Bu yazı 19.10.2020 tarihinde İngilizce olarak kaleme alınıp çevrilerek bu sitede yayımlanmıştır. 
ABD'de mevcut gelir raporları dönemi, dünyanın en büyük bankalarından bazılarının yayınladığı sonuçlarla başladı.
Piyasa volatilitesi sebebiyle yükselen işlem seviyeleri ve gerçekleştirilen çok sayıda ilk halka arz, yatırım bankalarının elde ettiği sağlıklı gelirlere katkıda bulundu.
Bugün bankaların gelirlerini etkileyen faktörlere ve 3. çeyrek sonuçlarına etki eden faktörlere yakından bakacağız ve son olarak, değerlendirilebilecek bir Finans Hizmetleri ETF'ini inceleyeceğiz:
Etkileyen Faktörler
Bankalar gibi finans kurumları, müşterilere çok sayıda ürün ve hizmet sunar. Ticari bankalar için tüketicilerine verdikleri krediler varlıklarının çoğunluğunu oluştururken, mevduat sahiplerinin ve kredi sağlayıcıların talep doğrultusunda elde ettikleri mevduatlar, yükümlülüklerinin büyük bir bölümünü oluşturur. Bankaların sunduğu kredilerin vadeleri genellikle yükümlülüklerinden daha uzundur. Bu sebeple bankaların gelirleri, mevduat sahiplerine ödedikleri faizden daha yüksek bir oranda kredi verdikleri dönemde daha yüksektir. Bir bankanın gelirlerini değerlendirirken, toplam faiz gelirinden faiz ödemelerini çıkararak net faiz gelirine ulaşabiliriz.
Ancak çoğu banka hibrid bir model işletiyor, yani gelirlerinin bir kısmını faiz içermeyen faaliyetlerden elde ediyorlar. Bu gelirlerin içinde sermaye piyasası faaliyetlerinden elde ettikleri ücretler, yatırım ve aracılık hizmetleri, piyasa işlemlerinden elde edilen kâr ve zararlar, bankacılık hizmet ücretleri, kredi kartı masraf ücretleri, mortgage alanındaki faaliyetler ve mobil bankacılık işlem ücretleri yer alıyor.
Bunun bir sonucu olarak, bir bankanın geliri net faiz geliri ve faiz dışı gelir olarak ayrılıyor. Her bankanın bu alandaki dağılımı farklılık gösteriyor ve bu da ABD bankalarının geçen hafta yayınladığı raporlarda görüldüğü üzere gelirlerini etkiliyor.
3. Çeyrek Bankacılık Gelir Sonuçları
Citigroup (NYSE:C), Goldman Sachs (NYSE:GS), JPMorgan Chase (NYSE:JPM) ve Morgan Stanley'nin (NYSE:MS) çeyrek sonuçları, başta sabit gelir ve varlık yönetimi olmak üzere menkul kıymetler işlemleri ve sermaye piyasalarında güçlü faaliyetler gösterdi.
Diğer yandan, Wells Fargo'nun (NYSE:WFC) rakamları beklentilerin altında kaldı. Düşük faiz oranları, bankanın faiz gelirini olumsuz etkiledi.
Wells Fargo CEO'su Charlie Scharf:
"Üçüncü çeyrek sonuçlarımız, agresif parasal ve mali teşviklerin ABD ekonomisi üzerindeki etkisini yansıtıyor. Mortgage bankacılığı ücretlerindeki güçlülük, hisse piyasalarındaki yükseliş ve ardışık masraf kaydetmelerdeki düşüş sonuçlarımızı etkilerken, tarihi düşüklüklerdeki faiz oranları net faiz gelirimizi düşürdü ve masraflarımız yüksek seviyede kalmaya devam etti."
Son olarak, hem ticaret, hem de yatırım bankacılığı alanlarında büyük bir isim olan Bank of America'nın (NYSE:BAC) sonuçları daha arada geldi. CEO Brian Moynihan:
"Ekonomi iyileşmeye devam ederken, bu çeyrekte yaklaşık 5 milyar dolar gelir elde ederek iş modelimizdeki çeşitliliği yansıttık."
Bugün bankaların performansını etkileyen farklı faktörlere yakından bakarak, değerlendirilebilecek bir Finans Hizmetleri ETF'ini inceleyeceğiz:
iShares Global Financials ETF
- Mevcut Fiyat: 54,74 dolar
- 52 Haftalık Aralık: 40,26 - 69,57 dolar
- Temettü Geliri: %3,03
- Masraf Oranı: %0,46
iShares Global Financials ETF (NYSE:IXG), bireysel ve ticari müşterilere finans hizmetleri sağlayan bankalar, yatırım fonları ve sigorta şirketleri gibi firmalara erişim sağlıyor. Fon 2001'den bu yana işlem görüyor.
191 varlığa sahip olan IXG, S&P Global 1200 Financials Sector Endeksi'ni takip ediyor. ETF'in en büyük 10 varlığı, 245 milyon dolar civarındaki net varlıkların yaklaşık %28'ini oluşturuyor.
Berkshire Hathaway (NYSE:BRKa) (NYSE:BRKb), JPMorgan Chase ve Bank of America, listenin başında gelen isimler. Fondaki şirketlerin neredeyse yarısı ABD merkezli. Onu takip eden ülkeler ise Kanada (%7,78), Birleşik Krallık (%5,41), Avustralya (%5,23) ve Japonya (%4,83).
Fon yıl başından bu yana yaklaşık %20 değer kaybetti. Son gelir raporlarından cesaret alan ve salgının ekonomik etkilerinin en kötüsünün geride kalmış olabileceğini düşünen yatırımcılar dipten alım yapmayı düşünebilir.
Sonuç
Ekonominin durumu, bir bankanın gelirlerini etkileyen en önemli faktör. ABD'nin en büyük bankalarının 3. çeyrek sonuçları fazla endişe yaratmıyor ve yaklaşan başkanlık seçiminin, mali teşvik paketinin ve salgının getirdiği belirsizliklere rağmen ABD'li tüketici yıl başında korkulandan daha iyi bir noktaya gelebilir.
ABD merkezli bankalarla ilgilenen yatırımcılar bir başka borsa yatırım fonu olan SPDR® S&P Regional Banking ETF'i de (NYSE:KRE) araştırmak isteyebilir. 2006'da işlem görmeye başlayan fon 126 varlığa sahip. KRE yıl başından bu yana yaklaşık %32 değer kaybetti ve 40 dolara yakın seviyelerde. Fonun temettü geliri ise %4,42. Fondaki bankaların çoğu, defter değerlerinin altında işlem görüyor. Zıt pozisyon tercih eden yatırımcılar bu ETF'te değer bulabilir.
Önümüzdeki aylarda, ekonominin bu önemli sektörüne yönelik incelememizi sürdürerek, yatırımcıların bankacılık hisselerini analiz ederken değerlendirebilecekleri bazı ölçütleri inceleyeceğiz.
Not: Yukarıda bahsedilen finans ürünleriyle ilgileniyor ancak bu ürünleri bölgenizde bulamıyorsanız aracı kurumunuz ya da finansal planlamacınızla iletişime geçmek isteyebilirsiniz.
Herhangi bir soru ya da görüşünüz için benimle iletişime geçebilirsiniz.
Editörün Notu: İncelenen her varlık tüm bölgesel piyasalarda mevcut olmayabilir. Size uygun olabilecek benzer finansal araçlar bulabilmek adına lütfen yetkili bir aracı kurum ya da finans danışmanıyla iletişime geçin. Bu içerik sadece bilgi amaçlıdır. Herhangi bir yatırım kararı vermeden önce kendi detaylı araştırmanızı yapmanız gerekir.
3. parti reklam. Investing.com'un sunduğu veya önerdiği bir teklif değildir. Feragat detaylarına buradan bakın veya
reklamları kaldırın