BK Asset Management Forex Stratejisi Genel Müdürü Kathy Lien
- Yabancı Ülkeler Doların Zayıflığını Hissediyor
- EUR: Güçlenen Satın Alma Müdürleri Endeksleri, Sert AB Yaptırımlarının Etkisini Hafifletti
- GBP/USD: 7 Günü Artış Olmadan Tamamladı
- NZD: Yeni Zelanda Merkez Bankası, Dört Kez Arka Arkaya Faiz Oranı Arttırdıktan Sonra Durdu
- AUD: Çin’den Gelen Güçlü Satın Alma Müdürleri Endeksi Verilerinden Pek Etkilenmedi
- CAD: Petrol Ve Altın Fiyatları Düşüşte
- JPY: Japonya’dan Gelen Veriler Sonrası Kötüye Gidiyor
Yabancı Ülkeler Doların Zayıflığını Hissediyor
ABD’deki verimlerin yükselişi, Amerikan Dolarını diğer majör dövizler karşısında yükseltti ancak bugünkü artış, piyasalardaki Dolar talebi sonucu gerçekleşen bir artış değildi. Tüm dünya ülkeleri zayıflayan Doların etkisini hissetmeye başladı. Geçtiğimiz yıl içinde Amerikan Doları, İngiliz Sterlini karşısında 10%, Yeni Zelanda Doları karşısında 8%, Euro, Avustralya ve İsviçre Frangı karşısında ise 2% ile 3% oranında değer kaybetti. Tüm dünyada merkez bankaları dövizlerini dizginlemenin çeşitli yollarını denedi. Örneğin geçtiğimiz gece Yeni Zelanda Merkez Bankası, Yeni Zelanda Dolarının yüksek seyretmesini haksız ve sürdürülemez olarak nitelendirdi. Bunu açıkça dile getirmeseler de dövizin gücünün, faiz oranlarının arttırılmamasının üzerinde büyük etkisi var. Sterlin, bu ay 5,5 yılın en yüksek seviyesine yükseldi. Avustralya Merkez Bankası, geçtiğimiz birkaç ay boyunca dövizler üzerinde sürekli tehdit uyguladı. Amerikan Dolarının değer kaybetmesinin en büyük sebebi, ABD’deki verimlerin düşüşü olarak görülüyor ancak bugün gerçekleşen artış, Amerikan Dolarının yeniden toparlanmasını sağlayacak gibi görünüyor. İşsizlik haklarından yararlanma başvurularındaki ani artış imalat faaliyetindeki beklenmedik yavaşlamayı ve yeni konut satışlarındaki beklenenden büyük düşüşü gölgede bıraktı. Haftalık işsizlik haklarından yararlanma başvuruları 19 Temmuz haftasında 284 bine gerileyerek 8 yılın en düşük seviyesini gördü. İş Gücü İstatistik Kurumu (BLS) yılın bu zamanında yayınlanan verilerin değişken olabileceğini belirtti. İş gücü piyasalarının güçlendiğine dair şüphemiz yok ancak bu güçlenmenin hızı Fed’in beklentilerinin yanında düşük kalıyor. Bu sırada konut piyasaları, yeni konut satışlarının ay içinde 8,1% oranında düştüğünün belirtilmesiyle baskı altına girdi. Dayanıklı mal siparişleri yarın yayınlanacak ve muhtemelen Amerikan Doları üzerinde hatırı sayılır bir etki yaratmayacak.
EUR: Güçlenen Satın Alma Müdürleri Endeksleri, Sert AB Yaptırımlarının Etkisini Hafifletti
Euro, Amerikan Doları karşısında, yatırımcıların Euro Bölgesi’ndeki tahminler konusunda kararsız olmaları sebebiyle ve Euro Bölgesi’nden gelen olumlu verilerin etkisiyle günü sabit kapattı. ABD Hazine verimlerindeki artış, EUR/USD paritesinin daha yüksek bir çıkış yapmasını engelledi. Almanya’da Cuma günü IFO raporu yayınlanacak. Ekonomik faaliyetin jeopolitik belirsizliklerden ve yavaş büyüme kaygılarından etkilenmiyor olmasına rağmen işletme güveni verileri yükseliş işareti vermeyebilir. IFO raporundan olumlu veriler gelirse yatırımcılar Avrupa Merkez Bankası ile ilgili parasal genişleme beklentilerinde değişiklik yapabilir. Yine de Euro Bölgesi’ndeki ekonomik faaliyet Temmuz ayında hızlı bir şekilde genişlemeye devam ediyor. Euro Bölgesi’nde birleşik satın alma müdürleri endeksi 52,8 puandan 54 puana yükseldi. Almanya ve Fransa ekonomilerinde gelişme olduğunu bildirdi ancak düşük imalat faaliyetine sahip Fransa biraz daha zayıf seyrediyor. Yatırımcılar, Rusya’ya uygulanacak yaptırımlar sebebiyle kaygılı. Avrupa Komisyonu, 10 sayfalık bildiri ile Rusya’ya uygulanacak yaptırımlar ile ilgili çeşitli opsiyonlar sundu. Bunların içinde Rus bankalarını Avrupa borsalarından kaldırma, İngiltere ve AB hisse senedi piyasalarında fon sağlamalarını engelleme gibi yaptırımlar mevcut. Bu yaptırımların onaylanması halinde ABD’nin geçen hafta yaptığı duyurudan çok daha geniş çaplı bir yaptırım uygulanacak. Rus bankalarının AB piyasalarındaki sermaye gerekliliklerini 50% arttırdığını göz önüne aldığımızda bu yaptırımların Rusya ekonomisine büyük bir darbe vuracağını söyleyebiliriz. Ancak AB liderlerinin bu seçenekleri kabul edip etmeyeceği hala belirsizliğini koruyor. Şimdiye kadar böyle bir özel zirve yapılıp yapılmadığını veya ülkelerin ayrı ayrı yazarak onaylama gibi bir durumu olup olmadığını bilmiyoruz.
GBP/USD: 7 Günü Artış Olmadan Tamamladı
Geçtiğimiz yedi gün boyunca GBP/USD paritesinde herhangi bir artış gözlenmedi. Döviz çifti 15 Temmuz’da 1,7191 seviyesine kadar yükseldikten sonra tek yönlü bir şekilde aşağı yönlü hareket etmeye başladı. Tüketici fiyatlarının Haziran ayında yükselmesine ve işsizlik oranının düşmesine rağmen beklenenden düşük olan maaş artışı ve zayıf tüketici harcamaları, Sterlinin artışını engelleyen başlıca sebepler olarak görülüyor. İngiltere Merkez Bankası’nın, faiz oranlarını bu yıl arttırma konusunda niyeti olmamasının da Sterlinin artışının durmasında büyük etkisi var. İngiltere Merkez Bankası toplantı tutanaklarına ve Mark Carney’in konuşmasına göre merkez bankasının faiz oranı arttırma konusunda bir acelesi bulunmuyor. Yatırımcılar İngiltere Merkez Bankası’nın niyetini daha fazla sorguladıkça biz de piyasa beklentileri ile ilgili daha fazla değişim gözlüyoruz. GBP/USD paritesi bugün 1,70 seviyesini kırarak bir sonraki destek seviyesini 1,69’a çekti. Bugün gerçekleşen düşüş, beklenenden düşük gelen tüketici harcamalarından kaynaklandı. Perakende satışlar Haziran ayında 0,1% oranında yükseldi. Beklentiler 0,3% oranında artış olacağı yönündeydi. Otomobil satışlarını hariç tuttuğumuzda ise perakende satışların 0,1% oranında düştüğünü görüyoruz. Yarın yayınlanacak ikinci çeyrek gayri safi yurtiçi hasıla raporu, Sterlinin haftayı bir gün bile artış gerçekleştirerek kapatıp kapatamamasına karar verecek. Ekonominin ikinci çeyrekte de birinci çeyrekte gösterdiği performansı göstermesini bekliyoruz ancak ticaret faaliyetindeki ve harcamalardaki düşüşü göz önüne aldığımızda riskin aşağı yönlü olabileceğini söyleyebiliriz. Bu sırada Ruslar, Londra’daki paralarını çekmeye başladı. Bu durum, İngiltere ekonomisini ve finans piyasalarını etkileyebilir.
NZD: Yeni Zelanda Merkez Bankası, Dört Kez Arka Arkaya Faiz Oranı Arttırdıktan Sonra Durdu
Yeni Zelanda Merkez Bankası, geçtiğimiz gece faiz oranlarını 25 baz puan arttırarak 3,5% seviyesine yükseltti ancak banka, faiz oranlarını Eylül ayına kadar sabit tutmayı planladığını belirtti. Faiz oranlarını bu yıl arka arkaya dört defa arttıran Yeni Zelanda Merkez Bankası, “faiz oranlarının normal seviyeye doğru yönlendirilmesinden önce bir değerlendirme süreci olması önemli” dedi. Mandıra fiyatlarının düşüşüyle Yeni Zelanda Merkez Bankasının parasal sıkılaştırmaya devam etmesi pek mantıklı görünmüyor. Faiz oranlarını arttırmayı durdurma kararı, Yeni Zelanda Dolarını Amerikan Doları karşısında 6 haftanın en düşük seviyesine taşıdı. NZD/USD paritesinin 85 sent seviyesini denemesi muhtemel. Ancak en sonunda gerçekleşecek planın, faiz oranlarını daha nötr bir seviyeye çekmek olduğunu hatırlatalım. Bu seviye ise daha önceden de belirtildiği gibi 4,25%. Yeni Zelanda Merkez Bankası, dövizin “sürdürülemez değeri” göz önüne alındığında, değerinde hatırı sayılır miktarda bir düşüş potansiyeli olduğuna inanıyor ancak banka, müdahale ve tehditte bulunmak yerine dövizin emtia fiyatlarını düşüreceği fikrini savunuyor. Piyasalar, bu yıl bir daha fazla parasal gevşeme uygulanmayacağı fikrini göz önünde bulundurarak hareket ediyor. Bu beklentilerin ihtiyatlı olduğuna inanıyoruz, bu yüzden NZD/USD paritesinin düşüşünün 1 veya 2 sent ile sınırlı kalmasını öngörüyoruz. Çin’den gelen güçlü imalat faaliyet verileri, Avustralya ve Kanada Dolarını destekliyor. Çin’de imalat faaliyetinin 18 aydan beri en hızlı büyümesini gerçekleştirdiği belirtildi. Yeni Zelanda’da işletme güveni raporu, emtia üretici ülkelerden 24 saat içerisinde yayınlanacak tek rapor.
JPY: Japonya’dan Gelen Veriler Sonrası Kötüye Gidiyor
Japon Yeni, bugün Japonya’dan gelen ekonomik verilerin ardından diğer majör dövizler karşısında değer kaybetti. Ülkede ticaret açığının, Haziran ayında beklenenden az daraldığı belirtildi. Ekonomistler, ticaret açığının -910,8 milyar Yenden -642,9 milyar Yene gerilemesini bekliyorlardı ancak açık -822,2 milyar Yene geriledi. İhracatlar, Haziran ayında beklenmedik şekilde 2% oranında daraldı. İthalatlar ise beklenen doğrultuda seyretti. Harici talep zayıfladı ancak en büyük düşüş yarı iletken nakliyesinde gerçekleşti. Çin ve Avrupa Birliği’ne yapılan nakliyeler yükselirken Asya ve ABD’deki talep düştü. Japonya Merkez Bankası Başkan Vekili Nakaso, ihracatların düşüşünün denizaşırı devletlere bağlı olduğunu belirtti. Temmuz ayında satın alma müdürleri endeksindeki düşüş, imalat faaliyetindeki yavaşlamayı onaylar nitelikte. Bu gece tüketici fiyatları yayınlanacak ve geçtiğimiz birkaç ayın aksine ekonomistler yıllık TÜFE’de büyüme bekliyor. Japonya’dan gelen veriler olumsuz olursa, ek teşvik tedbirleri ile ilgili görüşmeler momentum kazanarak Japon Yenini baskı altına sokabilir.
Kathy Lien'in ücretsiz İşlem raporu için Orijinal (İngilizce) Metin