Altın fiyatları yeniden hızlı bir atak yaparak bu yılın zirvesinin 1305 olmayacağını gösterdi. Dün yapılan FED toplantısı sonrası ABD 10 yıllık getirilerinin değer kayıpları sonrası yükselişini hızlı bir şekilde gösteren Altın fiyatlarının bir diğer destekçisi de 23 Haziran İngiltere referandumuna dair risklerin yüksek olması. İngilizlerin vereceği karar sonrası yükseliş devam edecek mi? yoksa realizasyon gelecek mi? diye soru işaretlerinin kafalarda oluştuğu bu hafta altının yükselişine devam edip etmeyeceğini sorgulayalım.
FED etkisi kaçınılmaz oldu
FED faizler konusunda net bir tavır takınmadı ancak faizlerin en azından 1 kere faiz artırılabileceğine dair görüş 6 üyenin görüş bildirdiğini görüyoruz. Diğer üyelerin ise, hala 2 faiz artırımı gelebileceğine dair beklentileri söz konusu. Bu durum aslında yıl başı beklentilerine bakılırsa oldukça güvercin kaşılanabilecek bir durum. Ancak son dönem gelişmelerine göre değerlendirildiğinde ise, şu belirsizlik ortamında 2 faiz artırımı beklentisinin hala geçerli olması şahin olarak nitelendirilebilir. Açıklamaların ayrıntılarında ise, hala bu yılın hangi ayında faiz artırılacağına dair net bir bulgu bulmak zor. Temmuz ayı son açıklamalara baktığımızda FED tarafından uygun bulunmayacaktır. Çünkü son gelen TDİ verisi FED’in istihdam konusundaki iyimser beklentilerini biraz olsun sınırlamış. Bunu geçtiğimiz karar metninden çıkarılan ‘’ a range of recent indicators, including strong job gains, points additional strengthening of the labor market’’ ifadesinden anlayabiliyoruz. Yani son göstergelerin iş gücü piyasasına ek kazanımlar yaratttığına dair ifade z bu toplantıda karar metninden yok. Bu durum FED’in sekteye uğrayan Tarım dışı istihdam verilerinin etkisi olduğu görülüyor.
Tarım dışı istihdam rakamlarının son 1 yıllık performansındaki bozulma dikkatleri çekiyor. Ancak FED son gelen verileri korku ortamını daha da artırmamak için son gelen verinin aslında korku yaratmaması gerektiği ifadesi yer alsa da, karar metnindeki önemli görüşün neden çıkarıldığı ayrı bir muamma olarak kabul edilebilir.
ABD 10 yıllık getirileri ile, altın fiyatları arasındaki keskin ayrılık son dönem gelişmelerinde görülen bir ayrıntı. FED’in faiz artırımı sürecinden ayrılması ve Brexit ile yatırımcıların güvenli liman algısı ile, hazine tahvillerine talebini artırması, 10 yıllık bondların faizini aşağı çeken önemli gelişme olarak piyasalara yansıyor. Altın ise, burada en fazla nemalanan ürün konumunda. (Yen’in son dönem hareketi için de benzer örnekler verilebilir) Ters korelasyon izlenmeye devam edilmelidir.
ETF’ler ve Altın hisselerine olan talebin de arttığını görüyoruz. Son dönem hareketlerinde yukarı yönlü trend devam ediyor. En kısa vadede ise, 116 Dolar’dan 123.80’lere kadar gelen bir fiyatlama görüyoruz.
ETF’ler ve Altın hisselerine olan talebin de arttığını görüyoruz. Son dönem hareketlerinde yukarı yönlü trend devam ediyor. En kısa vadede ise, 116 Dolar’dan 123.80’lere kadar gelen bir fiyatlama görüyoruz.
Gelelim Brexit İhtimallerine
En güncel İpsos’un yaptığı Brexit anketine katılanların yüzde 53’ü çıkalım. Yüzde 47 çıkalım dağılımı söz konusu. Son anketlerin dağılıma göre baktığımızda, özellikle İngiltere halkında yaşlı nüfusun biraz daha Brexit yanlısı olduğu görülüyor. Genç nüfusun ise, oylarını kalmaya yönelik tuttukları görülüyor. Burada genç nüfusun olası ayrılık halinde geleceklerinden endişeli olabileceği yorumu yapılabilir. Özellikle gelebilecek işsizlik tehlikesi ve yabancı fon çıkışlarının dünya endeksi üzerinde yaratacağı ilk şok finansal piyasalar adına oldukça önemli bir risk yaratmaya devam
ediyor. Ayrıca İngiltere’ye yaşatacağı cari açık önemli bir ülkesel risk unsuru olarak görülebilir.
Alman 2 yıllıklarının da tarihte ilk defa eksi getiriye sahip olduğu zamanlardan geçiyoruz. ‘’AB biter Almanya kalır’’ mantığı tahvillerine talebin arttığını gösteriyor.
Görüntü itibariyle yatırımcıların sığınacak liman arayışında olduğu önemli zamanlar geçirdiğimiz bir süreçteyiz. Altın fiyatlarının ise, olası bir Brexit ihtimaliyle yükselişine devam edip, 1350-1400 arasına yerleşme ihtimali söz konusu. 200 haftalık ortalamasına takılan altının bu seviyeleri aşması ile birlikte yükseliş hareketi devam edebilir. Ancak teknik olarak yeni bir yakın vade uyumsuzluğu olması ve olası bir AB’de kalış kısa vadede satışları gündeme getirebilir. 1250-1242 arası bölge belirleyici olacaktır.
Analizlerimizi sürekli takip etmek için buradan kayıt oluşturabilirsiniz
www.isikfx.com