Son zamanlar da moda bir söylem var;" İMKB pozitif ayrışabilir mi" bu yaklaşımı ben dahil birçok kişi kullandı.Ama gerçek olabilir mi? yoksa hayal mi?
Pozitif ayrışma için ülke ekonomisinin, diğer ülke ekonomilerinden güçlü bir duruma sahip olarak yakaladığı ivmeyi devam ettirmesi lazım. Buraya kadar sorun yok, Türkiye olarak tartışmasız ekonomik anlamda iyi bir durumdayız. Çin ve Arjantin'in ardından %8.5 luk bir büyüme ile dünya da büyüyenler ligini 2011 yılın da 3.sırada kapattık , son on yıl da ortalama %6.5 lik bir ortalama ile büyüdük. Bu rakamların teyit ettiği en önemli nokta, tesadüf değil de sürdürülebilir bir şekilde Türkiye'nin büyüdüğü. Bunlara ek olarak bir de enerji ihtiyacının da tetiklediği cari açığımız olmasa herhalde çift haneli büyüme rakamlarının haklı gururunu yaşayacaktık.
Şimdi bu çizdiğimiz rasyonel tablonun ardından İMKB nin hakettiği yerde olmadığı tüm piyasa katılımcılarının malumu. Neden İMKB endeksi gerekli reaksiyonu veremiyor? aslında yanıtı basit, İMKB ' de pozisyon taşıyanların oranına baktığımız da %60 ın üzerinde bir pozisyonun Türkiye'de yerleşik olmayan yabancı yatırımcılar tarafında olduğu, kalan %35-%40 lık payın ise yerli yatırımcı da olduğu ortada. Tam da bu nokta da , yabancı yatırımcıların ağırlığının fazla olması ve bu yabancı yatırımcıların, Türk piyasasın da belirleyen konumun da olmaları, İMKB 'nin istenilen seviyelere gelmesine engel oluyor. Peki neden yabancıların bu kadar pozisyonu var iken yukarı gidemiyoruz? cevabı; Avrupa ve ABD de ki yaşanan ekonomik krizin etkisi altın da olan yabancının şu sıralar Türkiye yi fiyatlayacak psikolojileri mevcut değil. Ağırlık yerli yatırımcı da olsaydı durum farklı olabilirdi. Sonuç olarak Türkiye nin iç dinamiklerin deki olumlu gelişmeleri, yerli yatırımcı değil de, yabancı yatırımcı fiyatlıyor, ve biz bekleyeceğiz ki kendi ülkelerin de ki sorunlar hafiflesin de bizi de fiyatlasınlar. Yön tayinin de pozisyonlarının yerliden fazla olmasından dolayı etkili olan yabancı yatırımcıların kendi ülkelerin de ki ekonomik faaliyetleri, en az onlar kadar yakın markaja almak durumundayız, dolayısı ile Türkiye'nin reel sektör de ki performansının, İMKB de görülmesini beklemek pek doğru olmayabilir, İMKB nin pozitif ayrışması yönün deki söylemlerin iyi niyetli hayalperestlik olma ihtimali yüksek olabilir.