Yılın sonuna yaklaşırken, merkez bankaları toplantılarında para politikasına dair kararların nasıl şekilleneceği merakla bekleniyor. Bu hafta yapılacak olan FED, BoE ve BoJ toplantılarında alınacak olan kararlar 2021 yılı beklentilerine şekil vermeye başlayacaktır.
2020 yılı son politika toplantısında, ABD merkez bankasının (FED) gecelik faiz oranını sıfıra yakın sabit tutması ve önümüzdeki yıllarda sıfıra yakın kalacağının sinyalini vermesi bekleniyor. Fed'in tahvil alım programını ne kadar süre devam ettireceği konusunda yeni bir kılavuz açıklaması beklenmekte. Piyasadaki genel görüş ise Federal Açık Piyasa Komitesi'nin (FOMC) devam eden tahvil alımlarının ortalama vadesini 2021'in sonundan önce uzatacağını yönünde. Aynı zamanda federal fonlama oranı hedef aralığının, 2023 sonuna kadar sıfıra yakın kalacağı öngörülüyor.
FOMC toplantısında en önemli tartışma konusu, FED’in aylık 120 milyar dolarlık hazine tahvilleri ve ipotek destekli menkul kıymet alımlarının kompozisyonunu veya ölçeğini ayarlayıp ayarlamayacağı olacak. Fed şu anda, hanehalkları ve işletmeler için borçlanma maliyetleri üzerinde aşağı yönlü baskı oluşturmak üzere hazine tahvillerinde ayda yaklaşık 80 milyar dolar, ipoteğe dayalı menkul kıymetlerden ayda 40 milyar dolar satın alıyor.
Bununla birlikte aralık ayı toplantısında FED’in ekonomik öngörüleri de açıklanacak. FED başkanlarının çoğunun 2023 yılına kadar sıfıra yakın faiz beklediği görülebilir. Gelecekteki hızlı büyüme beklentilerini yansıtmak için uzun vadeli beklentilerde iyileştirme yapılabilir. Fed bu toplantıda faiz oranında değişikliğe gitmeyerek, gelecekte ihtiyaç duyulursa daha sonra daha fazlasını yapma seçeneğini korumak isteyebilir. Aşılar uygulandığında, önümüzdeki birkaç ay içinde ekonominin nereye gittiğine dair net bir fikre sahip olduktan sonra gerekirse müdahalede bulunmak isteyebilir.
Virüse karşı üretilen aşıların tam olarak piyasaya sürülmesinin, başta hizmet sektörü olmak üzere ekonomik faaliyetlere devam etmeyi güvenli hale getirmesi beklendiğinden, FED’den gelecek ile ilgili olumlu mesajlar görebiliriz. Aşı konusundaki hızlı ilerleme, bu toplantıda normale dönme beklentilerini gündeme getirebilir.
Diğer yandan, işgücü piyasasındaki toparlanmanın geçen ay belirgin şekilde yavaşladığı görüldü. Bu durum merkez bankasını tahvil alım programında değişiklik yapmaya zorlayabilir. Nitekim FED Başkanı Powell, geçtiğimiz günlerde verdiği demeçte merkez bankasının Covid-19'la mücadele konusundaki kararlılığını vurgulayarak "Bu konuda gerçekten iyiye gidene kadar önceliğimiz ekonomiyi desteklemeye devam etmek" demişti.
FED toplantısında, para ve maliye politikalarında uyum söylemi gündeme gelebilecek diğer başlık olabilir. Maliye politikaların hızlı bir şekilde devam edebilmesi için kritik öneme sahip Georgia eyaletinde Senato seçimleri için oy kullanımı dün itibariyle başladı. Bu seçim Biden’ın ülkeyi yönetme kabiliyetini etkileyebilir. Demokratların, Kongre ve Beyaz Saray üzerinde tam kontrole sahip olmaları şu anda tartışılanlardan daha büyük mali teşvik olasılığını artıracaktır. FED bundan dolayı varlık alım programlarında limit artırmayı tercih etmeyip, önümüzdeki yıl Ocak ya da Mart ayı toplantılarını bekleyebilir.