- ‘OPEC+ üretim kesintileri’ spekülasyonları 5 Eylül toplantısına kadar ham petrolü yükseltebilir
- Libya’da çatışmanın yeniden başlaması ve Avrupa’da doğal gaz fiyatlarının yükselişi de yardımcı oluyor
- ABD’de faiz artışı korkuları sebebiyle spot altın 1.730 dolar altında yeniden baskı altında
OPEC+’ın üretimde kesintiye gideceğine dair spekülasyonların, grubun önümüzdeki haftadaki toplantısına kadar petrol piyasasını etkilemesi bekleniyor. Böylece, boğalar Ağustos’un sonuna kadar ham petrolün yaşadığı kayıpların bir kısmını telafi etme fırsatı yakalayabilir.
ABD’de Fed’in enflasyonu düşürmek için şahin tutumundan geri adım atmayacağının sinyalini vermesiyle birlikte, altında ise durum tam tersi olabilir.
Suudi Arabistan liderliğindeki 13 üyeli Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ile Rusya’nın yönlendirdiği 10 üretici ülkeden oluşan OPEC+ grubunun 5 Eylül’deki toplantıda üretim kesintileri duyuracağına dair beklentiler sonucunda, Pazartesi günü Asya seansında ham petrol geçtiğimiz haftadaki kazanımlarını sürdürdü.
TSİ 07:43 (00:43 ET) itibarıyla, New York’ta işlem gören ABD ham petrolü West Texas Intermediate 1,10 dolar, ya da %1,2 artışla varil başına 94,16 dolardaydı. WTI bir önceki haftadaki %1,4’lük düşüşün ardından geçtiğimiz haftada %2,5 yükselmişti.
Londra’da işlem gören Brent ham petrol ise 1,08 dolar, ya da %1,09 artışla 100,09 dolardan işlem gördü. Brent bir önceki haftadaki %1,5’lik düşüşe kıyasla, geçtiğimiz haftada %4,4’lük sıçrama kaydetmişti.
OPEC+ üretim kesintileri dışında, Libya’da çatışmaların yeniden başlaması da petrol piyasasındaki hissiyatı yukarı yöne çevirdi ve Avrupa’da doğal gaz fiyatlarındaki artışlarla birlikte yükselen talep de ABD’deki zayıf büyüme görünümü dengelemeye yardımcı oldu.
Libya’nın başketinde hafta sonunda yaşanan ve 32 kişinin ölümüne yol açan yoğun çatışmaların tam kapsamlı bir çatışmaya dönüşebileceğine ve OPEC’in en büyük üreticilerinden biri olan ülkeden gelen ham petrol arzında yeniden aksamaya yol açabileceğine dair endişeler arttı.
Avrupa’da doğal gaz fiyatlarının yükselmesi güç üreticilerini ve endüstriyel kullanıcıları dizel ve akaryakıta yönlendirerek ham petrol fiyatlarını destekledi.
Petrol fiyatları son dönemde yukarı yönde hareket etmekteydi. Cuma günü Irak, Venezuela ve Kazakistan’ın da dahil olduğu bazı OPEC+ üyesi ülkelerden, grubun petrol piyasasında dengeyi yeniden sağlamak adına müdahale etmeye hazır olduğuna dair destek mesajları geldi.
Bir hafta öncesinde, OPEC+ grubunun fiili lideri Suudi Arabistan grubun üretimi “her zaman“ kesebileceğini söyledi. Bunun öncesinde, Genel Sekreter Haitham Al-Ghais piyasayı yeniden dengeye oturtmak için üretim kısıtlamalarının bir seçenek olabileceğini söylemişti.
‘Denge’, OPEC+’ın üretim kesintileri için kullandığı meşhur söz ve petrol fiyatları ne zaman sürekli bir düşüş tehlikesiyle karşı karşıya kalsa bu dengenin yeniden sağlanmasını gerekli görüyor. Brent Mart ayındaki varil başına neredeyse 140 dolarlık zirvelerden, 100 dolara kadar geriledi. Altı ay önce 130 doların üzerinde bulunan WTI ise şu an 95 doların altında.
Ancak OPEC+’ın yapacağı bir üretim kesintisiyle ilgili sorun, yalnızca petrolün fiyatını yükseltmekle kalmayıp, aynı zamanda benzinin pompa fiyatını da artıracak olması ki bu da Biden yönetiminin engel olmak için yoğun çaba sarf ettiği bir şey.
Geçtiğimiz Kasım ayından bu yana, Biden yönetimi fiziki piyasada herhangi bir eksiklik yaşanmaması adına ülkenin stratejik petrol rezervlerinden günlük 1 milyon varil kadar petrolü piyasaya sokarak stratejik rezervleri son 37 yılın en düşük seviyesine indirdi.
Stratejik petrol rezervinden yapılan bu çekimlerin sonucunda ABD’de piyasa şu an neredeyse petrol içinde yüzüyor ve hatta bu stratejik petrolün bir kısmı ABD tarafından ihraç ediliyor. İki hafta önce, ABD’nin ham petrol ihracatı günlük 5 milyon varillik rekor bir zirveye ulaştı ve bu ihracat küresel arzı da artırıyor.
OPEC+’ın endişe kaynağı da bu. Grupla hiçbir ilişiği olmayan ve ABD’deki yasalar gereği gelecekte de bir ilişki kuramayacak olan ABD’nin giderek artan ham petrol ihracatı, OPEC+’ta yer alan ülkelere ait pazarlara da girebilir.
19 Ağustos haftasına yönelik verilere göre, 4,177 milyon varillik ABD ham petrolü ihracatına ek olarak, geçtiğimiz haftada 6,899 milyon varil benzin ve 2,370 milyon varil diğer akaryakıtlar da deniz aşırı ülkelere ulaştırıldı. Toplam 11,076 milyon varillik ihracat, geçtiğimiz haftadaki 10,709 milyon varillik miktarı aştı.
Ham petrol üretiminde ise, ABD geçtiğimiz hafta günlük 12 milyon varillik üretim gerçekleştirdi.
Yani ABD’nin bir günlük toplam üretim miktarı haftalık olarak ihracata gidiyor ve bu da OPEC+ için ciddi bir rekabet yaratıyor.
SKCharting.com’dan teknik analist Sunil Kumar Dixit’e göre, WTI’da takip edilecek en önemli boğa seviyesi 97,06 dolara doğru bir kırılma olacak.
“Eğer WTI bu seviye üzerinde kabul görebilirse, boğa sekmesi 104,40 dolardaki haftalık orta Bollinger bandına doğru devam edebilir.”
Altın cephesinde ise, Fed’in enflasyonun yeniden 40 yıllık zirvelere doğru yükselmemesini sağlamak adına büyük faiz artırımlarına devam etmeye hazır olduğuna dair şahin mesajlarının ardından Pazartesi günü fiyatlar ons başına 1.730 doların altında son bir ayın en düşük seviyesini gördü.
New York COMEX’teki gösterge altın kontratı olan Aralık kontratı, geçtiğimiz haftadaki %0,7’lik düşüşü devam ettirerek 14,80 dolar, ya da %0,9 düştü ve ons başına 1,735 dolara geriledi.
Spot külçe altın fiyatı ise 14,41 dolar, ya da %0,8 düşüşle 1.723,99 dolara geriledi. Spot altın geçtiğimiz hafta %0,6 değer kaybetmişti.
SKCharting.com’dan Dixit:
“Eğer spot altın haftalık düşük olan 1.727 doların altına kırılmazsa, 1.745 – 1.750 dolara doğru muhtemel bir geri sekme yaşayabilir ve bu geri sekme 1.760 dolara kadar uzayabilir. 1.777 – 1.783 dolar bölgesinin yeniden test edileceği yükseliş trendinin devamı için bu gerekli.“
“Ancak momentumdaki zayıflığı düşünürsek, 1.727 doların altına bir kırılma altını 1.681 – 1.808 dolar yükseliş hareketinin %78,6 Fibonacci düzeltme seviyesi olan 1.708 dolara maruz bırakabilir.”
Fed Başkanı Jerome Powell’ın merkez bankasında güvercin bir dönüş ihtimalini reddetmesi ve hem tüketicilerin, hem de işletmelerin yüksek faizlere hazır olmaları gerektiğine dair uyarıda bulunmasından bu yana altın fiyatları düşüşteydi. Fed Başkanı aynı zamanda, yüksek faizler sonucunda ülkedeki ekonomik büyümenin de muhtemelen yavaşlayacağını belirtti.
Powell’ın açıklamaları dolarda bir ralliyi tetikledi ve dolar Pazartesi günü neredeyse 20 yıllık zirvelerde işlem görüyordu. Doların güçlülüğü ve faizlerde artış beklentileri, altının yılın geri kalanına yönelik görünümünü zayıflatıyor.
Şimdi, tacirlerin %60’ından fazlası Fed’in Eylül ayında faizleri 75 baz puan artırmasını bekliyor. Bazı Fed üyelerinin yorumları ABD’de faiz oranlarının yıl sonuna kadar %3’ün çok üzerine çıkabileceğine işaret etti.
Bu hafta odak noktasında, Cuma günü yayımlanacak olan ABD istihdam verileri var. Rapor Fed’e faiz artırımı için daha büyük bir alan açabilir.
Altın Rusya-Ukrayna savaşının başlangıcında bir miktar kazanç sağlamış olsa da, artan faiz oranları sarı metalin bu yılki kazançlarını büyük oranda engelledi. Son 12 ayda neredeyse %5 düşen altın, 2022 zirvelerinden ise %20’ye yakın geriledi.
Açıklama: Barani Krishnan her piyasaya yönelik analizlerine çeşitlilik katmak adına kendine ait olmayan görüşlere de yer verir. Tarafsızlık için, zaman zaman zıt görüşler ve piyasa değişkenleri sunar. Kaleme aldığı emtia ve menkul kıymetlerde bir pozisyona sahip değildir.