Yukarı yönlü eğilimini koruyan dolar/TL’de son günlerde 34 seviyesinde yavaşlama belirtileri mevcut. Euro/dolar ise Ağustos sonunda 1,12 ile son bir yılın en yüksek seviyesini kaydetti. Ancak geçen hafta zirve seviyesinden gevşeyen parite, bu hafta ABD’den gelen zayıf ekonomik veriler eşliğinde 1,1 seviyesinde destek buldu.
Yurt dışında bu hafta gündem ABD verileri ağırlıklı olarak takip edilirken yurt içinde öne çıkan başlık bu sabah açıklanan Orta Vadeli Program (OVP) oldu. Dün açıklamalarda bulunan TCMB Başkan Yardımcısı Hatice Karahan, para politikasının meyvelerini vermeye başladığını ifade etti ve önümüzdeki dönemde dezenflasyon sürecinde maliye politikasından gelecek "güçlü desteğin" önemli olacağını söyledi. TCMB Başkan Yardımcısı, bu bağlamda bugün açıklanan OVP’nin son derece önemli olacağına dair ifadelerde bulundu.
Bu sabah açıklanan OVP’de 2024 yılı büyüme beklentisi %4'ten %3,5'e düşürülürken 2024 yılı için enflasyon tahmini ise %33'ten %41'e çıkarıldı. Piyasalarda mevcutta uygulanan sıkı para politikasının maliye politikalarıyla desteklenmesi, enflasyonla mücadele konusunda somut adımlar atılması noktasında önemli olarak görülüyor.
OVP’de ayrıca kısa ve uzun vadeli dolar kuru tahminleri de açıklandı. Buna göre 2024 yılı sonunda dolar/TL için kur tahmini 33,22 olurken 2025'te 42,01, 2026'da 44,41 ve 2027'de ise 46,86 olarak açıklandı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, OVP sunumunda dolar kuru ile ilgili olarak kuru esas belirleyecek olanın piyasadaki arz ve talep şartları olduğunu belirtti. Aslında bir kur tahmini yapmadıklarını ifade eden Yılmaz, sadece yapılan hesapları bir varsayımla paylaştıklarını dile getirdi.
OVP’nin açıklanmasının ardından dolar/TL’de kısmi de olsa aşağı yönlü bir hareketlenme olurken parite, 34 direncinden gelen satış ağırlıklı işlemlerle 33,92’ye doğru geriledi. Diğer yandan genel çerçevede TCMB’nin uygulamaya aldığı son sıkışlaşma adımları TL’ye yönelik talep artışını desteklerken dolar/TL, 34 direncinde yatay kalmaya devam ediyor. Enflasyondaki düşüş eğilimi de göz önüne alındığında kurdaki sınırlı yükseliş TL’nin güçlü kalmaya devam etmesine katkı sağlıyor.
Sorumluluk Reddi: Bu makale yalnızca bilgilendirme amacıyla yazılmıştır. Herhangi bir şekilde varlık satın almayı teşvik etme amacı taşımadığı gibi yatırım yapmak için bir talep, teklif, tavsiye veya öneri teşkil etmez. Her türlü varlığın birden fazla bakış açısıyla değerlendirildiğini ve oldukça riskli olduğunu, dolayısıyla herhangi bir yatırım kararının ve buna bağlı riskin yatırımcıya ait olduğunu hatırlatmak isterim. Ayrıca herhangi bir yatırım danışmanlığı hizmetimiz bulunmamaktadır.
Teknik olarak bakıldığında dolar/TL’deki günlük kapanış fiyatlarına göre ortalama 34,05’te bir direnç oluştuğu görülüyor. Alt bölgede ise en yakın destek 33,95 olarak dururken paritenin bu noktadan sarkması durumunda 33,7 seviyelerine doğru bir geri çekime gündeme gelebilir. OVP’de hedef, yıl sonu için 33,22 olarak tahmin edilirken bu beklentiye göre paritenin ılımlı yükseliş eğiliminden çıkıp düşüş ağırlıklı yatay bir görünüme kavuşması için TL talebini artırıcı politikaların daha yoğun şekilde uygulanması gerekecek.
Ancak ekonomik ve jeopolitik dış faktörler göz önüne alındığında dolar/TL’nin yukarı yönlü baskılanmaya devam ettiğini görüyoruz. Özellikle bu dönemde japon yeninin güçlü kalmaya devam etmesi, TL üzerinde bir baskı unsuru olarak görülebilir. Diğer yandan yıl sonuna kadar Orta Doğu kaynaklı jeopolitik riskteki artış da dolar/TL’nin yukarı yönlü eğilimini destekleyebilecek faktörler arasında.
Yukarı yönlü hedefler göz önüne alındığında ise dolar/TL’nin 34,05 civarındaki direnç noktası üzerinde zemin oluşturması durumunda kısa vadede 34,8’e doğru hareketin devam edebileceğini görebiliriz.
EUR/USD Bu Hafta Yeni Bir Destek Noktası Buldu
Bu hafta yurt dışı gündeminde ABD verileri ağırlıklı bir ajanda söz konusu. Şimdiye kadar açıklanan büyümenin öncü göstergesi olarak görülen veriler, resesyon endişelerini yeniden artırmaya başladı. Dün yayımlanan Bej Kitap’ta da son haftalarda ülke genelinde ekonomik faaliyetin yavaşladığı ve fiyatlarda ılımlı artışlar yaşandığı üzerinde duruldu. Ayrıca JOLTS 7,91 milyondan 7,67 milyon seviyesine gerileyerek beklentilerin üzerinde geriledi ve Ocak 2021'den bu yana en düşük seviyesine ulaştı.
Sonuç olarak hafta boyunca açıklanan ABD verileri, ekonomide yumuşak iniş söylemlerini destekleyici yönde değildi. Bu da piyasaların hızlıca Fed’in bu ay 50 baz puan indirim ihtimalini yeniden fiyatlamaya başlamasına neden oldu. Geçen hafta 102 seviyesine doğru kısmen toparlanan DXY da bu hafta yarım puanlık düşüşle 101,2 civarına doğru indi.
ABD’de bugün de gündem yoğunken yarınki Tarım Dışı İstihdam ve İşsizlik Oranı verisi öncesi Ağustos ayı ADP Özel Sektör İstihdamı, haftalık İşsizlik Maaşı Başvuruları ve ISM Hizmet Endeksi verileri takip edilecek. Buna göre fiyatlamalarda öncü büyüme verilerine hassasiyet devam ederken bugün ve yarın açıklanacak olan istihdam verileri piyasaları yönlendirmeye devam edecek.
EUR/USD, kritik veriler gelmeye devam ederken bu hafta ortalama 1,105 seviyesinde destek buldu. Dün euro talebi artarken parite 1,1075 desteğini yeniden kazandı. Haftanın son iş günlerinde ABD iş gücünün zayıflamaya devam ettiğine dair veriler gelirse resesyon endişeleri daha da körüklenecektir. Bu da EUR/USD’de yukarı yönlü hareketi destekleyebilir ve paritenin 1,1125 üzerinde hacimli bir yükselişle 1,12 bandına doğru yeniden yükselişe geçmesini sağlayabilir.
Aksi durumda güçlü bir istihdam veri setinin açıklanması endişeleri hafifletecek olup piyasanın yeniden Fed’in 25 baz puanlık faiz indirimine odaklanmasını sağlayabilir. Bu durumda ise EUR/USD’nin 1,1025 desteğini kırarak 1,09 bandına doğru gevşemeye devam edebileceğini görebiliriz.