Küresel piyasalara bu hafta yön veren veri ABD enflasyonu oldu. Piyasalarda resesyon endişesi fiyatlanmaya devam edilirken ABD’de dün açıklanan TÜFE verileri, Fed’in 25 baz puanlık indirimle başlama olasılığını oldukça yükseltti. Yurt içinde ise perakende satış verileri takip edildi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek açıklamalarda bulundu.
TCMB’nin sıkı para politikasında duruşu, tüketimde aşağı yönlü baskının devam etmesine yol açıyor. Dün açıklanan perakende satış verileri de bunu teyit etti. Temmuz ayında perakende satış verisinin yıllık bazda %5,4 artış kaydettiği bildirildi. Aylık bazda da gerileme devam ederken perakende satışlar Haziran ayındaki %1,7’lik artışa karşılık Temmuz %0,8 olarak açıklandı. Bu da 2022 Temmuz döneminden bu yana perakende satışlarda en düşük artış olarak öne çıktı. Perakende satışlarda ivme kaybı görülürken dolar/TL’de bu hafta yukarı yönlü baskının nispeten azaldığını görüyoruz.
Bunun yanında Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, dünkü açıklamasında enflasyona değinirken güçlenen finansal istikrar ve ekonomideki dengelenmeyle enflasyonda düşüşün sürmesini öngördüğünü söyledi. Yılmaz, enflasyonun 2025'te %20'nin altına, 2026'da ise tek haneli rakamlara gerilemesini öngörüyor.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ise sermaye piyasalarına yeni bir finansman aracı getireceklerini belirtti. Şimşek açıklamasında “Girişim sermayesi yatırım fonlarımız, yurt dışında kurulmuş olan, yatırımlarının yarıdan fazlası Türkiye’de bulunan girişim şirketlerine artık yatırım yapabilecek.” dedi.
Haftanın diğer önemli bir gelişmesi ise Barclay’s’in TCMB’nin ilk faiz indirim beklentisini Kasım ayına çekmesi oldu. Bu gelişme de TCMB tarafından sürdürülen sıkı para politikasından daha hızlı sonuçlar alınacağına dair beklentinin oluşmaya başladığını gösteriyor.
Türkiye’ye doğrudan yatırımları artırmaya yönelik girişimlerin gündeme gelmesi ve veri akışı eşliğinde dolar/TL’de hafta başındaki 34 bandına doğru ataklarının zayıfladığı görüldü. Dün günü 34 seviyesinin altında kapatan dolar/TL’de yataylık kısmen düşük ivmeyle devam ediyor. Üstelik dün küresel piyasalarda dolar talebini artıran gelişmeler yaşanmasına rağmen USD/TRY’nin 34 sınırının altındaki değerini koruduğu görüldü.
Eylül ayına girilmesiyle birlikte dolar/TL’de 34 bölgesine doğru atakların daha zayıf kalması dikkat çekiyor. Güncel durumda ortalama 34,05 seviyesinde gelen günlük kapanışlarla bu bölgede önemli bir direnç oluştuğu görülüyor. Alt bölgede ise şu an 33,97 seviyesindeki 8 günlük EMA değerini dinamik pivot olarak hareket ederken geri çekilmeler de bugün 33,85’te konumlanan 21 EMA değerinde karşılanmaya devam ediyor.
Eylül’ün ilk yarısı tamamlanırken yatay kalmaya devam eden dolar/TL’de Stokastik RSI’ın da aşırı satım bölgesine çekildiğini görüyoruz. Buna göre parite 33,97 seviyesindeki desteği üzerinde kaldığı sürece ılımlı yükseliş trendinde 34,06’nın üzerinde günlük kapanış görürse 34,8’deki bir sonraki direnç seviyesine doğru bir yükselişe başlayabilir. Fiyatın kısa vadeli desteklerin altına kayması durumunda ise bir önceki ana direnç noktası 33,70’in test edilebileceğini görebiliriz.
Euro/Dolardaki düzeltme kritik eşiğe ulaştı
ABD’de dün açıklanan TÜFE verilerinin ardından piyasalar Fed’in 50 baz puan yerine 25 baz puanlık bir faiz indirimine gideceğine kesin gözüyle bakmaya başladı.
ABD’de enflasyonda düşüş eğiliminin devam ettiği görülürken bu, piyasalar tarafından beklenen bir durumdu. Ancak Çekirdek enflasyonda katılığın devam etmesi, dün dolar talebini artıran bir veri olarak öne çıktı. Bu bağlamda genel görüş Fed’in gevşek para politikasına daha temkinli bir adımla başlayacağı yönünde şekillendi. Nitekim bu beklenti, doların güçlü kalmasını sağlarken DXY, günün ilk saatlerinde 101,2 seviyesine geriledikten sonra TÜFE’nin ardından 101,7’e doğru yükseliş kaydetti. Bugün Asya işlem saatlerinde 101,80’de dirençle karşılaşan endeks, 101,70 seviyesinde denge bulurken ÜFE verileri ve ECB’nin faiz kararı beklenmeye başlandı.
EUR/USD tarafında ise paritenin bu hafta düzeltme aşamasına devam ettiği gözlemleniyor. Dün aşağı yönlü baskılanan EUR/USD, bugün ECB’nin faiz kararı öncesi 1,10 sınırında destek bulmuş durumda.
ECB, bugün TSİ 15.15’te faiz kararını açıklayacak. Bankanın mevduat faizini 25 baz puan indireceğine kesin gözüyle bakılıyor. Bunun yanında ECB’nin marjinal borçlanma ve diğer politika faizinde 60’ar baz puanlık bir indirime gitmesi de beklenti dahilinde. Avrupa Merkez Bankasının faiz indiriminde önden gitmesi ve Fed’in daha temkinli adımlarla başlaması, EUR/USD üzerinde de bir baskı oluşturabilir. Ana gündem olarak duran resesyon konusundaki endişelerin de hafiflemesi durumunda faiz indirim sürecine rağmen ABD seçimleri öncesi daha güçlü bir dolar izleyebiliriz.
Bu bağlamda EUR/USD için ortalama 1,10 desteği önemini korumaya devam edecek. Bu fiyat seviyesinden gelebilecek tepki alımları ise 1,1050-1,1075 seviyesinde dirençle karşılaşabilir. Düzeltmenin devamı halinde ise paritenin bir sonraki destek noktası olarak gözüken 1,0925 seviyelerine kadar geri çekilebileceğini görebiliriz.
Yükseliş senaryosunda ise 1,10’dan gelebilecek tepki alımları 1,1075 üzerinde destek bulmaya devam ederse mevcut düzeltmenin sona erdiği algısı oluşabilir ve bu sefer EUR/USD’nin 1,1250-1,132 aralığına doğru hareket etme olasılığı güçlenir.
Sorumluluk Reddi: Bu makale yalnızca bilgilendirme amacıyla yazılmıştır. Herhangi bir şekilde varlık satın almayı teşvik etme amacı taşımadığı gibi yatırım yapmak için bir talep, teklif, tavsiye veya öneri teşkil etmez. Her türlü varlığın birden fazla bakış açısıyla değerlendirildiğini ve oldukça riskli olduğunu, dolayısıyla herhangi bir yatırım kararının ve buna bağlı riskin yatırımcıya ait olduğunu hatırlatmak isterim. Ayrıca herhangi bir yatırım danışmanlığı hizmetimiz bulunmamaktadır.