareketinin tekrar hacim kazanması durumunda takip edeceğimiz ilk destek seviyesi olacak. Aşağı yönlü geçilmesi durumunda 1.4080-1.4050 ve 1.4000 seviyeleri gündeme gelecektir. Toparlanmalarda ise 1.4200’nin üzerinde çıkılması ile yükseliş 1.4250-1.4300 bandına taşınabilir. 
BRENT PETROL
Geçen haftanın son iki gününde başlayan satış hareketinin bu haftada da devam ettiğini görüyoruz. Gün içerisinde OPEC’in Petrol Piyasası Raporu takip edildi. Rapora göre OPEC’in günlük üretimi Mayıs ayında bir önceki aya göre 100 bin varil azalarak 32.360 milyon varile geriledi. Raporda ham petrol üretiminin en çok Kuveyt, İran ve Suudi Arabistan’da arttığı, Nijerya, Venezuela ve Irak’ta ise düştüğü gözlemlendi. OPEC dışı petrol arzı ise günlük 740 bin varillik azalış ile 56.400 milyon varile gerilediği açıklandı. Küresel petrol talebi ise bu yıl, geçen yıla göre 1.2 milyon varil artış ile günlük 94.180 milyon varil olacağı tahmin ediliyor. Bugün İran tarafından yapılan açıklamada ise İran'ın en büyük petrol üretim şirketinin üretimi 2012 yılında başlayan yaptırımlar öncesine seviyeye geri döndüğü bildirildi. Verilen bilgiye göre günlük üretim 2.9 milyon varile ulaşırken, ihracat ise 1.6 milyon varil seviyesine yükseldi. Teknik olarak ise 50 dolar seviyesinin altına tekrar gerileyen Brent petrolde takip edeceğimiz ilk destek 49.60. Günün kalanında bu seviyenin geçilmesi durumunda 49.30 ve 49.00 seviyeleri görülebilir. Yükselişlerde ise 50.00 direncinin üzerinde kalıcılık sağlanırsa 50.50 ve 50.80 seviyeleri gündeme gelecektir. 
Altın yeni haftayla birlikte yükselişine kaldığı yerden devam ediyor. İngiltere’de yaklaşan Brexit referandumu öncesinde anket sonuçlarında Brexit taraftarlarının önde gitmesi, küresel ekonomiye yönelik endişeleri artıran en önemi neden olarak ön planda. Aynı zamanda 2016 yılında küresel büyüme beklentilerinin düşük olması ve Çarşamba günü gerçekleşecek FED toplantısında faiz artırımının ihtimal dışında kalması altın fiyatlarını destekleyen diğer önemli unsurlar. Artan küresel riskler ile birlikte altına olan talep yükseliyor. Bu taleple birlikte altın fiyatlarında yukarı yönlü hareketin devam etme olasılığı oldukça yüksek. Yükseliş hareketinin devamında ilk direnç seviyesi olarak 1288 dolar seviyesi karşımıza çıkıyor, bu önemli seviyenin aşılmasıyla birlikte hareket 1294 dolara kadar devam edebilir. Olası tepki satışlarında ise 1280 ve 1272 destekleri yeni alım fırsatlarını beraberinde getirebilir.
Analizlerimizi sürekli takip etmek için buradan kayıt oluşturabilirsiniz
www.isikfx.com