Malum piyasada herkesin dört gözle merak ettiği FOMC toplantısı öncesi varlık fiyatlarında dalgalanmalar devam ediyor. Güne İngiltere büyüme rakamları ile başladık. Yüzde 2.6’lık büyüme rakamı piyasa beklentilerini karşıladı. Akşam saatlerinde ise, ABD’den Tüketici Güveni takip edilecek. Bir önceki dönemde 101.4 olarak açıklanan verinin 100.00 olarak açıklanması bekleniyor. Tüketicilerin ABD ekonomisi olan güveninde gelebilecek bir artış, Dolar’da tekrar değerlenme görmemize neden olabilir. Faiz artırımı süreci içerisinde, istihdam tarafında yaşanan düşüş ABD ekonomisinin en büyük artısı olarak dikkatleri çekerken, enflasyon görünümüne dair veriler piyasalar tarafından yakından gözlemleniyor.
Geçtiğimiz FOMC hareketsizdi
Geçtiğimiz FOMC toplantısında beklentiler dahilinde Haziran ayında faizlerde herhangi bir değişiklik gelmemiş ve piyasa beklentileri karşılanmıştı. 1. Çeyrek rakamları beklentilerin altında performans gösterirken, olumsuz rakamlar genel anlamda yoğun kış şartlarına bağlanıyordu. Bu durumun geçici olduğu aslında, son dönem gelen verilerdeki, olumlu rakamlar sonrası anlaşıldı. Özellikle, istihdam tarafında yaşanan kararlı seyir devam ediyor. Son açıklanan haftalık işsizlik başvurularındaki 255K’lık rakam 42 yılın en düşük seviyesini temsil ediyor. Ayrıca yüzde 5.3’lük işsizlik oranı verisi FED’in istediği hedefe gelen en önemli verilerden. Sorun ise, ücretlerde yaşanan seyir. Özellikle istihdamda yaşanan düşüş, ücret artışıyla desteklenmiyor. FED başkanı Yellen’ın istediği aslında durum bu. Ücretler, istihdamı destekleyecek ki, enflasyon görünümüne makul güven sağlanacak. Aslında bu durum, yüzde 2 hedefine daha hızlı bir şekilde yaklaştırabilir. Ancak, petrol fiyatlarındaki gerileme endişe verici düzeyde ilerliyor. FED bir yandan toparlamaya çalıştığı enflasyon hedefini, küresel piyasalarda yaşanan gelişmelerle kaybediyor.
Bu FOMC’den beklentiler ve çıkabilecek görüşler
Geçtiğimiz FOMC tutanaklarına baktığımızda, aslında diğer FOMC’lerden çok da farklı bir tutum sergilenmedi. Ancak, küresel risklere ve özellikle son dönemde gündemin ana başlığı olan Yunanistan ve Çin’de yaşanan gelişmelerin diğer ülke ekonomilerine olumsuz etkiler yaratabileceğine değinilmişti. Ancak, Yunanistan belirsizliği yavaş yavaş ortadan kalkıyor. Sorun kısa vadeli olarak çözüldü gibi bir görüntü ortada. Çin’de yaşanan durağan ekonomi sorunu ise, niceliksel genişleme ve faiz silahıyla beraber çözülmeye çalışıyor fakat tam olarak bir gelişme kısa vadede sağlanamadı. Çin riski devam ediyor. Ayrıca ciddi anlamda bir satış dalgasının söz konusu olduğu, Çin Borsası’nda yaşanan gelişmelerin diğer borsalara yansıyabileceğine dair soru işaretleri kafada. Bu durum riskin geçerli olduğunu gösteriyor. Bu durum üzerine tekrardan vurgu yapılabilir. Diğer yandan gelişmeler aynı, istihdamki kararlı görünüme, yavaş ilerleme kaydeden enflasyon rakamlarına değinilecektir. Ayrıca, petrol fiyatlarında ciddi anlamda bir düşüş söz konusu, bu durumun üzerine mutlaka vurgu yapılacaktır. Aranan asıl işaret ise, faizler Eylül’de artırılacak mı ? Bunun cevabını verebilmek zor eğer petrolde kısa vadede talep artışı sağlanıp, ücretler enflasyone yeterli katkıyı sağlarsa, şu 2 ayda evet artırılabilir !
EURUSD:
Parite yönünü tekrar aşağı çevirdi. 1.1020 desteğini test eden paritede satıcılı seyrin devamında 1.10 seviyesi kritik olacaktır. Geri çekilmelerde 1.10 seviyesinin aşılması satıcılı seyri biraz daha hızlandırabilir. 1.0950 ve 1.0900 seviyelerinin önemli olacağını düşündüğümüz paritede, yarın faiz artırıma dair güçlü sinyaller ortaya çıkarsa ciddi bir satış dalgası kendini gösterebilir. Hedef seviyesi olarak da 1.0850-1.0815-1.0720 destekleri kendini gösterebilir. Yukarı yönlü hareketlerde ise, kısa vadede 1.1080 ve 1.1120 dirençleri takip edilebilir. Eğer tekrar Eylül ayına dair net sinyaller piyasaya sunulmazsa alıcılı seyir kendini kuvvetli bir şekilde gösterebilir. Bu durumda ise, 1.1120 üzeri fiyatlarda 1.1215-1.1300 dirençleri önemli olacaktır.