40% İndirim
🚨 Piyasalar Çok mu Hareketli? Üstün Performans İçin Gizli Cevherleri BulunHisseleri Şimdi Keşfet

Borsanın Şenliği

Yayın Tarihi 17.01.2023 16:20
Güncelleme Tarihi 09.07.2023 13:32

 
Son dönemde, özellikle Türkiye’de borsaya dair fiyatlamaların, mevcut ekonomik koşullara ve makroekonomik kararların uzun vadeli etkilerine olan bağlarında ben dahil birçok kişi bir sıkıntı olduğunu düşünmeye başladı.
 
Bu yazıda amacım buna değinmek olacak.
 
Öncelikle şunu söylemekte fayda var ki borsadaki şirketler (hatta bütün şirketler), arkalarında ciddi faaliyetlerin yer aldığı, makroekonomik kararlardan, tedbirlerden, gümrük tarifelerinden, enflasyondan, kurdan, siyasetten ve daha birçok şeyden etkilenen yapılardır. Üniversitelerde ders verirken iktisat profesörleri daha giriş dersinde öğrencilere çoğunlukla “ceteris paribus” denen, Latince olan ve Türkçeye “Diğer bütün durumlar sabitken” diye çevrilen bir terimden bahsederler. Bu terim aslında bazı hesaplamaları yaparken bir değişken dışındaki diğer bütün değişkenlerin sabit olarak varsayıldığı esasına dayanır. Bunu borsamız için uyarlayacak olursak borsadaki fiyatlamaların yalnızca enflasyonla ilişkili olduğuna dair düşünceyi örnek gösterebiliriz.
 
Aslında diğer bütün her şeyin sabit olduğunu dair bir varsayım olan bu kavram, gerçek dünyanın dinamikleriyle uyumlu bir yapıda değil. Çünkü yaşadığımız dünyada birçok değişken, her an değişiyor. Sabit olan neredeyse hiçbir şey yok.
 
Bu sebepten bu kavramın minimal bir yansımasını borsa fiyatlamalarında görüyor olmak üzücü.
 
Türkiye’de enflasyon oldukça yüksek. Bu yüksek enflasyona nazaran reel getiri elde edilebilecek bir tasarruf aracı yok denecek kadar az.  Ne altın, ne mevduatlara verilen faiz, ne de bir süredir döviz bu ihtiyacı karşılamaktan çok uzak.  Oysa borsa doğası gereğin fiyatların -kısmen- serbest piyasada belirlendiği neredeyse son kale. Enflasyon yükseldikçe borsa yükseliyor, çünkü bir zamanlar yatırım aracı olan borsa, artık bir korunma aracı olarak görülmeye başlanıyor. Bu sebepten fiyatlar, şirketlerin ve ülkenin geleceğine dair beklentilerin aksine belirleniyor. Bunu hızlıca 4 milyona dayanan pay senedi yatırımcı sayısına bakarak anlamak kolay. Borsada artan bir talep olduğu aşikâr.
 
Peki ama bu talebin sebebi enflasyon mu yoksa enflasyonun çokça altında kalan politika faizinin ve baskılanan diğer yatırım araçlarının reel getiri sağlamaktan uzak olmaları mı?
 
Aslında enflasyon tek başına borsayı yükseltmek için yeterli bir sebep değil. Amerika’da enflasyonist dönemlerin çoğunda borsaların karışık seyirle hareket ettiğini biliyoruz. Aslında geçtiğimiz sene bunun yakın bir örneğidir. Muhakkak ki Türkiye içinde bu geçerli. Ancak reel getiri sağlayacak araçların kıtlığı sebebiyle Türk borsası enflasyonist bir dönem olan 2022’de dünyadan pozitif ayrışmayı başardı.
 
Oysa az önce bahsettiğimiz gibi, gerçek hayatta “ceteris paribus” kavramı geçerli değildir. Borsa birçok değişkenin oluşturduğu bir mekanizmadır. Enflasyonu bu mekanizmanın tek girdisi olarak görmek, para kazandığını zannederken spekülasyon yapmaktan başka bir şey değildir.
 
Borsada halka açık şirketler üzerinden alışveriş yapılır. Bu halka açık şirketlerin arkasında faaliyetleri vardır, bu faaliyetlerini gerçekleştirirken katlanmak zorunda oldukları enflasyon, üretimlerine getirilen kısıtlar, ithalat ya da ihracatlarına getirilen kısıtlar veya vergilendirmeler, mücadele etmek zorunda oldukları iç ve dış piyasa dinamikleri, diğer rakipleriyle olan rekabetleri, EYT gibi düzenlemelerde katlanılan maliyet, borçlanma maliyetlerinin değişkenliği gibi birçok gündem konuları vardır.
 
Bunlar sadece şirketlere dair değişkenlere birkaç basit örnekti. Yatırımcıların beklentileri, ücretlerin seviyesi, seçim dönemi uygulanan genişleyici politikalar, dış siyaset gibi daha bir çok başka etkende mevcuttur.
 
Aslında değerler bu gidişatın şirketler tarafından nasıl yönetildiğine bağlı olarak oluşur. Fiyatlar ise üretilen bu değerin bir yansımasıdır. Oysa enflasyon dönemlerinde (özellikle yüksek enflasyon) ve koşulların politika yapıcılar ve/veya piyasa aktörleri tarafından yönetilemediği durumlarda bu değeri oluşturmak veya mevcudu korumak oldukça zordur.
 
Böylesi durumlarda muhakkak farklı üretim faktörlerinin farklı talepleri olacak ve karar alıcılar bu durumu ya yönetemeyecekler ya da yönetmek için sonradan ödenmesi güç birtakım bedellere göz yumacaklardır. Örneğin bu gibi dönemlerde emeğin hakkı olan ücretin artması da bir ihtiyaçken, toprak sahibinin kira gelirini arttırmayı amaç edinmesi de gün yüzündedir. Aslında ikisi de kendisini korumanın peşindedir.
 
Bu ve bunlar gibi birçok başka değişken aslında borsadaki fiyatlamanın temelini oluşturan şeylerdir.
 
Şu an borsada en çok fiyatlanan şey ise ne yazık ki söylediğim şeylerin tamamını sabit kabul ederek (ki buna ceteris paribus diyoruz) veya daha kötüsü ne yazık ki bazen bütünüyle yok sayarak yapılan, enflasyona bağlı, korunma fiyatlaması.
 
Ne yazık ki şirketlerin bu enflasyonist dönemde katlandığı maliyetler, kısıtlamalar, ekonominin genel gidişatı gibi daha önemli şeylerin özellikle küçük yatırımcı tarafından fiyatlanmıyor olması, yıkıcı etkilerin üstünü örtmeyecek. Dahası ekonomide kaybedilenleri yerine koymanın zorluğu ve yıkılan bir şeyi tekrar inşa etmenin zorluğunun mevcudu korumaktan daha meşakkatli olması bütün her şeyin daha belirsiz olmasına sebep olacak.
 
Toparlamak gerekirse, borsa her ne kadar yükseliyor ve para kazandırıyor olsa da aslında ekonominin gidişatında belli başlı sıkıntıların baş gösterdiği aşikâr. İhracatta rekabetçiliğin fazla değerlenen TL dolayısıyla kaybedilmeye başlanması, ana ihracat pazarlarımızdaki resesyon beklentisi, içeride yavaşlayan üretim ve artan maliyetler ve daha birçok sebep aslında borsadaki her şirketi derinden etkileyen olaylardır. Şirketler ülkenin genel gidişatından çok da ayrı hareket etme kabiliyetine sahip değillerdir.
 
2023 bilançoları gelmeye başlayacak, seçim bitecek, politikaların bedeli ödenecek ve ne yazık ki, hiç kimse bu tablonun uzun vadeli yıkıcı etkilerini elinde bir fırça ile Picasso tablosuna çevirmeyi başaramayacak…
 
Not: Bu yazıyı yazarken elbette piyasaların zaman zaman bazı verilere diğerlerine göre daha fazla önem gösterdiğinin farkındayız. Burada asıl anlatmak istediğimiz şey, borsadaki yükselişin ana sebebi olarak gördüğümüz şeyin vakti gelip borsanın düşüşündeki ana sebep olmasından korkmamızdır. Bunun yanında yazının karamsarlığından dolayı bütün her şeyi kötü olarak gördüğümüz düşünülmesin. Geleceğine umutla bakılan sektörler ve şirketler bu gibi dönemlerde genellikle daha önemli olabiliyorlar.
 

3. parti reklam. Investing.com'un sunduğu veya önerdiği bir teklif değildir. Feragat detaylarına buradan bakın veya reklamları kaldırın

Son yorumlar

Uygulamamızı Yükleyin
Risk Açıklaması: Finansal araçlar ve/veya kripto paralarla işlem yapmak yüksek seviyede risk içermektedir ve yatırım miktarınızın bir kısmını veya tamamını kaybetmenize sebep olabilir, bu sebeple tüm yatırımcılar için uygun değildir. Kripto para fiyatları aşırı derecede hareketlidir ve finansal haberler, politik olaylar ve düzenleme kurumları gibi konulardan kolaylıkla etkilenir. Kaldıraçlı işlem yapmak finansal riskleri yükseltmektedir.
Diğer finansal araçlar veya kripto paralar içinden tercihinizi yapmadan önce, yatırım nesnelerinizi, deneyim seviyenizi ve risk iştahınızı dikkatlice gözden geçiriniz ve ihtiyacınız olduğunda profesyonel tavsiye almayı deneyiniz.
Fusion Media sitede yer alan bilgilerin gerçek zamanlı ya da isabetli olacağının mutlak olmadığını hatırlatır. Tüm borsa fiyatları, endeksler, vadeli işlemler, Forex ve kripto para fiyatları, borsalardan değil piyasa düzenleyicileri tarafından oluşturulur, bu sebeple fiyatlar isabetli olmayabilir ve gerçek piyasa fiyatlarından farklı olabilir, bu da buradaki fiyatların fikir verme amaçlı olduğunu ve ticari amaçlar için uygun olmadığını gösterir. Fusion Media veya herhangi bir sağlayıcı, buradaki bilgileri kullanmanız sonucu oluşacak olası kayıplarınızdan ötürü sorumluluk taşımamaktadır.
Bu sitede yer alan bilgileri, Fusion Media ve/veya veri sağlayıcıdan yazılı izin almadan kullanmak, saklamak, kopyasını üretmek, görüntülemek, düzenlemek veya dağıtmak yasaktır. Fikri mülkiyet hakkı, sitede yer alan verileri sağlayanlara ve/veya borsalara aittir.
Fusion Media reklamlarla veya reklam verenlerle etkileşiminize bağlı olarak internet sitesinde görüntülenen reklamlardan gelir elde edebilir.
İşbu sözleşmenin aslı İngilizcedir ve İngilizce ve Türkçe versiyonu arasında tutarsızlık olduğunda İngilizce versiyonu dikkate alınacaktır.
© 2007-2024 - Fusion Media Limited. Tüm Hakları Saklıdır.