Küresel piyasalarda risk iştahının arttığı bir dönemece yeniden girdik. Brexit’e dair endişelerin azaldığını görüyoruz. Her ne kadar şuan için İngiltere’nin yenik başbakanı Cameron tarafından bir Brexit programı planı ortada olmasa da, sorumluluğun yeni başbakana atılacağı bir dönem yaşayacağız ve bu zorlu süreçte lider ise, Theresa May olacak. Bu dönemeç içerisinde yeni liderin müzakare sürecinde atacağı adımları bekleyeceğiz ve ona göre 2017 yılında oldukça zorlu bir film izleyeceğiz. 2016 yılının ikinci yarısında ise piyasalar kendi senaryolarını çizmeye çalışırken, Merkez bankalarını yeni genişlemeci reçetelerinin FED’in atacağı faiz adımından daha ön planda olacağı bir dönemece gireceğiz.
Endeksler toparlanma sürecinde
Piyasalarda İngiltere ve Japonya merkez bankalarının atacağı genişlemeci hamlelerin beklentileri ile birlikte yeni bir endeks rallisi başladı. Burada İngiltere’nin 14 Temmuz toplantısında ayrıca bir faiz indirimi yapması da bekleniyor. Diğer yandan ek teşviklerle birlikte Sterlin’e bir müdahale hazırlığı söz konusu olabilir. Bu durum özellikle Brexit sonrası oluşabilecek cari açığın yaralarını sarmak adına bir müdahale olacaktır. Burada Fon çıkışlarının zayıf sterlin ile birlikte kapatılması ve hem ihracatta rekabetçiliğini artırıp cari açıktaki yaralarını sarma düşüncesi yer almaktadır. Diğer yandan piyasaya likitide sunmak ve brexit sonrası düşebilecek kredi isteğinin etkilerini hafifletmek amacının yattığını söyleyebiliriz. Diğer yandan Japonya’da Abe’nin senato seçiminde yeniden seçilmesi sonrası güven tazelemesi hükümetin mali teşviklerle birlikte piyasalara müdahale beklentisini de artırdı. Mali teşvikler konusunda Başbakan Abe’nin ekonomi bakanına talimat verdiğini ve cesur ve teşvik edici bir paketin 28-29 Temmuz ayı BoJ toplantısında basına duyurulacağını bekliyoruz. Bu durum hem Nikkei’de toparlanmanın hem de Çin’de Shangai’nin yeniden 3000 seviyelerinin üzerine atmasına neden olan gelişmeler arasında yer alıyor.
S&P rekora koşuyor
Özellikle S&P tarafında 2130 eski zirvesinin üzerinde tutunma çabası dikkatleri çekiyor. Tarihin zirvelerini geçen endeksin en önemli destekçisi şüphesiz yeniden Tarım Dışı istihdamda görülen iyimser tablo oldu. Bunun dışında yatırımcıların getiri arayışı arasında, negatif faiz ortamından sıyrılmaya çalışan ve genel piyasaya göre getiri ve güven bakımında daha cazip görülen ABD tahvillerine olan talebin de hafiften kırıldığını görüyoruz. Bu durumda güvenli liman arayışından sıyrılma düşüncesi kısa vadede endekslere talebi artırıyor. Ancak şunu da unutmamak gerekiyor ki S&P future opsiyonlarında hali hazırda alım ya da satım tarafında büyük bir talep söz konusu değil. Ayrıca hızlı yükselişin sonrasında görülen teknik uyumsuzluğun şuan kafa karıştırıcı olduğunu ve acaba düzeltme mi gelecek beklentilerini de artırdığını söyleyebiliriz.
BİST olumlu havayı arkasına aldı
BİST’in de artan risk iştahından nasiplendiğini ve yeniden 80 bin üzerine attığını görmekteyiz. Burada sadece yurtdışı endeks rallisinin bir itici güç olduğunu belirtelim. Siyasi anlamda atılan dostane hamlelerin etkisi yurtdışı endeks rallisiyle birlikte endekse duble pozitif katı sağladı. Ayrıca piyasanın yeniden iyimser bir havaya ulaşmış olması da TCMB’nin son bir sadeleşme adımı atmasına daha alan bırakıyor. Bu beklentilerin etkisi hem BİST’e destek olurken hem de TL tarafında pozitif havanın yakalanmasına neden oluyor.
Dolar ve Altın beklentileri
Altının son dönemdeki spekülatif yükselişinin en büyük destekçisi olan belirsizlik ve risk ortamının kısa vadede durulması satışları da beraberinde getirdi. Burada Dolar endeksinin güçlenmesinin bu görüntüde çok önemli bir payı olduğunu söyleyemeyiz çünkü Dolar endeksinin asıl performansında Sterlin ve Euro gibi para birimlerinin zayıflamasının sonucu olduğunu altını çizebiliriz. Artan risk iştahında getiri arayışı içerisinde olan yatırımcıların altından çıkarak yeniden daha riskli varklıklara yöneldiğini söyleyenebilir ama altında rallinin henüz bitmediğini de söyleyebiliriz. Şuan oluşan pozitf havanın etkilerinin çok sağlam temelerde olmadığını, İngiltere ve Japonya’ya yönelik beklentilerin karşılanmaması ya da daha önce de gördüğümüz gibi, japon yetkililerin piyasa ile yeni bir iletişim sorununda altının hazır kıta beklediğini söyleyebiliriz. Yani altında net bir trend dönüşü ne teknik olarak ne de temel olarak sağlandı. Teknik fiyatlamada bir momentum kaybı olduğunu ancak 1270-1305 arası bölgenin altında kapanışlar görmediğimiz sürece düşüşlerin alım fırsatı yaratabileceğini söyleyebiliriz. Dolar/TL tarafında ise, fiyatlar kısa vadede 2.8850-2.9050 arasında sıkıştı. Önümüzde üç önemli gelişme var. İngiltere faiz kararı, Çin büyümesi ve ABD enflasyonu bu dataların bu hafta kırılma yaşatabileceğini söyleyebiliriz. Yükselişlerin devamı için 2.90 üzerinde haftalık kapanışın gerçekleşmesi gerektiğini ancak hali hazırda bir Dolar rallisinin şuan ki gelişmeler arasında yaşanacağını beklemiyoruz. Geri çekilmelerde 2.8850 hareketinin altında 2.8700-2.8500 denemelerinin gündeme gelebileceğini düşünüyoruz. Orta vadede uzun pozisyon taşımaları için de uygun noktalara gelebileceğimizi bekliyoruz.
Analizlerimizi sürekli takip etmek için buradan kayıt oluşturabilirsiniz
www.isikfx.com