BK Asset Management Forex Stratejisi Genel Müdürü Kathy Lien
- Gündem – Doların Artışıyla Hisse Senetleri de Yükselebilir mi?
- Euro, 20 Günden Beri En Güçlü Artışını Gerçekleştirdi
- CAD: Petrol Fiyatları 6 Yılın En Düşük Seviyesinde
- AUD: Avustralya Merkez Bankası Toplantı Tutanakları Öncesi Sakin Seyrediyor
- NZD Zayıf Satın Alma Müdürleri Verilerine Rağmen Yükseldi
- Sterlin, ABD’den Gelen Verilerin Ardından Yükseldi
Gündem – Doların Artışıyla Hisse Senetleri de Yükselebilir mi?
Bugün finans piyasalardaki gündem hisse senetlerinin, Amerikan dolarının artışıyla birlikte yükselip yükselemeyeceği idi. Dördüncü çeyrekte P&G, Google, IBM ve McDonald’s gibi büyük şirketlerin gelirlerinin güçlü dolar sebebiyle biraz azaldığını gördük. Dolar endeksinin Ocak ayından Mart ayına kadar 10% artmasıyla ilk çeyrek gelirlerinin daha büyük bir darbe alması ile ilgili kaygılar gündeme geldi. Bireysel şirket veya sektörde doların etkisi doğrudan veya dolaylı yoldan olabilir ancak genel olarak S&P 500’e baktığımızda yükselen doların hisse senetleri üzerinde oldukça az etkisi olduğunu görüyoruz. Aslında Goldman Sachs tarafından yapılan bir çalışma, S&P 500 endeks hareketlerinin FX hareketlerinden farklı gerçekleştiğini gösterdi. 1981’den beri endeksin yıllık medyan geliri zayıf ve güçlü Amerikan doları ile özdeş olarak gerçekleşiyordu. Bu, çok uluslu şirketlerin doların artışı sırasında bu durumda iyi bir şekilde başa çıkabileceğinin işareti olarak görülebilir çünkü dolar yükseldiğinde ham madde ithalatı ucuza geliyor, bu da marjı korumaya yardımcı oluyor. 
Ancak birçok yatırımcı, mevcut piyasa ortamının farklı olduğunu düşünüyor çünkü Fed, faiz oranı artışı için hazırlık yapıyor. Fed’in en son 15 faiz artırımına baktığımızda S&P 500’ün ilk faiz artışının ardından yaklaşık 0,8% yükseldiğini görüyoruz. En büyük satışın gerçekleştiği 1999 yılında ise hisse senetlerinin 3,2% oranında düştüğü görülüyor. ABD’den gelen verilerin mevcut ve gelecekteki gelir beklentilerini desteklediği sürece hisse senetleri yükselişini sürdürebilir. Bu, Fed’in faiz oranlarını yükselttiğinde çakılmayı engellemek için aklında tutması gereken şartlardan biri. İstikrarlı gelir beklentilerini korumak için merkez bankasının faiz oranlarının ani ve sert şekilde gerçekleşmeyeceğine emin olması gerekmekte. Bu hafta gerçekleşecek FOMC toplantısında Yellen’ın bu konulara değinmesini bekliyoruz.
Euro, 20 Günden Beri En Güçlü Artışını Gerçekleştirdi
Asya ticareti sırasında 12 yılın en düşük seviyesine gerileyen EUR/USD, gün içinde hareketini tersine çevirerek 20 günün en yüksek seviyesini vurdu. Euro Bölgesi’nden herhangi bir ekonomik veri yayınlanmadı ancak ABD’den gelen zayıf veriler, Amerikan dolarını diğer birçok majör döviz karşısında aşağıya çekti. Empire State imalat anketine ve NAHB konut piyasaları raporuna göre ABD’deki ekonomik kalkınma Mart ayında momentum kaybetti. Bu durumda yatırımcıların Fed’in sabırlı olmaya işaret edip etmeyeceği konusunda meraklanmalarına sebep oldu. EUR/USD yatırımcıları aynı zamanda Avrupa Merkez Bankası’nın parasal genişleme programı için belirttiği miktarda tahvil alımı gerçekleştirmemiş olmasından da olumsuz etkilendi. Merkez bankasının 60 milyar euro alım yapması beklenirken 9,751 milyar euro alım yaptığı belirtildi. Euro, aynı zamanda Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi’nin bölge ekonomisinin kalkınma sürecinin sürdürülmesi ile ilgili yorumlarından da olumlu etkilendi. Alman ZEW anketi yarın yayınlanacak. Draghi’nin olumlu görüşleri, parasal genişlemenin olumlu etkileri ve güçlü Alman verileri arasında EUR/USD paritesinin 1,0650 seviyesinin üzerine çıkmasını bekliyoruz.
CAD: Petrol Fiyatları 6 Yılın En Düşük Seviyesinde
Emtia fiyatlarındaki düşüş Kanada ve Avustralya dolarını Amerikan doları karşısında değer kazanmaktan alıkoydu. Petrol fiyatları, yükselen stokların ve İran’daki olası nükleer anlaşma işaretlerinin etkisiyle altı yılın en düşük seviyesine geriledi. Bu, 2009 Mart ayından beri görülen en düşük seviye ve bu seviye, varil başına 40 dolarlık seviyenin altına gerileme ihtimalini de gündeme getirdi. Dünya çevresindeki merkez bankalarının, petrolün 40 doların altına inmesini yakından izlediğine şüphe yok. Altın fiyatları ise hafif şekilde değer kaybetti ancak yakın zamanda yayınlanacak olan Avustralya Merkez Bankası toplantı tutanakları, Avustralya dolarındaki sakin hareketlerin esas sebebi. En son merkez bankasından haber aldığımızda, banka faiz oranlarını sabit tutacağını, hatta gelecek aylarda gerektiği takdirde parasal genişlemenin de mümkün olabileceğini belirtmişti. Tutanakların güvercin tonda olmasını ve Avustralya dolarındaki düşüşü canlandırmasını bekliyoruz. Son olarak Yeni Zelanda doları, hizmet sektör faaliyetindeki yavaşlamaya rağmen Amerikan doları karşısında değer kazandı.
Sterlin, ABD’den Gelen Verilerin Ardından Yükseldi
Euro gibi Sterlin de bugün Amerikan doları karşısında değer kazandı. Rightmove’a göre konut fiyatları yavaş bir artış gerçekleştirdi ancak piyasalar, bunu görmezden gelerek ABD’den gelen zayıf verilere dikkat çekti. Bu hafta, Sterlin için önemli bir hafta çünkü İngiltere Merkez Bankası Başkanı Mark Carney’in son yorumları, yatırımcıların kafasını oldukça karıştırmıştı. Diğer yandan Carney, yumuşak bir faiz oranı artışından da bahsetti ve Sterlin’in yükselişi ile ilgili kaygılarını dile getirdi. İngiltere Merkez Bankası toplantı tutanakları para politikası komitesinin nasıl bir tutum içinde olduğuna ışık tutacak. Bu hafta İngiltere’deki olayların aşağı yönlü risklerden ziyade yukarı yönlü olmasını bekliyoruz ancak tutanaklar ve istihdam raporunun FOMC tutanakları ile aynı gün yayınlanacak olması, GBP/USD paritesinin Amerikan doları ile yönlenmesine sebep olabilir. Daha saf bir Sterlin bahsi için döviz çiftlerine bakmak en iyisi olacaktır.
Kathy Lien'in ücretsiz İşlem raporu için Orijinal (İngilizce) Metin