- Powell Fed'in artırım hızını yavaşlatabileceğini ancak hedefi yükseltebileceğini söyledi
- Ekonomistler Fed'in parasal sıkılaştırmayı 2023 ortasına kadar yavaşlatmasını veya durdurmasını bekliyor
- Japonya düşük faiz oranlarını koruyor ve politika değişikliklerinin ipuçlarını verirken yeni destekliyor
Önde gelen merkez bankalarının hızını belirleyen ABD Merkez Bankası (Fed), 75 baz puanlık faiz artışına devam ederken Başkan Jerome Powell artışlarda hedefi yükseltme sözü verdi ve yatırımcılar şimdi politika faizinin önümüzdeki bahara kadar %5'in üzerine çıkmasını bekliyor.
Enflasyon ve istihdam güçlü oranlarda artmaya devam ederken, para politikasının sıkılaştırılmasında bir gevşemeye dair konuşmalar artık son buldu. Geçen hafta yapılan artırımla birlikte, Federal fon oranı hedefi %3,75 ila %4,0 olarak belirlendi.
Powell, Fed'in Aralık toplantısından itibaren faiz artış hızını yavaşlatabileceğini öne sürdü ancak yatırımcıları, daha da yükselecek ve ABD ekonomisi için sert bir inişten kaçınmayı daha da zorlaştıracak olan, faiz oranlarının son noktasına odaklanmaya çağırdı.
Powell, faiz oranlarını belirleyen Federal Açık Piyasa Komitesi'nin (FOMC) iki günlük toplantısının ardından Çarşamba günü düzenlediği basın toplantısında, "Daha gidecek yolumuz var," dedi.
"İnsanların bunu başarma konusundaki kararlılığımızı anlamalarını isterim. Yeterince şey yapmama hatasına ya da güçlü politikamızı gereğinden erken geri çekme hatasına düşmeme konusunda da kararlıyız."
İngiltere Merkez Bankası da (BoE) Perşembe günü Fed'in izinde 75 baz puanlık bir faiz artırımı yaparken, Avrupa Merkez Bankası (ECB) bir önceki hafta kendi 75 baz puanlık artışıyla Fed'i yakalama sürecine devam etti.
Başka seçenekleri var mı? Her iki merkez bankası da, Rusya'nın Ukrayna'daki savaşına karşı yaptırımlar nedeniyle Batı'yı cezalandırma stratejisinden kaynaklanan enerji kıtlığı nedeniyle şiddetlenen enflasyonla karşı karşıya. Fed faiz artışlarıyla doları yukarı itmeye devam ederken, merkez bankaları daha fazla zemin kaybetmeyi göze alamaz.
ABD doları ufak bir gevşeme yaşadı, ancak Hollanda bankası ING bu hafta euronun dolar karşısında 0,95'in altına düşebileceğini tahmin ederek doların güçlenmeye devam edeceğini öngördü.
Bu arada banka ekonomistleri, Fed'in vadesi gelen tahvillerden elde edilen gelirleri yeniden yatırıma dönüştürmeme sınırını Eylül ayındaki 47,5 milyar dolardan ayda 95 milyar dolara yükseltmesine rağmen, gelecek yılın ortasına kadar tahvil portföyünü küçültme sürecini durdurmak zorunda kalabileceğini düşünüyor.
Gerekçeleri ise, gelecek yılın ortasında faiz artışlarının durdurulmasının, parasal sıkılaştırmada (QE) bir değişimi gerektirecek olması. Ayrıca analistler, tahvil portföyünün küçültülmesinin banka rezervlerini çok hızlı bir şekilde azaltabileceğinden endişe ediyor.
Japonya Merkez Bankası (BoJ) faiz oranlarını düşük tutma politikasına sadık kalarak, Fed'in faiz artışlarıyla eşleşen ECB ve BoE ile yollarını ayırıyor. Japonya, 1998'den bu yana döviz piyasasına yaptığı ilk müdahalesinde, Ekim ayında yeni desteklemek için 43 milyar dolar harcadı Japon para birimini dolar karşısında 150'nin altında tuttu.
Batılı analistler para biriminin daha da değer kaybederek dolar başına 150'nin üzerine çıkabileceğini söylüyor. Maliye Bakanı Shun'ichi Suzuki geçen hafta yaptığı açıklamada, hükümetin Fed'in hamlelerinden kaynaklanan baskıyı izleme konusunda dikkatli olacağını söyledi.
Japonya Merkez Bankası Başkanı Haruhiko Kuroda geçen hafta, yendeki zayıflamadan kaynaklanan enflasyonist baskıların bankayı, kısa vadeli faiz oranlarını %-0,1'de ve 10 yıllık tahvil getirisini sıfırda tuttuğu verim eğrisi kontrol politikasını biraz değiştirmeye zorlayabileceğini ima etti. Ancak Japonya'nın destekleyici politikasını sürdüreceğini belirtti.